Roommates/Creek AU

II | Recognize

Oradaki ilk günüm yatakta oturup dizüstü bilgisayarımda bazı resmi işleri hazırlamak ve kahve içmekten ibaretti. Bu bana Craig ve ben arasında tam bir sessizlik eşlik etti.Ayrıca yatağına uzandı, bütün öğleden sonra kitap okudu ve müzik dinledi.

Artık akşam olmuştu, saat 18.00. Üzerimde sadece açık gri eşofman ve pastel yeşil bir tişört vardı. Ayrıca çok uzun süre gözlük taktım. Esneyerek uykulu gözlerimi ovuşturdum. Daha fazla dayanamayacağımdan emindim ama bu çok geçmeden değişti. odamızın rahat sessizliği, kapının çarparak çarptığı üç uğultuyla bozuldu.

"Craig!"

"Jesus!"Ani yüksek sesini duyunca ürktüm, neredeyse dizüstü bilgisayarımı yatağımdan düşürüyordum.

"Selam millet."Craig gelişigüzel bir şekilde kitabonı kapattı ve AirPod'larını çıkarıp ayağa kalktı, "Nerelerdeydin?"

"Kampüste dolaşıp kız var mı diye kontrol ediyordum."Sarışın çocuk dudaklarında bir sırıtışla ve göz kırparak şöyle dedi,"Sanırım burada hepinizle eğleneceğim."

"Buraya gelmeyi naskl başardın Ken?"Esmer sordu,"Fakir olduğunu sanıyordum?"

"Kapa çeneni, Clyde. Bağlantılarım var."

Üç çocuk bu yoruma gülerken, Craig kollarını kavuşturmuş halde yanlarında duruyordu. Kenny, Clyde... Bu isimler ve yüzler gerçekten kafamı karıştırdı. O kadar tanıdık geliyorlardı ki...

"Her neyse,"Son çocuk, başka bir noirette saçlı konuştu, "Nasılsın dostum? Bütün yaz seni görmedim."

"Eh, belki de senden kaçındığım içindir, Marsh."

"Oh, Marsh? Stan Marsh?"Artık anlamıştımm, bunu söylerken gözlerim büyüdü, diğer çocuklar da şaşkın bir bakışla karşılık verdiler.

"Uhm, evet? ünlü müyüm? Ah, lütfen bana babamı tanıdığını söyleme-"

"Hayır! Ben Tweek! Hatırladınız mı? Sizinle birlikte South Park İlköğretim Okulu'na gitmiştim! Siz Stan Marsh, Kenny McCormick, Clyde Donovan ve Craig- "Sesim bir anda sustu. Ah kahretsin. Craig Tucker. Onu hatırladım. Her şeyi. Uyum sağlayamadıkları için diğer öğrencilerle kavga ettiği zamanlardan, danışmanların ofisinde kelimenin tam anlamıyla yaşama şekline kadar, öğretmenimize söylediği veya yaptığı birçok saygısız şeye kadar. Ve tüm bunlar zaten ilkokuldayım."Ngh,Craig...Craig Tucker."

Bunu düşündüğümde vücudumdan aşağı bir ürperti geçti, o artık benim oda arkadaşımdı. Gözlerim onunla buluştu, tek kaşını kaldırdı ve hâlâ kollarını çaprazlayarak şüpheci bir şekilde beni izliyordu.

"Aman tanrım, evet! Hatırlıyorum!"Stan'in ani sözleri beni ürküttü,"Tweek Tweak! şu kahvehane sahiplerinin oğlu, değil mi? Dostum, nasılsın?"

"Uhm..."Heyecanlı, siyah saçlı çocuk beni anında yatağımdan kaldırdı ve kucakladı, bu da beni daha da gerginleştirdi,"Ben-ben iyiyim, uh,teşekkürler."

"Ah, kahretsin, iyi görünüyosun~" dedi Kenny dudaklarında bir sırıtışla, hafifçe arkamı kontrol ederek, "Kenny McCormick, bildiğin gibi."

Elini bana doğru tutarak sıkmamı bekledi. Gerçekten tereddüt ettim ama sonra yaptım."Uh-te-teşekkür ederim?"

"Tanrım, Kenny." Clyde homurdandı ve gözlerini devirdi, "Henüz hiç kız bulamamış olman, otomatik olarak aynı takıma gitmen gerektiği anlamına gelmez."