25) "İlk Temas"

14.5K 1.1K 655
                                    

Selamınhelloooo!! Nasılsınız??

Bölümleri sesli dinleme özelliği gelmiş, size de geldi mi? Gelmediyse gelir bir iki güne merak etmeyin. Telefondan kaynaklı geç geliyor sanırım, bana da gelmedi daha.

Çok güzel yorum yapıyorsunuz dedim nazar değdirdim sanırım. Geçen bölümde sınır bir türlü geçilmedi. Bu yüzden sınırı düşürdüm. Bayağı hem de.

Sınır: +280 yorum

🎶 Lana Del Rey - Summertime Sadness

Bölüm ithafı @Rabianizw ye gidiyorrr.

Keyifli okumalar <33

Salona girdiğimizde evin tüm erkeklerinin ayrı ayrı köşelerde oturduğunu gördüm. Sadece Peker ve Latif televizyonun önünde yan yana oturuyorlardı. Ellerinde oyun konsolları vardı. Muhtemelen pes oynuyorlardı. Onları es geçip diğerlerine baktım. Kamer büyük bir koltukta yalnız başına oturuyordu. Barlas ise tekli koltuktaydı.

Etrafa baktığımda kızların çoktan oturduklarını gördüm. Barlas'ın olduğu taraftalardı. Çağla ve Barlas tekrar bir kavgaya tutuşmazlardı umarım.

"Otursana kızım bir yere."

Konuşan Barlas'a baktım. Elindeki telefonu kapatmış bana bakıyordu.

"Sağol ya! Sen söylemesen ben akıl edememiştim."

Ukala bir tavırla "Ayakta dikildiğine göre edememişsin," dedi.

Ona suratımı buruşturdum ve bir cevap vermeden salona giren küçük merdiveni indim. Ayaklarım benden bağımsız bir şekilde Kamer'in olduğu yere gitti. Hiçbir şey söylemeden yanına oturdum. Elindeki telefondan kafasını kaldırıp bana baktı.

Niye tekli koltuğa oturmak yerine onun yanına oturmuştum, hiçbir fikrim yoktu doğrusu. Kamer'de şaşırmış olacak ki, bir şey soracak gibi bir hali vardı. Onun konuşmasına müsaade etmeden konuyu değiştirdim.

"Bir şey düşünüyordum, o yüzden ayakta dikiliyordum," dedim.

"Ne düşünüyordun?"

Her ne kadar Barlas'a konuşsam da soruyu soran Kamer'di.

"Okulu düşünüyorum."

Kamer, telefondan bir şeyler izleyen kızlara bir bakış atıp bana döndü.

"Korkuyor musun?" diye sordu.

Bu dediğine bir kahkaha attım. Sinirlerim o kadar bozulmuştu ki, kendimi durduramıyordum. Birkaç dakika boyunca kahkahalarla gülerken, kesilen nefesim yüzünden susmak zorunda kaldım.

Göğsüm az önceki gülmenin verdiği şiddetle hızla inip kalkarken "Neyden korkacağım Allah'ını seversen ya. Sadece ortamı merak ediyorum. Yani ters bir şey diyen olursa durmam ben yerimde biliyorsun," dedim.

Gülüp "Bilmem mi, pençelerini her an her yerde çıkartabilecek potansiyele sahipsin," dedi keyifle.

Ters bir bakışla "Ne pençesi oğlum, panter miyim ben?" diye konuştum.

Bana üsten bir bakış attı.

"Evet öylesin, kendi büyük sanan küçük bir pantersin."

Gözlerimi devirip kollarımı bağladım. Böyle konuşup sinirimi bozuyordu bu çocuk. Benimle uğraşmak, dediklerimin tam tersini savunmak, nasıl bir keyif veriyordu ona, merak ediyordum doğrusu.

TOMRİS | Gerçek Ailem Where stories live. Discover now