ölüm bizi birleştirene dek

212 18 8
                                    


 "Biliyorsun. Birazdan gideceksin." Dedi sarışın adam. Yüzünde buruk bir ifade vardı. "Biliyorum. Ama tekrar geleceğim." Sarışın adamın ellerini tuttu Alhaitham. Adamın adını hala bilmiyordu. Ama güzelliği onu kendinden geçiriyordu. Her zarif hareketinde onunla daha uzun süre kalmak istiyordu. Ama vakti kısıtlıydı. Bir dahaki gelişinde ne olacaktı bilmiyordu. Belki de gelemeyecekti bile.

Alhaitham gözlerini açtığında bembeyaz bir odadaydı. Doğrulmaya çalıştı. Ama bileğindeki keskin acı hareket etmesine izin vermedi. Yastıktaki kafasını çevirip bileğine baktı. Sargıdaydı. Hastaneye yetiştirilmiş olmalıydı. İç çekti. Gerçekten tam bir aptaldı. Bu kaçıncı olmuştu? 4? 5?. Gülümsedi. Hayatta kalacağını biliyordu zaten. Bileklerini keserken bunu hesaplamıştı. Onu yetiştirecekleri saati, ölüme yaklaştırsa da kurtulma ihtimali olan açıyı, bulunacağı yeri. Hepsi hesaplıydı. En başından beri... Zaten ölmeyecekti.

Tarihini hatırlamasa da bu durumun nasıl başladığını hatırlıyordu. Bir çatışmanın ortasında kalmıştı. Yarası kritikti. Ve onu orada ilk defa gördü. Ölüme en çok yaklaştığı anda. Sarı saçları sırtına dökülürken onları toplu tutan şey birkaç kırmızı tel tokaydı. Beyaz bluzu yeni ütülenmiş gibiydi. Kırmızı yoğunluktaki pelerinini tutan ise altın kolyesiydi. Kırmızı gözleri Haitham'a dikilince ölüm korkusu tamamen kaybolmuştu. Ah o kırmızı gözleri. Saçları gibi altın sarısı kirpiklerle çevrili. Haitham'a korkmaması gerektiğini söylerkenki o yumuşak sesi... Zamanı daha gelmedi demişti. Ama bunun en zor yanı da buydu. Onu normal şartlarda göremeyecekti. Ölüm meleğine olan aşkı için ölümle yüzleşmeliydi.

Beyaz kapı bir anda vurularak açıldığında kapıya baktı. Tighnari ve Cyno gelmişti. Tighnari koşarak dibine girdi "Haitham uyanmışsın!" Gözleri dolmuştu. "Bunu neden kendine yapıyorsun? Ya Dehya seni bulmasaydı? Ölmüş olacaktın!" Cyno Tighnari'yi tuttu ve kendine çevirip sarıldı. "Tamam Nari sakin ol." Tighnari Cyno'nun göğsünde ağlamaya başlamıştı. Bu çok normaldi. Yıllardır yakın arkadaşlardı sonuçta. Özellikle ölüme karşı bu kadar hassas olan Tighnari için hiç çekilmezdi. Cyno Haitham'a döndü "Haitham psikolojik destek almalısın. Bu kaçıncı intihar girişimin farkında mısın?" Sesi sakindi. Ama sakinliğini koruması endişelenmediği anlamına gelmiyordu. Haitham tekrar tavana baktı. "İyiyim ben. Psikolojik desteğe ihtiyacım yok." "Ne dediğinin farkında mısın sen!" Tighnari Cyno'dan ayrılıp bağırmıştı. "Gerçekten geberip gitmek mi istiyorsun ha!" Kendini kaybetmişti. Çılgına dönmüş halde bağırmaya devam etti. "Burada bu haldeyken bana iyiyim diyemezsin! Daha en başından bize anlatmalıydın!" Cyno sevgilisini kolundan tuttu "Tighnari sakin ol." "Sakin falan olamam Cyno! Bununla birlikte 7 oldu! Boş kaldığı her an bir yerlerini kesiyor ya da bi yerlerden atlıyor!" Tighnari hiç olmadığı kadar haklıydı. Gözleri kör olmuş, mantığı onu yarı yolda bırakmıştı. Hepsi kalbini yakan o kan kızılı gözler içindi. Ölüm ya da yaşam. O varken umrunda değildi.

Cyno sonunda Tighnari'yi sakinleştirip kafeteryaya gönderebilmişti. Birkaç dakikalık sessizlikten sonra Cyno konuştu. "Tighnari haklı Alhaitham. Sorun her neyse çözebilirsin. Sen tanıdığım en zeki insansın ama neden bunu yaptığını aklım almıyor" Kenardaki sandalyeyi yatağın yakınına çekti ve oturdu. "Ben de anlayamıyorum Cyno. Sizin anlamanızı bekleyemem." "Ama senin bizi anlaman gerek. En yakın arkadaşımızı bu şekilde ölüme terk edemeyiz. Tighnari'yi sonrakine sakinleştiremem." Haitham cevap vermedi. "Bak destek istemiyorsan bile denemen gerek. En azından bizim için yap bunu. Çocukluğumuzdan beri arkadaşız ve o günden beri böyle davranıyorsun." "Tamam" "Orda tam olarak ne yaşandığını bile- tamam mı?" "Tamam bir psikiyatriste gidicem. Tighnari'yi rahatlatabilirsin" Cyno iç çekti. "Güzel. Doktorunla görüşüp geleceğim." Sandalyeden kalktı ve kapının önüne çıktı. Uzakta olsa da gözü üzerindeydi. Tighnari elinde içeceklerle geldiğinde ise ona bir şeyler söyleyip uzaklaşmıştı.

Ölüm Bizi Birleştirene Dek  ||  HaikavehHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin