Kadeh

24 0 0
                                    


Saat gece 12.00 idi.

Akrep 12.00 ı vurunca çanlar çalmıştı.

Gökyüzünü yıldızlar süslemişti,ay tam tepeden tüm ihtişamıyla bizi izliyordu.

Bay Kim uzun bir gece'nin ardından eve gelmişti.Yorgun adımları odasına doğru çizgi çiziyordu.

Çok yorulan Bay Kim güzel bir duş alma kararıyla banyoya adım atmaya başladı.

Yaklaşık 15-20 dakika sonra banyodan çıkan Bay Kim kendisine hazırlanan özel üretim,yumaşak ve şık olan pijamalarını giyip merdivenlerden aşağıya adım atmaya başlamıştı.

Adımları mutfağı bulan Bayım kendine bir kadeh almıştı ve 'Günün yorgunluğu adına'diye isimlendirdiği şarabını kadehe doldurmaya başladı.Sandalyesinde,bina'nın en yüksek katında oturup dışarıyı izliyordu.Bu onun yorgunluğunu atma biçimiydi.

Gece 12.00 ve dışarısı,işten,barlardan dönen insanlarla doluydu.Şehir ışıkları dışarıyı aydınlatıyordu,bu güzelliği hiç bir şey bozamaz diye düşündü bilgisiz adam.

Önce bir kapı sesi duyuldu sonra yavaş adım sesleri.Adımlar gittikçe yaklaşıyor ve sesi daha yakın duyulmaya başlıyordu ve işte adım sesleri kesildi,bir süre duran adım sesleri artık tekrar duyuluyordu,daha da yaklaşıyordu.

'Bu mektuplar sana,bugün postaneden geldiler'

'Tamam koya bilirsin oraya,bu güzel anı bozmak istemiyorum'

'Biliyorum,ama bunlar süreli mektup,3 yıl bekletilmişler,ben yinede buraya koyuyorum'

Diyip gitti sesin sahibi.Adam'ın içini sebebsiz bir merak sarmıştı,o yüzden oturduğu yerden yavaşça kalkıp mektuplara doğru adım attı.

Mektupları ve şarabını alıp büyük salona doğru ilerledi ve ipekten yapılma yumuşak tekli koltuğa oturdu.Önce geniş camdan dışarıya baktı sonra yavaşça kadehini bıraktı,ve bir mektubu aldı,üstlerinde sıraları yazıyordu ve her birinin arkasında,bir söz yazıyordu.

Okunmayan MektuplarWhere stories live. Discover now