"Ee ne yapmam gerekiyor" belini göstererek "Silah alıyım mı bende?" Çağan sırıtarak

"Tuana yanımdan ayrılmayacaksın güzelim ne silahı." Şimdi burada acıtasyon yaparsam hiç götürmezdi biliyorum o yüzden direk konuyu kapatmıştım.

Arkamı dönerek Bora'ya seslendim Hızla yanıma gelerek

"Ne oldu izin verdi mi?" Çağan kaşlarını çatarak Bora'ya baktı

"Sen mi söyledin lan kıza gel sende diye?" Parmağımı ona doğru kaldırarak

"Yoo ben söyledim o sadece komutanıma sor dedi hem sana ne sen izin verdin sus." Bora'ya tekrar Kafamı çevirdiğimde kulağıma doğru eğildi

"Yengesi biz komutanıma böyle konuşsak fişeğin üstüne oturturdu bizi." Gülerek omzuna vurdum.

Elimi havaya doğru kaldırdım Zafer kazanmışcasına "Hadi savaşa gidelim." Bora kahkaha atarak

"Yengesi yeminle çok eğlenceli oluyor bok kokuluları yakalamak." Gülerek Kafamı Damla'ya çevirdim

"Sende gelsene damla." Damla tam konuşacakken Murat arkadan bağırarak

"Hayır gelemez." Sesi düz çıkmıştı.

Damla sorgulu sorgulu Kafasını Murat'a çevirerek "Sana ne Murat" Bora yanıma doğru gelerek

"Bir sır vereyim mi Yengesi?" Meraklı gözlerle ona bakarak Kafamı salladım

"Murat yanık senin bacına." İşte bizimkide mağaradan çıktı bacımız sağolsun.

"Biliyorum olum zaten bunu ama aldatıldın sen çabuk mu atlattın?" Gözlerini devirerek Kollarını bağladı

"O konulara girme yırtasım geliyor Damla'yı." Elimle azımı kapatarak Gülmeye başladım.

Çağan arkadan gelip belimi tutarak "Hadi gidiyoruz." Damla önüme doğru gelerek

"Burada 2-3 tane doktor var bende geleceğim sizinle" Kafasını Murat'a çevirerek "Bazıları çok konuşuyor ama boş konuşuyor." Damla'dan kamyon arkası sözler vay.

Hızla arabaya doğru ilerlediğimizde kocaman bir araba vardı karşımızda.

Arabaya bindiğimizde Murat'a dönerek "Olum ben bu arabada aşırı gaza gelirdim varya."

Damla gülerek arkasını döndü "Bana sataşan olursa Tuana hemen hallet onları" çağan sinirli sinirli bana dönerek

"Tuana benim yanımdan ayrılmayacaksın demi güzelim." Zoraki gülümseyerek sırıttım.

Aradan bir yarım saat geçtikten sonra çok değişik bir yere gelmiştik böyle yıkık dökük harabe gibi bir yerdi.

İlk çağan inmişti arabadan diğer askerler arabadan indiği sırada çağan kapıyı açıp elini uzattı.

Elini tutup aşağıya indiğimde parmağını azına götürerek sessiz ol demeye çalıştı.

Kafamı sallayarak gülümsedim.

Direk arkasına alarak kafasını bana çevirdi sessiz bir şekilde "Tuana bak dediğim gibi ayrılma yanımdan, bir şey olur birde korkuyorum tamam mı?" İnatla tamam diyerek kafamı salladım.

Çağan belindeki silahı çıkarttığında korkuyla geri irkildim.

Gerizekalı Tuana haydara benzer sopa çıkaracak halleri yoktu tabi silah çıkacak ne korkuyorsun.

Bora ve Murat'ın elinde büyük silahlar vardı ama ben cahil olduğum için adlarını bilmiyordum.

Çağan bize dönerek "Silah sesi duymayacaksınız merak etmeyin korkmanıza gerek yok." Olum zaten ben onun için gelmiştim olmadı bak.

Çağanlar eliyle bize dur işareti yaparak kendileri ileriye doğru gittiler.

Damla kafasını bana çevirerek "Tuana düşünsene arkadan gelip kaçırıp gidiyorlar bizi" eliyle azını kapatarak "Tuana bu sefer çağan sebi gebertir niye bizimle geldiniz diye." Omzuna 1-2 kere vurarak

"Ne kadar hayırlı konuşuyorsun sen öyle ya." Eliyle azına fermuar çeker gibi yaparak sustu.

Aradan yarım saat kadar geçti ama tık yoktu.

Damlaya döndüğüm sırada ileriden "Yengesi!" Diye bağıran borayı görmüştüm.

Murat'ın elinde meymenetsiz bir adam vardı.

Diğer askerlerin de aynı şekilde, Çağan adamı öyle bir tutuyordu ki boynu kopacaktı.

Murat adamı yere attığı sırada adam kafasını bize kaldırarak

"Oo doktor mu getirdiniz yanınıza" kafasını çağana çevirerek

"O kadar mı korkuyorsunuz bizden ya" tekrardan kafasını bana çevirdiği sırada
"Güzel de kadınmışsın alsaydık keşke seni."

Adam böyle konuşurken çağan belindeki silahı çıkartıp adamın bacağına doğru tuttuğu sırada bir silah patlamıştı korkuyla irkildim.

Kulağımı kapattığımda adam acıyla bağırmaya başlamıştı.

Çağan adamın yakasından tutarak "Ben aldım ama artık seni o ne olacak?" Çağan adamı hareket ettirdikçe adam acıyla bağırıyordu.

Hızla gidip Çağanın kolundan tuttum "Bir şey yok." Hızla geriye doğru çekmeye başladım.

Yerde acıyla bağıran adam o haliyle bile gülmeye başlamıştı "Sen olmazsan diğeri olur problem yok." Adımlarımı adama doğru ilerleterek

"Ne diyorsun lan sen göt lalesi azını topla." Çağan kolumdan tutarak kulağıma eğildi

"Daha demin sen tutuyordun kolumdan hayırdır." Sinirli gözlerle yüzüne baktığımda belindeki silahı gösterdim

"Banada versene şunu bi, bir şey deneyeceğim." Çağan gülerek belindeki silahı tutarak kafasını hayır anlamında salladı

"Noldu diğer bacağınada sen mi sıkacaksın?" Evet der gibi sırıttım

Damla eliyle azını kapatarak gülmeye başladı "Aferin lan" kafasını adama çevirdiği sırada yakasından tutarak

"Erkek ibnelerden ederim seni azını topla suratsız." Bora kahkaha atarak

"Erkek ibne güzelmiş ha." Murat boranın koluna doğru vurarak

"Tabi güzel olacak salak." Damla gülerek bize doğru yürüdü.

Çağan arkadaki askerlere bağırarak "Alın şunları."

Askerler adamları alıp arabaya bindirdi.

Çağan kafasını bana çevirerek "Hadi gidelim binin arabaya." Parmağımı ona kaldırarak

"Bana bak ben öyle emir verdiğin askerlerden değilim rica ederek söyle." Kaşlarını çatarak sırıtmaya başladı

"Allah Allah" yüzüme yaklaşarak "Bin güzelim bin hadi." Yine emir verdi ama sonuçta güzelim dedi problem yok.

Hayatımda duyduğum en güzel kelimelerden biride güzelim kelimesiydi aslında

Ama onun ağzından..

Umarım beğenmişsinizdir yorum yapıp oy verirseniz çok sevinirim <3

Yara İzi/ ÇtWhere stories live. Discover now