BD'nin Kuruluşu

324 30 7
                                    

Hanagaki: Hepsi benim yüzümden....

Genç çocuğun çaresiz mırıltıları tüm odayı sarmıştı. Evet kaybetmişti, artık herşey için çok geçti.....

Sanki o mırıltıları duymuşçasına içeri biri girdi.

Seishu: Takemichi? Ne oldu sana?

Hanagaki: İnui.... hepsi benim yüzümden. Baji, Draken, Emma, Hina onları kurtaramadım. Mikey karanlık dürtülerine yenildi ve kanto manji adlı çeteyi kurdu....

Seishu o an ne diyeciği hakkında karasızdı, ama susmaya devam ederse geç çocuğun kendini suçlamaya devam edeceğini de çok iyi biliyordu.

Seishu: Takemichi artık kendini suçlamayı bırak, bunların hiçbiri senin hatan değildi. Biraz olsun kendini düşünemez misin?

Hanagaki ağlamaklı gözlerle Seishu'ya baktı.

Hanagaki: Peki bundan sonra ne yapmalıyım İnui?

Seishu hafif bir tebessüm etti.

Seishu: Bence artık Black Dragonun hayata geri dönmesi lazım.

Hanagaki'nin gözleri büyümüştü ve şu an o kadar emindi ki bundan sonra hayatının büyük ölçüde değişeceğine.

~Time Skip~

Hanagaki derin düşünceler içindeydi. Becerememekten, yine herşeyi kaybetmekten korkuyordu ama bu korkularını inui sayesinde atlatmıştı ve Black Drogonu kurmak için bir kaç kişiyi çağırdılar.

Bir süre sonra kapı zili çalmıştı. Seishu hızlı adımlarla kapıya yönelip, hemen açmıştı.

Kokonoi: Bir sorun mu var inui? Neden alel acele bizi buraya çağırdınız?

Chifuyu: Takemichi'ye birşey mi oldu?

Seishu: Hayır Takemichi'ye birşey olmadı ama büyük bir konu hakkında konuşmamız lazım.

Kapıdaki iki gençte onaylayıp içeri geçmişlerdi. İnui onları Takemichi'nin yanına götürmüştü. Üçü de boş buldukları yerlere oturdular.

Kokonoi: Evet bizi buraya neden çağırdığınızı artık söylicek misiniz?

Chifuyu da onaylayarak yanındaki su şişelerinden birini alıp içmeye başladı.

Seishu: Black dragonu tekrar kurmak istiyoruz fakat yardımınıza ihtiyacımız var.

İkilinin gözleri büyüdü ve Chifuyu içtiği suyu püskürttü.

Chifuyu: NEE??

Hanagaki: Evet duyduğunuz gibi artık kendime yeni bir sayfa açmak istiyorum.

Kokonoi gülümsedi.

Kokonoi: Madem öyle istiyorsunuz Black dragonu kurma işini bana bırakın. Daha sonra size haber veririm.

Seishu, Kokonoi'nin bu dediği üzerine gülümsedi, Kokonoi ise memnun bir şekilde göz kırptı.

~Time Skip~

Aradan 3 hafta geçmişti Kokonoi sonunda black drogonu resmi olarak kurmuştu. Şuan ise kokonoi'nin aldığı limuzin ile Black dragonun binasına gidiyorlardı.

Chifuyu: Koko ayıptır sorması ama bu para kaynağı nerden geliyor amk.

Kokonoi: Bir sihirbaz sırlarını asla açıklamaz.

Chifuyu: Sen sihirbaz mısın amk?

Chifuyu'nun dediği üzere Hanagaki ve Seishu hafiften güldüler.

Kokonoi tam birşey diyecekti ki şoför istedikleri yere geldiklerini bildirdi. Bunun üzerine 4 genç büyük bir heyecan içinde arabadan indiler ve karşılarında iki katlı üstünde BD logosu olan bir bina ile karşılaştılar.

Kokonoi: Nasıl beğendiniz mi? Beğenmeseniz bile beğenmek zorundasınız çünkü ben buna milyarlarca para harcadım.

Hanagaki: Beğenmek ne kelime bayıldık, burası bir harika.

