Tirsa Dilê Min (+18)

14. İhanetin Affı Olmaz

Ama büyük bir mucize oldu at yere çöktü Azel izin istercesine yavaşça ata bindi at Azel binince ayağa kalktı ve birden bire Azel'in yönünü çevirdiği yere doğru dört nala koştu...

Alınması gerekilen bir hesap vardı...
_______________________________

Azel dört nala giden atın üstünde göz yaşları ile gidiyordu...

Bebeğini kaybetmişti o yapacağı tek birşey vardı bu ihanetin bedelini ödetmek...

Konağa vardığında içeriden bağırma sesleri geliyordu ama o umursamadan atı ile ilerledi...

Bu sefer başka bir adam vardı Azel'i tanıyan bir adam Azel'i görünce gözleri kocaman oldu.

Azel birşey demeden silahını gösterdi adam kapıyı açtı Azel atı ile hızla içeriye girince birkez daha tüm gözler ona dönmüştü Azelin atı herkes onlara bakarken şaha kalktı.

Ahir karısını atın üstünde o halde görünce yanına gitti onu indirip " burda ne işin var niye geldin üstelik bu halde ?" Azel kocasına bakarak " bebeğimin katiline son bir söz söylemeye geldim " diyerek Boran'a yaklaştı boran sevdiği kadını karşısında görünce şaşırdı Azel ona duygususca bakıyordu ve ağzından " neden yaptın?" Diye bir soru çıkınca boran hemen " yemin olsun hedefim sen değildin" demesi ve Azel tarafından yediği tokatla yere çakılması bir oldu tüm ağalar sessizce onları izliyordu Azel öyle sert vurmuştu ki boran yere yığılmıştı daha sonra " ayağa kalk ve yüzüme bak " dedi boran kalmayınca " AYAĞA KALK VE YÜZÜME BAK !" Diyerek bağırarak tekrar etti Azel...

Boran bu defa ayağa kalktı ve Azel'in yüzüne baktı gözlerinin içinde ki o cehennem ateşini görmüştü bir kere...

Konuşmak isteyince Azel'in " bebeğimi neden benden aldın?" Demesi ile tekrar sustu...

"Konuşsana, söylesene daha düne kadar adamlarını gönderip baskın yapan adama ne oldu?" Dedi.

Boran Azel'in yüzüne bakarak "ben..." Demesine kalmadan bir tokat daha indi yüzüne Azel nefret dolu bağırarak "SEN SADECE SAPLANTILI BİR KATİLSİN"Dedi.

Boranın gözleri kocaman oldu sevdiği ona saplantılı katil demişti...

Azel ona ve çevresine bakarak  "BEN AZEL XOZAN, BU ADAMI BURDAN SÜRGÜN EDİYORUM EĞER SÜRGÜN KARARINA HAYIR DERSENİZ KENDİNİZİ DE SÜRGÜN ETMİŞ OLURSUNUZ" Dedi.

Sonra borana bakarak "senin kanının bir damlası bile bu toprağı kirletmeye değmez bu silaha iyi bak boran Ağa bir daha karşıma çıkarsan andım olsun bu sefer sürgün etmem kimseye de bırakmam seni kendi ellerimle öldürürüm sonra burdakilere inat ölü hâlini bile kabul etmiyorum senin dirinde ölünde burdan sürgün edildi bir daha sakın gelme!" Diyerek kocasının yanına gitti ona bakarak " burda değil bu topraklardan sürgün edildi tamam mı sakın öldürme o yaşarken ölmeye mahkum benim yaşadığımı şimdi o yaşayacak..."

Daha sonra ise " bana yardım et ata binip hastane ye geri dönüceğim " dedi.

Ahir karısına bakarak " hayır atla gitme hem sen bu atı nasıl sakinleştirdin bu at mardin'in kaçak atı ayrıca at  ortalıkta bile yok kimse bu atla baş edemiyor neyse bunu sonra konuşalım Bilal seni bıraksın" deyip bilale işaret etti Bilal hemen gelip Azel ile arabaya doğru gitti at zaten ortalıktan kaybolmuştu...