Bu bir eski zaman hikayesidir .
Hikayede geçen bazı olaylar kurgudan ibarettir.
Bir kadeh şarap...
Bir damla göz yaşı...
Biraz da yalnızlık...
Zeren VADİ
Bir köşe yazarı...
&
Abdullah DUMAN
Sokakta bir avare...
🍷
Bölüm şarkısı - Ayten Alpman~kim demiş aşk yalandır diye~
Keyifli okumalar♡
🍷 Tarih 1967
Raftaki plaklardan Ayten Alpman'ın plaklarından birisini alıp megafona yerleştirdim. İlk başta hafif bir cızırtı sesi çıkmıştı daha sonra ise şarkı melodileri, müziği duyduğumda gülümseyip, cam vitrine doğru yürüdüm. İçinden Altınkum şarabı çıkarıp vitrinden aldığım kadehe doldurdum. Bir yandan şarkının en güzel yerini eşlik ederek söyleyip etrafımda dönüyordum.
Kim demiş aşk yalandır diye Gel sen de gel kalbini dinle Aşk için yaşadık ümitle Hep boşluk sevgiden sevgiye
Kim demiş aşk yalandır diye Kim demiş inanmam sevgiye Nereden bilecek hiç tatmamış aşkı Ne görmüş, ne koklamış bu baharı Sevmek sevilmekten güzel ne var ki Hayat onsuz hiç yaşanmaz ki
Aşık değildim belki ama en çok tatmak istediğim duygu aşktı. Aslında aşk bir duygu değildi, aşk bir varoluştu, kayıp kendini bulmaktı bence.
Kadehim elimde çalışma masama yürüyüp kendimi rahat koltuğuma bıraktım. Daktilomu önüme alıp bir kaç bir şey yazdım, yarın çıkacak gazete için posta yolu ile gönderdikleri başlıklara bakıp bir yandan da kendi düşüncelerimi yazıyordum, aslında kendim gibi değil de bir halk gibi bir vatandaş gibi yazıyordum.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
(Böyle düşünebilirsiniz.)
Kadehimden son yudumu alıp ayağa kalkıp etraftaki kağıtları toplayıp hepsini dosya şeklindeki çantama yerleştirdim. Henüz güneş batmamıştı ve bu konuda şanslıydım, akşam olmadan hemen teslim etmem gerekiyordu. Çalışma odamdan çıkıp dış kapıya doğru yürüdüm. Vestiyerden beş santimlik topuklu ayakkabılarımı alıp hemen ayaklarıma geçirdim. Hava güzel olduğu için üstüme bir şey almama gerek yoktu. Anahtarlarımı da alıp evden çıktım.
Beş katlı bir apartman dairesinde oturuyordum. Merdivenlerden inecekken apartmanın kapıcısı olan Hamit bey ile karşılaştım." İyi günler hanımefendi."
"İyi günler Hamit bey."
"Keyfiniz yerindedir umarım."
"Gayet iyim teşekkür ederim. Sizin keyfinizde yerindedir inşallah."
"İyim teşekkür ederim apartman ile uğraşıyoruz."
Kolumdaki saate bakıp. "Kusuruma bakmazsanız acil yetişmem gereken bir yer var daha sonra görüşürüz." dedim.
"Tabii efendim asıl siz benim kusuruma bakmayın lafa tuttum sizi."
"Yok önemli değil. Karınıza selamlarımı iletin lütfen."