Pt.3

421 35 9
                                    

Jungkook'tan

İçeri girdim Bay Kim elinde bazı kağıtlar ile uğraşıyordu. Kapıya doğru baktığında beni gördü ve elinde ki kağıtları bırakıp ayağı kalktı elini uzattı.

"Merhaba Bay Jeon."

"Merhaba Bayyyy?"

"Kim."

"Merhaba Bay kim."

Elini masanının önüne koyduğu siyah deri bir koltuğa doğru gösterdi. "Buyrun."
Eli ile gösterdiği yere geçtim ve oturdum gerginlikten alt dudağım parçalanmıştı aklımda onca soru vardı ardı ardını kesmiyordu. Ya işe alınmazsam? ya annemin ilaç parasını ödeyemezsem? Ya iş bulamazsam bir daha nerde çalışıcam? Ya annem hastalığı devam ederse.

Aklımda binlerce soru vardı ki hepsinin yanıtını burada çalışmaya başlarsam alacağım gibi hissediyordum.

"Anladınız mı? Bay Jeon?"

Sersemledim, gözlerimi sıkıca kapatıp başımı iki yana salladım.

Ona doğru baktığımda bana bakıyordu endişeli değildi. Daha çok bitireyimde gideyim işindeydi.
İki dudağımı birbirine bastırdım sadece kafamı sallamakla yetindim.

"Güzel, kapıdan çıktığında sağ da garson seçmeleri yazıyor oraya gidebilirsin."

Kafamı sallanakla yetindim tekrar ve ayağı kalkmayı başarabildim hayret? Yavaşça kapıya doğru yürüdüm ve Bay Kim'in beni yönlerdiği yere gittim.

Taehyung'tan

Gerginliğini saklayamaya çalışması o gözlerinde ki korku nedensizce beni endişeli bir hale getiriyordu nedenini bilmiyorum. Gözlerimi kapatıp bir 10 saniye dinlerdirdim, ama gözlerimi kapattığımda hep onun gözlerinde ki parlaklık ışık kadar parlak olan o gözleri, toprak rengi o saçlarını ah gerçekten okşamak istiyorum ama olmaz diyorum sanki...

Yerimden ani bir şekilde kalkıp garson seçmelerin olduğu tarafa gittim. Fazla kişi yoktu sanırım  8-10 arası kişiler vardı.

"Tamam arkadaşlar, artık başlıyalım. Herkes ismi yazılı olduğu kağıtları alıp üstüne assın lütfen.

Görevli yerkese toplu iğne dağıtmıştı bende hayla onu arıyordum boyu bu kadar kısa mı acaba onca kişi arasında onu bulamıyorum. Kağıdını da almış kayboldu herhalde. Herkes hazır olunca ayağı kalktım ve konuşmaya başladım.

"Arkadaşlar bizim için önemli olan sunum ve saygıdır. Eğer o müşteri size ne kadar kaba davransa bile siz önemli bir durum olmadıkça saygınlığınızı koruyacaksınız. Sunuma gelirsek eğer ünlü bir restoranda iki elle tepsi tutmak, onu bırakın tepsi bile kullandırmak istemem. Siz daha çaylaksınız bu yüzden tepsi tutmanıza izin vericem ama tepsiyi iki elle değil gösterdiğim şekilde tutucaksınız."

Elime bir tepsi aldım ve parmaklarımı tepsi avuç içime değmeden tepsiyi sadece parmaklarımlda kaldırdım ve masaya geri bıraktım.

"Sizden de aynı performansı bekliyorum."

Jungkook'tan

BEN SIÇTIM. BEN BİTTİM. NE YAPICAM BEN MÜMKÜN DEĞİL YAPAMAM. HASSİKTİR. YİNE TİTREMEYE BAŞLADIM HAYIR ŞİMDİ DEĞİL. Kafama dank yemiş gibi aklıma ilaçlarım geldi çantamdan küçük bir şişe çıkardım ve suyumu arkamı dönüp ve hemen içip çantama geri koydum.  Önüme döndüğümda göz ucu ile Bay Kim'e baktığımda bana bakıyordu ama iğrenmiş bir tavırla. Evet biliyordum onun hoşuna gitmedim. Ah kesin beni almıcak ben ne yapıcam şimdi?

Taehyung'tan

" Tamam Bay Lee sizden başlıyalım."

İlk kişi yürümeye başladığında istemsizce gözlerim Bay Jeon'a kaydı arkası dönüktü. Önüne döndüğünde onu baştan aşağı süzdüm. Bana bakıyordu ama ona baktığım an gözlerini bende kaçırdı. Nedenini bilmedim fakat umursamadım bir an önce bitirmek istiyordum."

15 dakika sonra
(Tae'den devam)

"Elendiniz, maalesef şimdi üstünüzde ki kağıdı bırakıp çıkarbilirsiniz."

Gerçekten çoğu kişi benle dalga mı geçiyor? Alabildiğim 10 kişi arasından sadece 2 tane mi?
Gözüm sıraya doğru kaydı bir kişi daha vardı. O da Bay Jeon'du derin bir nefes aldım.
"Bay Jeon Jungkook sıra sizde."

Önüme geldi tepsiyi alıp tek eli ile yürümeye başladı. Ümidim yokla var arasında gidiyodu.

Takiiiiii.....

___________________________________________________

Selam naber?
Yani bilmiyorum çok sıktım mı? Ama en güzel yerine kesimdim (531 kelime)
İkisineden kocam dedirtmek istiyorum yapmaya çalışıcam 😔✊🏿 kendinize iyi bakın
Taekook shipleyip kalın 🌈





My Waiter Where stories live. Discover now