MEFTUN (BİR KÜÇÜK KALP)

🔯🔯🔯11.🔯🔯🔯

~~~~Ben vazgeçmekte ısrarlıydım o ise sevmekte ~~~

Sabah Efe'nin sesiyle uyandım. Saat daha altı buçuktu .Bir kaç gündür hastaydı sürekli burnu akıyor, öksürüyordu. Nesrin hanıma korkudan söyleyememiştim ,Ama birkaç gün önce banyo işini erteleyip geceye bırakmıştım.Gece üstünü açınca ordan soğuğu kapmış hasta olmuştu.

Normalde beşiğinde yatıyordu ama o geceden sonra üşümesin diye yanıma almıştım.Sonra alışmış hep yanımda yatmak istiyordu.Yine yanımda yatırmıştım minicik ellerini, Kollarını boynuma dolamıştı .Onun bu hâlini akşama kadar seyredebilirdim.Ama artık kalkmam lazımdı.

Aşağıya indiğimde Nesrin hanım ve Yunus bey masada oturmuş kahvaltının tamamen hazır olmasını bekliyordu.Mutfağa geçip Ebru ve Suzan ablayla birlikte kahvaltıyı hazırladık.Ebru benden yaşça büyük yirmi sekiz yaşlarında bekar bir kadındı.Pek iyi anlaştığı mız söylenemezdi.Suzan abla ikimizden de büyük kırk altı yaşlarındaydı evin hem aşçısı hem kıdemlisi gibi bir şeydi.Onunla aramız iyiydi.

Kahvaltı tamamen hazır olduğunda Nesirin hanım Yunus bey'le sohbeti kesip şöyle bir göz gezdirdi masada.Gözlerini masadan bir anlığına ayırıp bakışlarını ağır bir şekilde bana çevirdi.

_Mira git Oğuz'u uyandır kahvaltıya insin.

_ Peki Nesrin hanım.

Bir yandan basamakları adımlarken bir yandanda Leyla'yla yazışıyordum.Söylediğine göre yurtdışından kaynı gelmişti.Zaten iki gün önce Nesrin hanım ve Damla konuşurken duymuştum.Damla büyük bir heyecanla anlatmıştı annesine.Anladığım kadarıyla ilgi duyuyordu.Telefonu kapatıp cebime sıkıştırdım.

Önce Efe'ye baktım hâlâ uyuyordu.Henüz konuşamıyordu ama sürekli bir şeyler geveleyip duruyordu.Ne dediğini ben dâhi kimse anlamıyordu.Sonra Oğuz'a bakmam gerekiyordu.Aramız pek iyi değildi hiç bir zaman da olmadı zaten.Ben boşanmaya gün sayıyordum.Ama o öyle değildi sürekli yakınıma sokulup duruyordu.Geceleri Efe yi görme bahanesiyle odama gelip konuşuyor-gününün nasıl geçtiğini anlatıyordu duymazdan gelip cevap vermediğim zamanlar biraz isyankâr biraz mağdur bir tavırla odayı terk ediyordu.Hatta bir keresinde annesine onun odasında kalmamı bile söylemişti.Bana aşık değildi ama dokunmak istiyordu bunu Bakışlarından,Konuşmalarından ve dokunuşlarından anlayabiliyordum.Zaten zevkine düşkün biri olduğunu ilk günden beri biliyordum.Ama bu durum garip geliyordu dışarda ona hayır diyecek çok az kız vardı zengindi,Yakışıklıydı istediğini elde edebilecekken bana bu kadar ilgi duyması bazen aklımı kurcalamıyor değildi hani.

Kapıyı çalıp bir an bekledim.Ses yoktu ikinici ,üçüncü derken içeri girdim.Yatağın dibinde durup bir kaç kez dürtüp uyanmasını bekledim.Uyanmayınca yanına gidip nefesini kontrol ettim.Teni her zamankinden daha koyuydu.Ter içinde kalmış ama yinde tüm yorganı üstüne çekmişti.

Sıcacık'tı nefesi beli ki ateşi vardı.Bir bu eksikti daha Efe iyileşmemişti ki. Bu defa daha sert dürttüm.Gözlerini aralmış bana bakıyordu

_Mira?

_ Annen seni çağırıyor.

Yatakta şöyle bir doğruldu.Hem uyku sersemi hem hastaydı.Sulanmış gözleri ve Gürültülü nefesi hastalığını doğrular nitelikteydi.

_ Gelemeyeceğimi söyle,

_Hastamısın?

İlgizis ve bıkmış olarak sorduğum soruya her zamanki isyankar ve bi okadarda mağdur bir tavırla cevap vermişti

_ Evet anneme söyle bi gelsin!

Hiç bir şey söylemeden çıktım
odadan.Aklımdan geçenleri söylesem beni burad barındırmazlardı herhalde.Aklımdakilerin aksine dilmidekiler gayet nazikti