2. İnsansı Ama Değil

En başından başla
                                    

Aslında işin iyi yanından bakmam gerekirse bu benim için hayatımın dersi olmuştu. Doğru ve yanlışı ayırt edebilme yetisi kazandırmıştı bu acı bana. Ne yazık ki bunu anlamak için üstünden birkaç ay geçmesi gerekmişti ve ben o bir birkaç ayı atlatmak için kendimi tüketmiştim şuan hatırladıkça zamanıma yandığım şeyler yapıp hem kendimi hemde çevremi kendimle üzdüğüm için onlar beni gördüğüm zorbalıktan dolayı ağlıyor üzülüyor sanıyorken hemde.

Evet bu herkesten sakladığım bir durumdu ve ben bundan Beyza'ya bile bahsetmeye cesaret edememiştim. Hala da edemiyordum.

Bir yılım benim en yakın arkadaşım olan Beyza'nın kollarında ağlamakla, günlerce aylarca kendimi heba etmekle geçmişti. O zamanlar hayatım bitmiş gibiydi bana göre, çünkü bazı duyguları ilk kez deneyimlediğim için sonumun en kötü şekilde geldiğini bile düşünmüştüm. O günler herşey o kadar zordu ki benim için. Bir süre sonra ağlamak için bile gücümün kalmadığı anlar oluyordu. O arada içim kan ağlıyordu,vücudum ağrıyordu,ruhum yaralıydı ve ben hergün biraz daha ölüyordum sanki.

Hiç geçmeyecek,hiç bitmeyecek gibiydi o zaman benim için. Artık benim bir hayatım olmayacakmış havasına girmek tam olarak benim aptallığımdı. Ama elbette öyle değildi,beni gerçekten seven kişilerin ve gittiğim psikologların desteği ile kendime gelmiştim,insanlara basit ya da yargılanacak bir durum gibi gelebilirdi ama bende yaşamasam asla böyle bir durum yaşanacağına inanmazdım.

Bazı şeyleri anlamak için gerçekten yaşamak gerekirdi. Yaşamadan anlamanın ve anlatmanın imkansız olduğu şeyler vardı çünkü.

Ben ise acizliği en derinlerimde hissetmiş,her gün farklı bir gerçek farklı bir detay yüzüme çarpıp beni sömürmüştü sevgi sandığım ama tam tersi çıkan.

Sonra demiştim ki kendime ben neden insanların aklını okuyamıyorum ki? O zaman bana yaklaşan insanların bana ne niyetle geldiğini anlayabilir ve ona göre sevmeyip onlardan uzak durarak hayatımın merkezine koymazdım. Ben bu dünyaya üzülmek için gelmemiştim. Ben denek değildim. İnsanlar beni kullanamazdı. Ama yapılmıştı işte. Oysaki ben sadece sevilmek istemiştim ama isteğime karşılık sadece canım yakılmıştı. Bunu asla unutmayacaktım ve unutturmayacaktım kendime.

Çünkü onlar benim dönüm noktam olmuştu hayatımı değiştiren.

Yüzüme değen hava içimi gıdıklarken şimdi de zorba sınıflımın motorunun üstündeydim. Ne konuşmak istediğini bilmesemde içimde bir merak hissi yoktu. Ben ona karşı hissizliği en dibine kadar yaşıyordum şuan.Motorun sesi kulaklarımı doldururken iç çektim. İnsanlar arabayla ya da yayan etrafı dolaşıyordu ve bazı kişiler arada dönüp bize bakıyordu.

Muhtemelen Rüzgar'ın motoruyla beraber ne kadar yakışıklı olduğunu ve benim ona sarılıp motorunu sürerken ona eşlik ettiğim için de ne kadar şanslı bir kız olduğumu düşünüyor olmalılardı. O an içimden bir ses duydum beynimde ve kulaklarımda yankılanan.

Görünüş yanıltıcıdır.

İçimdeki mantıkla konuşan o sesin neden ben bazı şeyleri yaşamadan önce ortaya çıkmadığı gerçeğini düşünürken sadece sıkıca ellerimi Rüzgar'a sarmış bu yolculuğun bitmesini bekliyordum. Burnuma dolan sigara kokusu gözümün önüne anılar silsilesi getirip beni afallatırken yanlız kalmam gerektiğini hisettim. Ben yanlız kalmalıydım,hemde hemen.

"R-rüzgar dur,i-inmek istiyorum."dedim ağlamaya oldukça yakın bir haldeyken ama yine de bunu sesime asla yansıtmazken.

Kafasını bana dönmeden "Neden?"diye sorduğunu duydum.

"Ç-çünkü ben inmek i-istiyorum b-bu motordan."dedim sesime duygularımı yansıtmamak için üstün bir çaba sarf ederken. Tam şuan o kadar ağır bir yük üstüme hakimdi ki eziliyor gibiydim altında. Beni dinleyip dinlemeyeceğinin hesabını yaparken motor caddenin ortasında durdu. Neden caddenin ortasında durduk arabalar var diye onu uyaracağım sırada Rüzgar öfkeli bakışlarla bana dönüp sinirle soludu. Dudakları aralandığı zaman incitici sözler duyacağımı biliyordum.

Seversen Geçer/ +18 (düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin