"Eh hedefime ulaşmanın getirisi galiba." dedi.

Rin, Anri'nin ses tonu ve mimiklerinden olsa gerek içinde onu sıkıştıran şeylerin hafiflediğini hissetti ve bu yüzden anlatmaya devam etti.

"Hatırlarsınız ben kafa dağıtmak için bir şeyler yazıyorum. Yine öyle yaptım ve değişik bir şey öğrendim." Rin, duraksadı surat ifadesini göremese bile Anri her ayrıntıyı gördü ve bunları da not etti. "Anri-san benim hikayelerimi okuyanların olduğunu biliyordum ama bir de onlardan ilham alanlar varmış."

Anri, Rin'in adına mutlu olduğunu belli eden bir ifadeyle "Vay, ne güzel. Nasıl bir ilham bu peki çok merak ettim." dedi.

Rin kadının heyecanını ses tonundan az çok anlayabiliyordu normalde bu tarz duygular ona gereksiz gelirken Anri'nin samimiyetinden olsa gerek o heyecanı içinde hisseder gibi oldu.

"Bir çizer benim hikayelerimden ilham alıp çizim yapıyormuş. Bunu okurlarımdan öğrendim."

"Tepkine bakılırsa görmüşsün o çizimleri hatta bir tahmin yapayım bana anlattığına göre beğenmişsin."

Rin, Anri'nin çıkarımı karşısında kendisini suç işlerken yakalanmış gibi hissetmekten alı koyamadı. Alt dudağını sarkıtıp ellerini göğsünde bağladı. "Hiori gösterdi bana da. Beğenmişsem ne olmuş?" dedi. Anri, danışanının sevimli tavırları karşısında gülümsememek adına zor durdu ve elindeki dolma kalemi çevirdi.

"Birisi eserinden ilham alıyorsa ve sen de bunu beğeniyorsan bu çok gurur verici. Az önceki cümlemi söylerken bunu düşünüyordum Rin. Herkes ilham alabilir ama herkes ilham veremez."

Siyah saçlı çocuk yanaklarının yanmaya başlamasıyla bunu sakinleştirmek için masanın üstünde duran su bardağını aldı ve bir yudum içti. Derin bir nefes verip sakinleştiğinden emin olduktan sonra konuşmaya devam etti.

"İşte diğer çizimlerini de merak ettim. Tabi twitter'ım olmadığından göremedim biraz araştırma yaptıktan sonra twitter hesabı açtım."

Anri'nin nazik ve güleç ifadesi Rin'in son cümlesinden sonra yerini şaşkınlığa bıraktı.
Rin'in ilk seanslarındaki konuşmalarından bu yana sosyal medya açabilecek hale gelmesi mutluluk vericiydi. Rin'in ağzından tabiri caizse kerpetenle laf aldığı zamanları çok net hatırlıyordu.

"Bak bu gerçekten büyük bir gelişme. Peki sonra ne oldu? O çizerin diğer çizimlerini görebildin mi?"

Anri'nin cevabını aradığı soru bundan ziyade Rin'in hayranı olan çizerle iletişime geçip geçmemesiydi fakat bir anda sorarsa Rin gardını çabuk alırdı. Her şeyin yeri ve zamanı vardı.

"Gördüm ve bir de şey oldu." Tekrardan bir duraksayış ve bir bardak su molası. Anri beklediği sorunun cevabını almak için Rin'in konuşmasını bölmek istemedi. Siyah saçlı oğlan da bunun farkında olup devam ettirdi.
"Onun çizimini daha çok görmek istediğimden alıntı attım ve çok geçmeden çizeri benimle iletişime geçti."

Onun çizimini daha çok görmek isteme kısmı Anri'nin dikkatini fazlasıyla çektiğinden Anri bu konuda soru sorma ihtiyacı hissetti. Çünkü Rin gibi kaygı bozukluğu teşhisi konulan danışanları için bu cümle kritik bir cümleydi.

"Onun çizimini daha çok görme sebebin neydi peki?Anlatmak ister misin?"

Rin'in gözlerinin önüne o çizimi gördüğü ilk an geldi. Renklerin canlılığı, her bir küçük detay hepsinden büyülendiği o anı kelimelere nasıl dökeceğini bilemese de bir cevap vermesi gerekiyordu.

elem çiçekleri | rinsagi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin