36 (m)

6.3K 543 461
                                    

3k kelimelik uzun(?) bir bölümle karşınızdayım

beklettiğim için üzgünüm ama bunu yazmak benim için gerçekten çok zordu, sonunda yazabildim

lütfen yorum yapmayı unutmayın
yorumlarınızı merak ediyorum <3

🔞🔞🔞

-

Taehyung'un annesi ve kardeşinin gitmesine bir gün kalmıştı. Buna rağmen Taehyung inatla dersimizi iptal etmemiş, çağırmıştı beni. Annesi ile ilgilenmesi taraftarıydım ben de fakat zaten yeterince ilgilendiğini söylemişti.

Onunla çıkalı neredeyse 2 ay olacaktı, bu iki ay içerisinde bana cenneti yaşatmıştı. Hem sevgilim hem de öğretmenim olarak. Gördüğüm en ilgili insandı o, ilgiyle boğuyordu beni tüm gün ve bundan oldukça memnundum. Fakat daha önce dediğim gibi, öğretmenim bana cenneti ilgiye boğarak yaşatmıyordu. Tam tersi, ilgisizdi. Lakin öyle çekici bir herifti ki onu arzulamamak mümkün değildi. Her ne kadar sevmiyor gibi davransam da profesyonelce davranması deli gibi hoşuma gidiyordu. Soğuk bakışları, sert sözleri dizlerimin titremesine sebep oluyordu. Kalemi tutan esmer elleri kasıklarımı yakıyor, tüm ders boyu bacaklarımı birbirine bastırmama sebep oluyordu.

Bugünse ne annesini ne de kız kardeşini unursamıştım. Tüm bunları düşünüp aldığım zevkin yanında doyumsuzluk hissiyatının verdiği acıyla kendimi sevgilim için hazırlamıştım.

O istemişti bunu, hazırlıklı olmamı istemişti ve ben kesinlikle temiz ve hazırdım.

Ona daha fazla dayanamayacaktım, bugün kesinlikle benden kaçamazdı ve onu elde edecektim. Boğazımda, deliğimde, her bir yerimde onu hissetmek için yanıp tutuşuyordu bedenim.

Benim yukarıya, çalışma odasına, çıkmamı istemişti ve ben şimdi tek başıma onu bekliyordum. Birkaç dakikadır gelmemişti ve vücudumu kaplayan heyecan dudaklarımı dişlememi, olduğum yerde titrememi sağlıyordu.

Annesi aşağıdaydı. O, biricik oğlunun bana ders anlattığını düşünürken Taehyung beni mahvedecek, zevkten ağlamamı sağlayacaktı. Bedenimle bedeni bir bütün olurken aşağıdakilerin haberi olmayacaktı. Bunu istiyordum ve bu sefer en az Taehyung kadar inatçıydım.

İçeriye girip düşüncelerimden sıyrılmamı sağlayan bedene baktım. Az önce annesiyle alışverişten geldiği için hâlâ dışarıdaki kıyafetiyle duruyordu ve öyle seksiydi ki... Krem rengi gömleğinin kollarını katlamıştı, sağ bileğindeki kahverengi, eski saat gözüme çarpıyordu. Altında kahverengi bir pantolon vardı ve saçları şekilli, alnını açık bırakacak şekilde duruyordu. O gördüğüm en ateşli insandı ve bu manzara dudaklarımı dişlememe sebep olmuştu.

"Jeongguk," dedi masumca. İsmini zikrettiği kişinin aklından geçenleri bilmeden.

Ona karşılık "Bay Kim," diyerek ayağa kalktığımda beni süzmüştü kısaca. Üzerimde siyah diz hizzamda şort ile kısa kollu açık mavi tişört vardı. Ben oldukça rahat giyinmişken onun bu 'klasik' seksi tarzı beni delirtecekti.

Cilveli sesim yüzünde bir gülümseme oluşmasını, kapıyı kitledikten sonra bana doğru adımlamasını sağlamıştı. Onun da bu sefer ders için gelmediği belliydi, zira geçen ders onu bayağı zorlamıştım. Normaldi.

Aramızda bir adımlık mesafe bırakıp durduğunda usulca gözlerine baktım ve kalçamı arkamdaki ahşap çalışma masasına yasladım. Kısık gözleri gözlerimin en derinlere bakarken konuştu. "Hazır mısın derse, bebeğim?" dedi ve bir adım daha atıp aramızdaki mesafeyi kapattı ve beni çalışma masasıyla arasına sıkıştırdı. "Hmm?"

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jan 14 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

forgotten micWhere stories live. Discover now