Diğer iki sarışın da Hanagaki'yi onayladı.

Kokonoi: O zaman beğendiğinize göre içeri geçelim.

Onaylayarak Kokonoi'yi takip etmeye başladılar. İçeri girer girmez onları saf beyaza kaplanmış geniş bir salon karşıladı. Salonun tam ortasında u şeklinde bir koltuk, koltuğun ortasında ise cam bir masa vardı aynı zaman da sağ tarfta bir amerikan mutfağı, sol tarafta ise üst kata çıkan bir merdiven, merdivenin altında ise bir oda vardı.

Kokonoi: Merdivenin altında bulunan yer çalışma odası üst katta ise yatak odaları ve banyo filan var işte. İstediğiniz odayı seçip yerleşirsiniz.

Hanagaki: Koko zengin olduğunu biliyordum ama bu kadar da değil.

Seishu: Gerçekten en yakının olmama rağmen ben bile bu kadar zengin olduğunu bilmiyordum.

Chifuyu: Üstüne üstlük sen bu binayı üç haftada nasıl hazırlattın?

Kokonoi: Benim de kendime ait yöntemlerim var. Her neyse Takemichi bundan sonra sen bizim liderimizsin ve  nasıl para akışı sağlaycağımızı, neyin üzerinden ilerleyeceğimizi düşündün mü?

Hanagaki: Evet. İlk önce oturalım herşeyi anlatacağım.

Hanagaki'nin dediği üzere herkes u koltuğuna yerleşti.

Hanagaki: İlk önce küçük ticaretletden başlayacağız daha sonra ise işleri yavaş yavaş büyütücez hedefim silah ticareti yapmak ama şuan çok erken ilk önce küçük işlerden başlayalım.

Chifuyu: Gayet güzel bir fikir.

Seishu: Gelir kaynağı da iyi.

Kokonoi: Katılıyorum.

Hanagaki: Ve Koko senden Kazutora'yı hapishaneden çıkarmanı ve onun bizimle çalışmasına ikna etmeni istiyorum.

Bir anda herkesin gözleri fal taşı gibi açılır.

Kokonoi: Bir dakika ne? Neden onun bizimle çalışmasını istiyorsun ki?

Hanagaki: Şöyle ki ben ve Chifuyu evrak işlerini halledeceğiz, inui gelen malları kontrol etme ve depolama işini halledecek, sen ise ticaret yapabileceğimiz işleri ve şirketleri araştıracaksın, fakat şöyle bir sorun ortaya çıkabilir eğer bu kadar hızlı bir şekilde büyürsek büyük ihtimal çevremizdeki çeteler bizi indirmek için zayıf anımızı kollayacaklar işte bu sırada devreye Kazutora girecek.

Seishu: İyi de neden Kazutora işe başka birini de alabilirdik.

Chifuyu: Evet, neden özellikle Kazutora ki?

Hanagaki: Çünkü çevremizde ki çetelerin çoğu 1. Nesile kadar dayanıyor ve Kazutora büyük ihtimal çoğunu tanıyor aynı zaman da zayıflıklarını biliyor olmalı ve Kazutora'yı tanıyoruz eğer tanımadığımız birini işe alırsak ne olacağını bilemeyiz.

Kokonoi: Aslında haklısın Kazutora kesinlikle işimize yarayan birisi.

Hanagaki: Tamam o zaman bir hafta içinde Kazutora'yı hapishaneden çıkarmak için ne yapabiliyorsan yap gerekirse avukat bile tut.

Kokonoi: Sen o işi bana bırak.

Chifuyu: Gerçekten çok iyi bir lidersin Takemichi.

Seishu: Keşke seni daha önceden ikna etseydim black drogonun lideri olman için.

Kokonoi de kafasını sallayarak onayladı.
Hanagaki ise ufak bir tebessüm etti.

Hanagaki: Teşekkürler çocuklar.
|
|
|
|
|
Bölüm sonu.....

Umarım beğenmişzinizdir. Black drogon lideri olan Takemichi'ye bayıldığım için ve mitake shiplediğim için böyle bir kitap yazmak istedim♡

Sen Benimsin ~Mitake~Where stories live. Discover now