blum dort

282 32 28
                                    

siyah saçlı oğlan, yaklaşık 37 dakikadır kapının önünde arkadaşını bekliyordu. arada bir iç çekiyor, cebindeki çakmakla oynuyordu.

lanet olasıca herifin gelmesi bu kadar uzun sürmemeliydi, hele ki buluşmak isteyen kişi o iken. gerçekten çok sıkılmıştı, apartman kapısına yöneldi, tam kapıyı açacakken, kapı birden açıldı ve üzerine açılan kapı ile geriye düştü.

"OY OY BEST AGAM! ha? suguru?"

mavi gözlü çocuk, kafasını aşağı doğru eğdi. eğdiği anda da, yerde uzanan ve keskin gözleriyle ona ölümcül bakışlar atan arkadaşıyla karşılaştı.

"noldu la?"

"nolduyu götüne sokmama ramak kaldı. beyaz kafalı yavşak herif."

beyazlı elini uzattı ve siyahlıyı kaldırdı.

"ben de seni çok seviyorum iki gözümün çiçeği."

ikili, sokak boyunca yavaş ve sakin adımlarla yürümeye başladılar.

"eee? niye çıktık şimdi? nereye gideceğiz?"

"o işi bana sal koçum. abin işini biliyor. biz gençken az sabahlamadık parklarda."

...

"ben de yanındaydım, satoru."

"öyle miydin?"

"öyleydim. beni unutmayı bıraksan mı artık? anılarında yokmuşum gibi davranmayı bıraksan?"

"davranmıyorum öyle ben."

"peki."

bir süre boyunca sokakta sessizce yürüdüler, sokağın sonuna gelince, diğer sokağa geçtiler. ve sonra diğer sokağa, ve diğer sokağa.

...

"suguru?"

"buyur."

"bir şey demeyecektim. bir an daldın gittin sandım. son zamanlarda dalgınsın nedense."

suguru, hafifçe kıkırdadı.

"nedenini bilmiyor musun gerçekten, satoru?"

"söylemedin ki."

siyah saçlı derin bir nefes aldı. yüzündeki yorgun argın gülümsemesi hala olduğu yerdeydi.

"nedeni sensin."

satoru yürümeyi bıraktı ve durdu. zaten neredeyse parka gelmişlerdi. bunu parka geçip konuşsalardı daha iyi olacaktı.

★★★★★★★★★★★★★★★★★★★★

(cildiricam galiba kimyaci sozluleri girmemeye yemin etmis)

satosugu | olsun yak bi' sigaraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin