39. Bölüm

6.1K 409 44
                                    

Episode 39
"Freed from desire"

Episode 39 "Freed from desire"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

***

Nefes aldığımız sürece önümüze çıkan ihtimaller hayatımızı şekillendirir, ilerisi için bir yol çizerdi. Kerem için yazdığım thread büyümüş, bir çığ olmuş ve o çığ Keremin önüne düşmüştü. Ne ben ne de o bu çığın böyle sonuçlanacağını düşünmemiştik.

Stadyumda yerlerimizi almış, 118 senelik tarihimizin en önemsiz maçını izleyemek için hazır konuma gelmiştik. Önümde seramonide olan Keremin ara ara bakışları buraya kayıyor, gülümsemesiyle beraber dünyam yeniden aydınlanıyordu. Bunu fark eden tek kişi elbette ben değildim, birkaç taraftardan Keremin bugün nesi olduğunu anlamaya çalıştıklarını, bunu da çok sorgulamadan şampiyonluğa verdiklerini duymuştum. İkimiz de henüz çok yeni olan ilişkimizi açıklamak için hazır hissetmiyorduk ve saklayabildiğimiz kadar da saklamak istiyorduk.

  İstiklal marşının ardından maç hızla başlarken tiribünlerde ilk üçlüyü çekmiş, büyük bir heyecanla maçı izlemeye başlamıştık. Burada olan herkes maçı umursuyordu, çoktan şampiyon olmuştuk belki ama bu derbiyi de almak; çifte mutlulukla şampiyonluk kutlamak istiyorduk.

Saniyeler dakikalara evrilmiş, yirmi küsür dakikalara girmiştik. Top rakip takıma belki de hiç geçmemiş, sadece biz oynamıştık. Takımın sürekli partilemesine ve 1.5 idman yapmış olmamıza rağmen bu kadar baskın oynamamız şaşırtıyordu. Sok kanatta Ferdinin aldığı topa Kerem kayarak müdahale etmiş, bir anda ortalık karambol alanına dönmüştü.

Ne olduğunu anlamadan yerde gördüğüm Keremle yüreğim ağzıma gelmiş, oturduğum koltuktan ayağa kalkmıştım. Sağlık ekipleri koşarak Ferdi ve Keremin yanına giderken Keremin durumunun önemli olmaması için dua ediyordum. Kazımcanın verdiği reaksiyon ve yedek kulübesinde gördüğüm reaksiyon daha da gerilmemi sağlamıştı.

Ferdi çoktan ayağa kalkmış, Keremin ise etrafı dolu olduğundan onu görememeye başlamıştım. Sevdiğiniz insana bir şey olma korkusu dört bir yanınızı sardığında, üstelik çaresiz kaldığınızda sizi kurtarabilecek tek şey onun yanında olmaktı. Fakat ben 50 bin kişinin önünde şu an Keremin yanına gidemezdim. İlişkimizin ortaya çıkmasından ziyade onu acı çekerken görmeye dayanamazdım.

Keremin ayağa kalktığını gördüğümde derin bir nefes vermiştim, yine de bu rahatlama topallayarak saha kenarına gelmesi ile çok kısa sürmüştü.

"Kerem Aktürkoğluuu!"

Birkaç kişinin başlattığı tezahürata stadın hepsi katılırken alkışlarla Kereme destek vermeye çalışıyorduk. Kerem hâlâ saha kenarındaydı, oyun başlamıştı ve hâlâ odağımızda Kerem vardı.

Birkaç saniye sonra Keremin oyuna girmesiyle büyük bir alkış koparken bu desteğin Kereme olması içimi sıcacık etmişti. Hâlâ sekiyordu, hâlâ bir şeyler yapmaya çalışıyordu ama sahadaydı ve kendisini iyi hissetmese orada olmayacağını biliyordum.

𝐀 𝐭𝐡𝐫𝐞𝐚𝐝 | Kerem Aktürkoğlu Where stories live. Discover now