𝙲𝚑𝚊𝚙𝚝𝚎𝚛 | 𝟷𝟽

En başından başla
                                    

"Önce bir elimi yüzümü yıkayım, sonra hazırlanıp çıkarım. Acil istiyor, o yüzden kahvaltı da ısmarlar herhalde bana."

Jung kıkırdamıştı. Onu koridorda bırakıp koşarak banyoya gittim ve elimi yüzümü yıkadım. Hızlıca hazırlanıp şirketin yolunu tutmuştum.

İnanın bana Yoongi'yi görmeyi zerre istemiyordum şu an, ancak Taehyung benim en değerlimdi ve bir şey rica ettiğinde onu kıramazdım.

~

"Merhaba, Kim Taehyung hâlâ toplantıda mı acaba?"

Kız elindeki tableti ve notlarını bırakıp bana döndü.

"Bay Kim'in toplantısı birkaç dakikaya biter. Siz Mara Hanım değil mi?"

Kadını kafamla onaylayınca, gülümseyişine ve eliyle yolu gösterişine şahit oldum.

"Bay Kim sizi odanıza almamı rica etti. Buyrun."
"Siz söyleseniz ben giderim aslında."

Birkaç saniye yüzüme baksa da, sonradan onaylamakla yetinmişti.

"Asansöre binip yirmi üçüncü kata çıkın. Asansörden çıkar çıkmaz hemen sağ taraftaki oda Bay Kim'in odası."

Onu kafamla onaylayıp asansöre bindim. Korka korka yirmi üç tuşuna bastım ve beklemeye başladım. Çok geçmeden katta durmuştu.

Taehyuhg her gün bulutlara çıkıyorsa böyle kafasının güzel olması çok normal. Asansörün kapısı açılır açılmaz önümde duran Yoongi ile göz göze gelmiştim.

Görmeyim diyorum, adam sulamışım gibi dibimde açıyor. Şaka gibi!

Yoongi beni görmenin verdiği şaşkınlıkla dudaklarını araladı.

"Ne işin var burada?"
"Taehyung için geldim."

Kısaca yanıtlamıştım. Yanıt vermek zorunda değilim derdim ve şirketin yarısı ona ait. O yüzden demedim. Asansörden çıkıp yanından geçerken, yeniden konuşmuştu.

"Küstün galiba?"
Cevap vermeden Taehyung'un odasına yöneldim.

Bir dakika buradaki tüm odalar camdan mı? Hani duvar? Lükslüğe bak arkadaş!

İyi de herkes herkesin ne yaptığını görür. Nerede kaldı mahremiyet?

"Sana işe dönmen için iki gün veriyorum. Eğer dönmezsen bir daha o kapının önünde geçemezsin."

Duraksadım. Ciddi miydi? Emin olmak istercesine arkama dönüp yüzünü inceledim. Nötr ifadesinden dalga geçmediğini anlamıştım, ancak şaka falan yapıyor olmalı. Hâlâ işe döneceğimi gerçekten düşünüyor mu?

"Ne işe ne de evinize dönmeyi düşünmüyorum. O yüzden zaman vermenize gerek yok. Başka bir çalışan işe alın."

Mesafeli olmak en iyisi. Önüme döndüm, kadının tarif ettiği odaya ilerledim. Nasıl gireceğim içeri? Kapısı nerede bunun?

İçeri girmek yerine öylece dikildiğimi fark edince, birkaç adımda yanıma gelip eliyle camı ittirdi. Yuh! Kapı da mı camdan?

Hiçbir şey demeden içeri girdim. Arkamı döndüğüm sırada, onun da karşı odaya geçtiğini görmüştüm.

Taehyung ile odaları karşılıklıydı, her yer camdı ve ben görmeyim dedikçe hayat onu gözüme gözüme sokuyordu. Yapacak bir şey yok.

Çok geçmeden Tae bedenini odaya attığında üzerime atıldı. Bedenimi kendisine çekip sıkıca sarıldı ve mırıldandı.

"Sen çok iyi bir dostsun! Bu iyiliğini unutmayacağım!"

Elimdeki telefonunu çekip aldı ve yanağımdan öptü. Art arda öpücüklere boğduğu için bunalıp bedenini geri ittirmiştim.

𝘾𝙝𝙖𝙧𝙢𝙞𝙣𝙜 𝙎𝙞𝙧 || 𝗠𝗬𝗚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin