Yemeğimi bitirip masayı topladım ve akşam giyinmek için kıyafet hazırlamaya başladım.

"Yani, orda ne giyilir ki? Bir pantolon ve bluz yeterli olur diye düşünüyorum."

Kendi kendime konuşurken elimdeki mavi kot pantolona ve üstüm için de beyaz ince bir bluz aldım.

Çantamın içine de beyaz sporlarımı ve lazım olur diye hırkamı koymuştum.

Bugün çok uzun süre sonra telefonumda mesaj ve çağrı görmüştüm. Çok garip ve çok mutlu edici bir histi. Sevindiğim şeye de bak! Nelere muhtaç kalmıştım böyle.

****

Saat 5 olmuştu sonunda. Kıyafetlerimi giyinip hafif bir makyaj yaptım saçlarımı da düzleştirip tepeden sıkı bir at kuyruğu yaptım. Elmacık kemiklerim ve çene hattım öne çıktığı için saçlarımı toplamayı seviyordum. Montumu ve botlarımı da giyip çıktım.

Kurt'u eve geldiğim de kovmaya halim kalacak mıydı acaba. Keşke çıkmadan gönderseydim. Otobüs durağına geldiğim de beklemeye başladım. Buraya hayli uzaktı gideceğim yer. Umarım yetişirdim.

Mekanın önüne geldiğim de kulaklığımı çıkarıp girdim. Neden böyle bir mekan da güvenlik yoktu.

İçeri girdiğim de ağır alkol kokusu genzimi yaktı. Çok kalabalık değil di ama yine de sarhoşlar ve deli gibi dans edenler hep vardı sanırım. Birde yiyişenler.

Gözlerimle yağmuru aradım ama bulamıyordum. Bar bölgesine gidip taburelerden birine oturdum. Karşımda ki esmer çocuk da dik dik bana bakıyordu. Esmer çocuk bar tezgahının arkasından dibime kadar uzandı.

"Seni geçen sefer görmüştüm. Pek buraların kızları gibi değilsin, yani benzemiyorsun"

"Buraların kızları nasıl oluyormuş?"

Yarım ağız sırıttı. Çok dibimde olduğu için Hafif geri çekildim. Bayağı yakışıklı biriydi aslında ama yine de ilgimi çekmiyordu. Sorduğum soruyu geçerek başka konu açtı.

"Ne içersin o halde, ay tenli bayan?"

Bayan demesini es geçerek ay tenli demesi aklıma annemi getirmişti. İsmimi annem koymuş, sebebi ise doğduğum da ay gibi parlıyormusum ve siyah saçlarım varmış. Annem gece kadar güzel olduğumu söylermiş babama.

Gözlerimi yıldızlara, tenimi ay'a, saçlarımı karanlığa benzeten canım annem. Doğduğum da bile karanlıkta kalacağımı hissetmiş gibi adımı gece yapmış.

Gözlerim dolunca karşımdaki çocuk Kaşlarını çattı.

"Hey dalga geçiyordum sadece kırdıysam özür dilerim."

Bu çocuğa gereksiz kanım kaynamıştı şuan.
Gereksiz değil gece. Sana anneni hatırlattığı için mutlu oldun.

Elimi yavaşça uzattım ve tebessüm ettim.

"Adım gece, ay tenli kadın değil ve hayır kırmadın"

O da hafifçe gülümseyip elimi tuttu.

"Mete ben de ve seni kırmadıgım için sevindim."

"Ee ne içersin bakalım ve buraya neden geldin? Dur tahmin edeyim bir ergensin ve merak ettiğin ailenden gizlice geldin"

"Ergen olabilirim ama kesinlikle o yüzden gelmedim"

İkimizde kıkırdadığımızda onun cidden samimi biri olduğunu anladım.

Bir tane karadutlu soda istediğim de bana garipce bakmıştı. Mete ile sohbete dalmışken omuzlarımın üstünden biri sarıldı. İlk başta korksam da yağmur olduğunu anlamıştım.

KURT'UN ESİRİ +18Where stories live. Discover now