🥲
Kıvılcım karşısındaki kadının söyledikleriyle kalakalmıştı, haftalardır yanında sevgilim diye tanıttığı adamın tacizci olduğu iddia etmişti, şoku atlatıp evine doğru giderken ömerle karşılaştı, ömerde nilayı ikna etmek için gelmişti.
Kıv; aa ömer?
Öm; merhaba kıvılcım
En son davette görüşmüşlerdi, hala birbirlerine karşı nası davranacaklarını bilemiyolardı ama eskisi kadar da soğuk değildi araları, kıvılcım her ne kadar kendine bile itiraf edemese de ömeri gördüğünde içindeki kıpırtıya engel olamıyodu, onlar böyle konuşurken er*rulda arabada memnuniyetsiz yüz ifadesiyle onları izliyodu. Bu sırada kıvılcım er*rulu gördü hemen onunla konuşması gerekiyodu, içindeki şüphelerle daha fazla duramazdı, ömerin yanından ayrılıp er*rulun arabasına bindi ömerde her ne kadar kabul ettiğini sansa da sinirlenmeden edemiyodu.
🤡
Kıv; ert*ğrul seninle konuşmam gereken şeyler var
Ert; tabi kıvılcım dinliyorum
Kıvılcım nerden başlayacağını bilemiyodu
Kıv; dün derneğe bi kız geldi, senin hakkında bişeyler söyledi ve sonra kızın apar topar işten ayrıldığını öğrendim
Ert; ne söyledi benim hakkımda, niye apar topar ayrılmış
Kıv; bugün o kız buldu beni, bana senin onu işten çıkardığını söyledi
Ert*rul duyduklarını anlayamıyordu
Ert; ne- ben neden böyle bişey yapayım ki
Kıvılcım derin bi nefes aldı
Kıv; senin onu uzun zamandır taciz ettiğini söyledi
Ert; ne?! Saçmalama kıvılcım, yalan söylüyo
Kıv; bi kadın neden böyle bi yalan söylesin ki
Ert; kıvılcım sen beni hiç mi tanımadın ben böyle bişey yapar mıyım
Kıv; bilmiyorum ert*rul, belki de yeterince tanıyamamışım seni
🥳
İlerleyen günlerde kıvılcım kadının ert*rula aşık olduğu için yalan söylediğini öğrenmiş ert*rulla konuşmak için onu kanala çağırmıştır (bana kızmayın muhtemelen dizide de buna benzer bişey olacak, ama sapık olmaman seni seveceğimiz anlamına gelmiyo ertuşi 😁)
Kıv; ert*ğrul kusura bakma ben- o kadın öyle söyleyince
Ert; kıvılcım bence biz bitirelim
Kıv; ne
Ert; sen bana güvenmiyosun, iki iyi arkadaş olmaktan ötesine geçemedik devam etmemizin bi anlamı yok, hem zaten sen hala ömeri seviyosun bunun da farkındayım, gözlerinde görüyorum.
Ert*rulun dediklerinden hiçbiri canını yakmamıştı ama son dediği.. kendisine bile itiraf edemediği gerçeği bi başkasının sesli bi şekilde dile getirmesi.. ert*rul odadan çıktıktan sonra sessiz gözyaşlarını bıraktı kıvılcım
(Şu konuda senaristlere çok kızgınım kıvılcımın ert*rulun g*tüne tekmeyi basması gerekiyodu ama neyse ayrılsınlar da ne şekilde olursa olsun ajhshssh)
🥲
Ert*rul kıvılcımın yanından ayrıldıktan sonra ünal şirketine geldi ömerle konuşması gereken şeyler vardı.
Öm; seni dinliyorum ert*rul
Ert; biz kıvılcımla ayrıldık
Ömerin içinde bi umut yeşermesi oluştu ama bunu karşısındaki kişiye belli etmedi, aynı sert yüz ifadesiyle bakmaya devam ediyodu
Öm; neden
Ert; çünkü kıvılcım hala seni seviyo ömer, bence onun elinden tut ve bi daha bırakma
Ert*rul odadan çıktı ve bu onların hayatlarından da çıkışı oldu (rabbime hamdusenalar olsun)
Ömer ne yapacağını ne düşüneceğini bilemiyodu, kıvılcımın onu unuttuğunu sandığı için kendine yeni heyecanlar aramıştı, şimdi ne olacaktı, ikisi de hâlâ birbirini seviyoken ayrı kalmaya devam mı edeceklerdi, sandalyesinden kalktı odada dönüp duruyodu, ne yapmalıydı, kıvılcımı aramalı mıydı, yeniden başlayabilirler miydi, hem kıvılcım kabul eder miydi ki. Düşünceler kafasında dönerken sandalyesine oturdu tekrar, yüzünde kocaman bi gülümseme vardı, hâlâ beni seviyomuş dedi kendi kendine. Denemeliydi daha fazla zaman kaybetmemelilerdi, zaten yeterince ayrı kalmışlardı, cesaretini topladı, telefonunu eline aldı, boğazını temizledi, derin bi nefes aldı ve kıvılcımı aradı, kıvılcımın ekranda ömer adını görünce içindeki heyecan yeşermişti yine, üçüncü çalışta açtı.
Kıv; alo
Öm; alo kıvılcım, merhaba
Kıv; merhaba ömer
Ömer heyecandan yerinde duramıyodu, sakin kalmaya çalıştı
Öm; müsait miydin kıvılcım
Kıv; evet misaitim
Öm; seninle konuşmamız gereken şeyler var, buluşabilir miyiz
Kıvılcım düşündü, derin bi nefes aldı
Kıv; olur, nerde?
Öm; her zaman gittiğimiz sahilde
Kıv; t-tamam
Telefonları kapattılar, kıvılcımın kalbi deli gibi çarpıyodu, sanki ne konuşacaklarını hissediyodu, kendine geldi hazırlanmaya koyuldu, saçlarını topladı, her zaman taktığı uğurlu küpelerini taktı, montunu giydi ve içindeki engel olamadığı heyecanla yola koyuldu.
