34) "Voleybol"

8.8K 984 334
                                    

Selamınhelloooo! Nasılsınız tospiklerim?? Herkes bölüm sorunca kıyamadım ve hızlıca bir bölüm yazdım size. Sürprizimi beğendiniz mi?

Oy ve satır arası yorumlarınızı bekliyorum. Yanlışlarım varsa özür dilerim.

Keyifli okumalar.

Avucumun içindeki unu Peker'in tam yüzüne döktüm. Ani bir refleksle gözlerini kapatan oğlan, tıpkı bir çocuk sızlanmaya başladı.

"Ya yeter ama ya! Gözüme atıp durmayın şunu kör oldum kör!"

Kalleş gülüşü attım ona.

"Ağlama lan tirşik!"

Peker ağzını açıp konuşacakken bu sefer annem müsaade etmedi ve suratının ortasına unu döktü. Peker apışıp kalınca büyük bir kahkaha attım. Annem bana göz kırptı.

Tam o sırada mutfağa Pars girdi. Hayalet Casper'a benzeyen bize ve savaş alanına dönmüş mutfağa baktığında olduğu yerde kaldı. Kaşları yukarı doğru kavislendi ve bize şaşkınlıkla baktı. Garibim delirdiğimizi falan düşünüyordu zaar.

Şöyle bir gerçek vardı ki, ben doğuştan deliydim.

Dakikalar sonra kendini toplayan çocuk ellerini kaldırıp bir şeyler söyledi. Ama ne yazık ki ben anlamadım. Bu yüzden bakışlarım Peker'e döndü. Peker gülümsedi.

"Kek yapıyoruz, sende gelsene Pars," dediğinde Pars'ın ne dediğini az çok tahmin etmiş oldum. Çocuk haliyle ne halt yediğimizi sorguluyordu.

Pars kafasını iki yana salladığında "Kek yapıyoruz kek," dedim. "Hem de pekmezli."

Son kelimeyi bastıra bastıra söylediğimde Peker'in gözleri bana döndü. Unlu parmağıyla kendini işaret etti.

"Sen benimle alay mı ediyorsun?" dediğinde "Yok tugay ediyorum," diye karşılık verdim.

Annem gülünce dönüp ona göz kırptım.

Peker buna da yüzünü buruşturup "Espri anlayışın gün geçtikçe boka dönüyor," dedi.

Sol elimi kalbimin olduğu yere götürüp iki kere sertçe vurdum.

"Eyvallah," dedim başımı hafifçe sola doğru eğerek.

Pars yine bir şeyler söylemiş olacak ki annemin sesini duydum.

"Öğretmenin gitti mi bebeğim?"

Pars kafasını salladı onaylar gibi.

Annem "Peki bize katılmak ister misin?" diye sordu bu sefer de.

Pars bize iğreniyor gibi bakıp kafasını iki yana salladı bu sefer. Kahkaha attım bu bakışlarına. Demek dışarıdan o kadar tuhaf görünüyorduk.

Pars yine ellerini kaldırıp bir şeyler söyledi. Onu anlamadığım için dudaklarımı büzdüm. Keşke işaret dili bilseydim. O an aklıma gelenle gözlerim parladı. Belki Peker bana öğretirdi!

Pars'ın ne dediğini merak ettiğim için gözlerimi Peker'e diktim. Bunu anlayan Peker benim için bir açıklama yaptı.

"Pars bahçede voleybol oynayalım mı, diye soruyor," dediğinde gözlerimi tekrardan Pars'a çevirdim. Bana beklenti ve heyecanla bakıyordu.

Onu kırmak istemediğim için kabul etmeye karar verdim. Hem teklifi cazip gelmişti, voleybol oynamayı severdim.

Bu yüzden kafamı aşağı yukarı sallayıp "Olur," dedim.

Pars ise yerinde zıplayıp yumruk yaptığı elini oley dercesine havaya kaldırdı. Onun bu haline gülümsedim.

Ancak üstümün halini hatırlayınca "Ama önce duş almam lazım," dedim.

TOMRİS | Gerçek Ailem Where stories live. Discover now