Çok tatlı değil mi?

42 9 4
                                    

Bu bölüm, koyduğum şarkının vibe'ını çok verdi bana o yüzden koymak istedim. Dilerseniz okurken dinleyebilirsiniz :3

Eylülün soğumaya yüz tutmuş ilk günleri başlamıştı. Bu herkes için sonbaharın, Craig içinse okulun başlangıcı demekti. Bu yazı sadece Clyde ve Tolkien ile video oyunu oynarak geçirmişti. Pişman değildi, bu tarz şeyler için fazla umursamaz biriydi. Tabii evde kalıp oyun oynamayı okula tercih ederdi. Bunları düşünürken aşağıdan gelen annesi Linda'nın sesiyle derin bir iç çekti ve yatağından kalktı.
Evet bugün okulun ilk günüydü. Her zaman yaptığı gibi pijamalarını değiştirip kıyafetlerini giydi ve sol elinde çantası, sağ elinde mavi chullosuyla aşağı indi. Hızlıca kahvaltısını yaptı. Kendisiyle dalga geçen kardeşi Tricia'ya hareket çekti ve evden çıkıp okul için yola koyuldu.
Okul binası gözüktüğünde arkadaşları olan Clyde ve Tolkien'la karşılaştı, her ne kadar karşılaşma denirse tabii çünkü
Clyde arkadan gelip atlayarak tek kolunu Craig'in boynuna sarmıştı.

Clyde: Naber kanka?

Tek eliyle chullosunu düzeltti

Craig: Atlamasaydın daha iyiydi dostum

Clyde: Ee olacak olm o kadar

Tolkien: Onu bunu boşverinde ödevleri tamamlayabildiniz mi?

Üçlü tüm bunları konuşurken sonunda okula girmiş, sınıfa yerleşmişlerdi. Sınıftaki kişiler neredeyse aynı gözüküyordu. Herkes oturduğu yerden üç aşağı beş yukarı memnun olduğu için kendilerinin yerleri de aynıydı. Zilin çalmasıyla birlikte sanki zili kapıda bekliyormuşçasına saniyesinde içeri giren Bay Garrison masasına geçti ve konuşmaya başladı.

Bay Garrison: Evet çocuklar! Ödevler yapıldı mı?

Bunu duyan Cartman sırasından yuhalamaya başladı. Diğer çocuklardan bazıları sesli bir şekilde söyleniyor, bazılarıysa ödevlerini çıkarıyordu. Craig ise ödevlerinin en azından yarısından çoğunu yapmıştı. Bu yüzden gururlu bir edayla ödevini masaya koyuyordu.

Bay Garrison: Siz ödevlerinizi çıkarırken ben de size bir haber vereyim. Tweek içeri gelebilirsin.

Bay Garrison'ın söylemesiyle içeriye sarışın dağınık saçlı, mavi gözlü bir çocuk girdi ve tahtanın önüne geçip gergin olduğu belli bir şekilde Bay Garrison'a baktı. Craig de dahil tüm sınıf kafasını kaldırmış çocuğa bakıyordu hatta kızların fısıldaşmaya başladığını duyabilirdiniz.

Bay Garrison: Kendini tanıtabilirsin Tweek

Adı anlaşıldığı üzere Tweek olan çocuk yutkundu ve konuşmaya başladı.

Tweek: Uhh... Ben T-Tweek Tweak 

Sonrasında sustu ve yaklaşık beş saniye kadar herkes sessizliğe büründü. Açıkçası sınıftaki diğer insanların aksine sarışın bayağı bir dikkat çekiyordu. Garip bir titremesi vardı ve konuşurken kekeliyor, hızlı konuşuyordu. Yine de saçlarının sarısı ve gözlerinin mavisi birbirine tam oturuyordu. Craig böyle düşünüyordu en azından. Neden böyle bir düşünceye kapıldığını bilmiyordu ama yine de nedense öyle hissettirmişti.

Bay Garrison: Pekala Tweek. Bir bakalım... Craig'in yanı boş gördün mü?

Bay Garrison parmağıyla Craig'in yanını işaret etti.

Bay Garrison: İşte orası. Git ve otur.

Bunu duyan Tweek hızlı adımlarla Craig'in yanında olan sıraya yerleşti ve yutkunup öylece sıraya baktı. Kendisi bayağı bir gergindi.
Neyse şöyle böyle ders geçti. Craig derste arada sırada merakla sarışına bakıyordu çünkü sarışın fazlasıyla kendini kasıyor gibi davranıyordu. Tweek'e tek bakan Craig de değildi. Yeni olduğu için mi bilinmez sınıftaki diğer çocuklar da arada sırada bakıyorlardı ona.
Clyde Tweek'in arkasında oturuyordu. Teneffüs zili çalar çalmaz Tweek'i dürttü.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jan 26 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Sarışın || Creek BlWhere stories live. Discover now