"Bekle"

Yere eğilip eliyle bir yer aradı. En sonunda aradığını bulmuş gibi bir demir parçasını yukarı kaldırdı ve yer altına inen merdivenler vardı.

Mete önden inerken inip inmemek arasında kalmıştım. Resmen içimden bir ses oraya gitmemem gerektiğini söylüyordu.

"Eğer gelmezsen yaşaman imkansız"

Mete nin sesi ile kendime gelip başka çarem olmadığından peşinden ilerledim. Merdivenin sonunda zemine ayak basıp etrafıma baktım. Uzun ince bir koridor vardı Ve heryer çok ağır parfüm kokuyordu.

Mete önde ilerlerken peşinden burnumu tutarak takip ediyordum.

"Mete burası neresi?"

Mete kafasını hafif bana döndürerek sırıttı.

"Burası neresi biliyor musun?"

Kafamı iki yana salladım.

"Burası cesetlerin tutulduğu yer"

Olduğum yerde kalıp Meteye baktım.

"Ne?"

"Cesetler kokmasın diye hergün bolca parfüm sıkılır. Kaplan bey ceset kokusunu sevmez"

Korkudan titremeye başlamıştım. Yağmur dan kaçarken doluya tutulmak bu muydu?

Elimi tişörtümden çekip bir kaç adım geriledim. Korkudan titriyordum ve beynim durmuş gibiydi şuan ne yapacağımı şaşırmıştım. Arkamı dönüp baktığım da geçit in kapandığını ve merdivenlerin olmadığını gördüm. Allah kahretsin tuzağa düşmüştüm.

Arkamı dönüp meteye baktım. Köşeye sıkışmıştım.

"Sana güvenmiştim"

"Kimseye güvenmeyeceksin, en iyi örneğin de ben olayım o halde"

Yanıma yaklaşıp kolumu sıkarak tuttu ve öfkeli bir hale büründü.

"Şimdi yürü"

"Bırak dokunma bana! YARDIM EDIN!"

"burda kimse duyamaz seni boşa o güzel sesini yorma"

Saçlarımı arkaya doğru çekip zorla yürüttü beni. Kafam arkaya doğru eğik olduğu için önümü göremiyordum, nereye gittiğimi bilmiyordum.

Seni dinlemediğim için özür dilerim Kenan.

Içimden tam bunu dediğim saniye bir kurt uluması yankılandı. Mavi gözlü kurt um beni kurtarmaya gelmişti işte, ya da beni kurtlara yem ediceklerdi. Büyük ihtimal ikinciydi. Kurt un burada olması imkansız dı çünkü.

Saçlarımdan tuttuğu eliyle beni öne doğru savurdu ve birinin önüne düştüm. Dizlerim ve ellerim taşların üstüne düştüğüm için çok Acımıştı. Kafamı kaldırıp yukarı doğru baktım. Beklediğim kişi karşımdaydı işte.

Yakalarımdan tutup burnunun dibine getirdi beni. Ayaklarımın üstünde duracak gücüm yoktu artık.

Gözlerime bakıyordu sadece, konuşmuyordu. Artık ne ağlıyordum ne bağırıyordum. Sadece ölüp kurtulmak istiyordum. O da olacaktı birazdan zaten.

"Ne istiyorsun?"

Aciz sesimle son kez şansımı denedim.

"Seni"

"Al artık, burdayım. İstediğin burada o halde, ne istiyorsan yap"

"Şimdi hemen burada benimle birlikte ol"

Dudağım bükülüp kafamı hafif sağa eğmiştim ve gözümden bir damla yaş aktı. Ben sadece normal bir hayat yaşamak isteyen 17 yaşında bir lise öğrencisiydim. Her ne kadar yaşadıklarım yaşımdan büyük olsa dahi ben hala çocuktum. İçimde ki çocuk ölmemişti. Ama artık o da öldü. Ben direkt bir ölüydüm artık! Birazdan da bedenim de ölecekti.

"Tamam"

Bir süre Gözlerime bakıp etrafa baktı sonra da.

"Çıkın ve kapıyı kilitleyin"

Saniyeler için de odada kimse kalmamıştı. Toprak zemin deki odada tek kişilik bir yatak vardı sadece.

Yakalarımı bırakıp belimden tuttu. Beni geri geri yürütüp en sonunda yatağa yatırdı. Üstüme çıktığın da ise gerçekten korktuğum şey yaşanıyordu şuan.

Hüngür hüngür ağlamaya başladım. Ne o tepki verdi ne ben. Sadece bağırarak ağlamamı dinliyorduk.

Kollarımla yüzümü silip buğulu gözlerimle gözlerine baktım.

"HADİSENE! AL ARTIK SENİNİM! YAP İSTEDİĞİNİ"

sinirle üstümde ki tişörtü yırttım. Altımdakini çıkarmaya çalıştım ama bacaklarımın hemen üstünde olduğu için becerememiştim. Neden tepki vermiyordu bu aptal? Neden? Neden bana daha çok işkence ediyordu bu pislik?

"Neden durdun ha? Yapsana! İstediğin bu değil miydi?"

Üstümden inip yanı başımda bir hareketlilik oldu. Sırtımdan tutup doğrulmamı sağladı. Ve üstüme siyah gömleğini giydirmişti. Gömleğin düğmelerini iliklerken sulu gözlerime bakıyordu. Ne düşündüğünü tahmin edemiyordum, hiç bir ifadesi yoktu. Umurumda da değildi.

Diğer elini de bacaklarımın altından geçirip çıplak kucağına aldı beni. Ve sessizce fısıldadı.

"Benimle beraber olmak bu kadar korkunç mu cidden?"

Sen direkt olarak korkuncsun. Korkunç yaratığın tekisin.

"Tamam, anladım"

Hareket edecek gücüm kalmamıştı. O kadar yorgundum ki dediği şeye bile anlam veremedim ve uğraşmadım. Gözlerim kendiliğinden kapanıyordu. Beni nereye götürdüğünü bilmiyordum artık pek umursamıyordum da.

Yeni bölüm valla yakın zaman da gelcek bir daha bu kadar bekletmicem söz ballarım.

Bölüm hakkında yorumlarınızı alayım ♡

KURT'UN ESİRİ +18Where stories live. Discover now