The Twins Scarlet Witch

4

"Agatha'yı ne zaman bulacağız?"
"Önce Wanda."

Maria konuşunca kadın bir kaç adım atıp onlara doğru yaklaştı, rüzgardan siyah ve gri karışımı saçları uçuşurken konuşmaya başladı.

"Agatha yoksa Wanda da yok."
"Maria onu bulabilir miyiz?"

Strange konuşunca kız bakışlarını ona doğru çevirip konuşmaya başladı.

"Evet ama burada olmaz, büyücülerin gücü burada sınırlı."
"Asgard'a geri dönelim."

Thor konuşunca Strange olmaz dercesine kafasını sallayıp konuşmaya başladı.

"Mabede gidelim."

Maria kafasını sallayınca Strange ellerini havada döndürüp turuncu portalı açtı, kadın küçümseyici bir şekilde portala baktıktan sonra Thor'un peşine portaldan geçti. Kadın etrafa bakınırken Maria konuşmaya başladı.

"Bu taraftan."

Herkes onu takip ederken birlikte kütüphaneye girdiklerinde Strange konuşmaya başladı.

"Kimse bir şeye dokunmasın."

Kadın onu dinlemeden rafların arasına girip kitaplara göz gezdirdi, gözüne çarpan kitabı aldıktan sonra ellerini iki yana açıp kitabın yok olmasını sağladıktan sonra yavaşça grubun yanına geri gitti. Hepsinin üzerini değiştirmiş olduğunu gördüğünde bakışları masanın üzerindeki kıyafetlere kaymıştı, Maria kadının kıyafetlere baktığını görünce konuşmaya başladı.

"Günlük kıyafet, burada kalmayacağımız dışarıdada bunu giyersin."

Kadının etrafını siyah sisler sardıktan sonra kıyafetler üzerinde belirmişti, yavaşça Maria'ya yaklaşırken konuşmaya başladı.

"Bulabildin mi?"
"Hayır, büyü izi yok."

Kadın bir süre boş boş masaya bakıp düşündü, aklına gelenle derin nefes aldı.

"Wanda'yla olayları olduğunda onu büyüden mahrum bırakmış olmalı."
"Wanda'yla iletişim halinde miydin?"

Strange konuşunca kadın ona baygın bakışlarla baktıktan sonra konuşmasına devam etti.

"O benim ikizim, başkasıyla iletişim halinde olacak değilim ya."
"Sen ve Scarlet Witch farklı kişilersiniz."

Thor konuşunca kadının bakışları ona dönerken dudaklarının kenarları alayla kıvrılırken alayından ödün vermeden konuşmaya başladı.

"Wanda ve Scarlet Witch farklı kişiler olabilir ama bu beni iki farklı kişi yapmaz."

Strange o haklı dercesine sarışın adama baktıktan sonra konuşmaya başladı.

"Büyüyü öğrendiğimize göre gidip biraz dinlenelim, yarın devam ederiz."

Kadının güvensizlik dolu bakışları Strange'e dönerken adam teslim olurcasına ellerini kaldırdı.

"Ortada bir olay yokken Scarlet Witch'e kafa tutacak kadar kafayı yemedim."

Strange'in dediklerine kadının dudakları alayla kıvrılırken bakışlarını Jane'e çevirdi.

"Midgartlı hayvan evlerde mi yaşıyor?"
"Yeter artık."

Thor konuşunca kadının bakışları ona döndü, elini yavaşça masaya koyarken ağırlığını koluna verip diğer elini havada sallarken tekrar konuştu.

"Benim bildiğim hayvanlar evlere giremez."
"Tamam dediğin gibi olsun, hadi gidelim."

Valkyrie konuştuktan sonra yavaşça kadının koluna girip onu ilerletmeye başlayınca kadın onu takip etti, birlikte dışarıya çıktıklarında diğerlerini beklediler. Diğerleri gelince birlikte caddede ilerlemeye başladılar, kadın etrafa bakınırken grubun en arkasından ilerlemeye devam etti. Gördüğü kafeyle gruptan ayrılıp sessizce kafeye girdi, boş olan masaya oturduğunda yanına gelen garsonla menüye göz gezdirip konuştu.

"Bana çizburger vermeye ne dersin?"

Strange yola baktıktan sonra sağa döndüklerinde konuşmaya başladı.

"Nereye gidebiliriz?"
"Evine gidelim, orası oldukça büyük."

Maria konuşunca Strange bakışlarını hızla ona doğru çevirirken derin nefes aldı.

"Oraya gitmeyeli uzun zaman oldu."
"Yaşananlar biteli çok oldu Stephen, şu an başka bir yere gidemeyiz."

Strange gruptaki sessizlikle kaşlarını çattığında Maria ne olacağını soracaktı ki adam ondan önce konuşmaya başladı.

"Yola çıktığımızdan beri Jane'e laf atmadı."

Adam hızla kafasını kaldırıp gruba baktığında kadının burada olmadığını gördü, Thor endişeyle konuşmaya başladı.

"Valkyrie senin yanındaydı."
"Arkamdan geliyordu."

Strange eliyle alnını ovuşturduktan sonra konuşmaya başladı.

"Onu bulmalıyız."
"Koskoca Scarlet Witch kaybolacak değil ya!"

Jane alayla konuştuğunda kimse ona cevap vermedi, Strange geldikleri yolu geri giderken etrafa bakınıp nereye gitmiş olabileceğini düşünüyordu.

"Çocuklar o burada."

Valkyrie konuştuktan sonra kafeye girdiğinde diğerleride onu takip etti, kafedeki bakışlar gruba dönerken onlar umursamadan kadının oturduğu masanın önünde durmuşlardı.

"Ne yapıyorsun?"

Kadın ağzına patates atarken onlara bakmadan konuşmaya başladı.

"Ne yapıyor gibi görünüyorum?"
"Gitmemiz gerekiyor."

Kadın alayla güldükten sonra ellerini masanın üzerinde birleştirip yine onlara bakmadan konuşmaya başladı.

"Size Agatha'yı bulun dedim, evinize gidip keyif yapın değil."
"Onu bulabilmemiz için eve gitmemiz gerekiyor."

Kadın yavaşça ayağa kalktığında Strange'le burun buruna gelirken sakince konuştu.

"Pek sabırlı olduğum söylenemez ve sonlarına gelmek üzereyim, sabrımın tükenmesi sizin için iyi olmaz."
"Tehdit ediliyoruz."

Kadının bakışları Jane'e dönerken duygusuz ifadesini bozmadan tekrar konuştu.

"Sen her an ediliyorsun."
"Stephen, Agatha Wanda'nın onu bıraktığı yerde olabilir."

Kadın keyiflenirken Strange derin nefes alıp konuştu.

"Westview."

Kadın bir adım yana kayıp Thor'la burun buruna geldi, dudaklarını yalayıp konuşmaya başladı.

"Onu hemen bana getirin."

Thor'un mavi gözlerinin içine bakarken hafifçe parmaklarını oynatıp tekrar konuştu.

"Yoksa hikayenizin kötü karakteri olmaktan çekinmem."