MASUM

11.3K 342 34
                                    

Sabah sabah yine güzel uykumdan resmen ayrılmak zorunda bırakılmıştım. Çünkü canım ev arkadaşım şu anda beni dürtüyordu. Ama ben uyumak istiyorum!

Evet bir ev arkadaşım var, iki kız kalıyoruz. Benim ailem yok ve tek arkadaşım o 'ECE'... Her şeyim o benim...

Yurtta büyümüştüm ve orada hiç arkadaşım olmamıştı zaten. İlk okula başladığım gün heyecandan sınıfa girememiştim. Ve o heyecanla kapıda dizlerimi kendime çekip, ellerimle yüzümü kapatıp ağlamaya başlamıştım. Sonra biri bana dokundu, ona baktım. Minik elleriyle gözyaşlarımı sildi ve bana gülümsedi. O kadar sıcak bir gülümsemesi vardı ki karşılık vermemek imkansızdı. Sonra elimden tutarak beni kaldırdı:

-Hadi sınıfa girelim arkadaşım' dedi o sıcak gülümsemesiyle. O günden, o sözden sonra hep yanımdaydı hiç ayrılmadık. Olmayan kardeşim, kaybettiğim annem ve babam gibiydi. Düştüğümde kaldıran, ağladığımda güldüren hatta okuldaki yaramaz çocuklardan beni koruyan hep O'ydu.

Gerektiğinde anne, gerektiğinde baba ve abi oldu bana.

Yetiştirme yurdundan ayrılmak zorunda bırakıldığımda bile yani 18 olduğumda hiç düşünmeden benimle birlikte eve çıkmıştı. Sırf benim için...

Kirada, faturalarda bana destek olabilmek için... Ailesi süper insanlardı ona karşı çıkmadılar tam tersi hep ona, bize destek oldular.

Aslında beni de seviyorlar, bende onları. Bunun için onlarla yaşamamı istemişlerdi ama ben reddetmiştim. Kendi ayaklarımın üstünde durmasını öğrenmeliydim. Bir de yurtta büyümüş biri olarak aile sıcaklığına hazır değildim. Ece bana yetiyordu. O varsa her şeyim tamdı benim...

Yine bir dürtmeyle düşüncelerimden ayrıldım. Gözlerimi yavaşça açtım. Ellerini beline koymuş, sağ ayağıyla ritim tutan kızgın Ece'yi görünce artık uyanmaya karar verdim.

-Günaydın' dedim yataktan kalkarak. O da bana 'sonunda' der gibi bakış attı. Onun bu haline gülümsedim.

O da benim bu halime gülerek gözlerini devirdi:

-Sana da uykucu"

MASUM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin