message in a bottle ➰

Start from the beginning
                                        

Bir süre düşündükten sonra ekledi.

"Kafamda oturmadı çok burası. Beraber deneyelim."

Max ve Jack sorgulayan gözlerle izlemeye devam ederken, çalmaya devam etti kaldığı yerden.

"Prove to me that I'm your American queen,
And you move to me like i'm a Motown beat"

"Dur!" dedi Max, kağıtları masanın üzerine geri bırakırken. "Çok hızlı gidiyorsun, ne oldu ne bitti anlamadık. Bir başlayalım önce."

Sonra Jack'e döndü.

"Abi bana da bir kahve getirir misin? Anlaşılan gün uzun."

~ • ~

Max klavyenin başında dikiliyor ve saatlerdir pes etmeden melodiyi Taylor'ın istediği şekilde çıkartmaya çalışıyordu.

"Bir bak bakayım, şöyle olacak mı?"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Bir bak bakayım, şöyle olacak mı?"

Başladıklarından beri en az ellinci denemesi olan başka bir melodiyi çaldı. Hiçbiri Taylor'ın içine sinmiyordu. Şarkının ona hissettirdikleri çok fazlaydı, o yüzden bu şarkı için çok yükselmişti. İçine sinen bir şeyler bulmak zorundaydı.

Jack sabahtan beri tepelerinde bas bas bağıran Taylor'dan sıkılmıştı. Yaptıkları hiçbir şey üzerinde anlaşamıyorlardı ve bu en az ellinci denemeleriydi.

"Yeter artık ama!" dedi sıkkın bir sesle. "Bir sakin ol, hiçbir şeyi beğenmiyorsun."

"Ben sakinim!" dedi Taylor, ters bir ses tonuyla. Sonra kendini arkasında duran koltuğa attı.

Üçü de yorulmuşlardı. Verimsiz bir gün oluyordu.

"Ben sigaraya çıkıyorum abi." dedi Max. "Gelecek misin?"

Başını salladı Jack.

"Yok, çık sen."

Max odayı terk ederken Jack de Taylor'ın yanına oturdu. Güne başladıklarından beri hiçbir hareketinin normal olmadığının çok farkındaydı ve artık bu durumu çözmek istiyordu.

Gözlerini yere dikmiş bakıyor olan Taylor'ı omzundan hafifçe ittirdi. Dikkatini çekmeye ve onu neşelendirmeye çalışıyordu.

"Neyin var senin? Ne deli deli hareketler yapıyorsun kızım?"

Taylor cevap vermeyince üsteledi. Bu sefer salmaya niyeti yoktu. İkinci seferdir stüdyoda böyle anlar yaşıyorlardı. Başta onu zorlamak istememişti ama işler giderek çığrından çıkıyor gibiydi. Arkadaşının ne hissettiğini artık bilmek zorundaydı.

"Sakın geçiştirmeye kalkma, bu sefer sakin karşılamam."

Taylor hala ona bakmıyordu. Göz teması kurmak için başını öne eğerek ona baktı.

"Duydun mu beni?"

"Offf!" dedi Taylor, bir ayağını yere vurarak. Başını ellerinin arasına aldı.

Invisible StringWhere stories live. Discover now