"Günaydın güzelim." dedi. Gözlerine bakarak gülümsedi. Bade de aynı şekilde öptü Çağatay'ın yanağını. O da günaydın dedi.

Beraber aşağı indiklerinde Sevgi ve Serhat'ı masada sohbet ederken buldular. Bakışlar onların üzerine dönünce Çağatay başıyla selam verdi herkese.

"Günaydın. Beklettiğim için kusuruma bakmayın."

Yavaşça sandalyelerine geçti Çağatay ve Bade.

Serhat Bey konuştu. "İşlerinin yoğunluğunu biliyoruz delikanlı. Kusur falan yok, rahat olabilirsin."

Çağatay başını sallayıp, "Sağ olun." dedi ve ona çay döken görevliye eliyle durmasını işaret etti. "Kahve getirir misiniz bana, çay içmek istemiyorum. Şekersiz olsun."

Görevli hızla başını salladı ve yarı çay döktüğü bardağı alıp mutfağa ilerdi.

Birkaç dakika sonra kahvesi gelen Çağatay, herkes gibi kahvaltısını yapmaya nihayet başlamıştı.

&

Ailesini düğün için yolcu eden Bade, onlar arabaya binip gittikten sonra Çağatay'a döndü. Boğazını temizledikten sonra konuştu.

"Konuşalım mı şimdi?"

Çağatay ciddiyetle başını salladı. "Zaten benim de sormak istediklerim var. Hem senin de konuşma ihtiyacını hissetmiştim."

Bade zorla gülümsedi ve bahçede duran çardağa doğru ilerledi. Çağatay'ın elini sıkı sıkı tutuyordu. Çardağa vardıklarında Çağatay çevredeki adamlara baktı.

"İçeride konuşsaydık güzelim?"

Bade başını iki yana salladı. "Hava güzel, otursana."

Çağatay bir şey demeden oturdu ve boynunu kütletti. "Öyle bir yatmışım ki boynum ezilmiş resmen, senin yanında, gayet rahattım koynunda ama nasıl oldu anlamadım."

Bade direkt söyledi, hiçbir şekilde lafı ikiletmedi.

"Gördüğün kabus yüzünden atak geçirdin, seni zabtedemedim. Durmadan sayıklayıp durdun ve sonunda yataktan kalkıp kendi odana gittin. Sonrasında ise durmadan içmeye başladın. Ellerin dahil tüm vücudun titriyordu. Korktuğum için bir şey yapamadım, Behsat'ı aradım. Sana iğne yaptı, sen bayılınca da üzerini değiştirip yatağına yatırdı. Sabah o yüzden odanda uyandın. Hepsi bu."

Çağatay duyduğu cümleler ile bir an beyninden vurulmuşa döndü. Ne diyordu Bade? Ne krizi atağıydı bu?

"Bir dakika." diyerek toparlanmak istedi Çağatay. "Bu söylediğin her şey yaşandı mı gerçekten Bade?"

Bade başını salladı. "Evet, yaşandı." Yanlarına yürüyen Behsat'ı gösterdi çenesiyle. Yanında da Alparslan vardı. "İstersen Behsat da anlatır sana."

Çağatay yanlarına gelen iki adam ile kaşlarını çattı. Behsat'a baktı.

"Neler oldu dün akşam? Ben hiçbir şey hatırlamıyorum. Anlat."

Behsat eliyle ensesine kaşıdı. Ardından konuştu. Gergin görünüyordu.

"Bade'nin söylediği her şey doğru abi. Seni uyarmıştım ben, özür dileyerek söylüyorum abi ama sen.. Sen hiçbir şekilde önem vermedin söylediklerime. Bu hastalık şakaya gelm-"

"Ben hasta falan değilim." diyerek çıkıştı Çağatay sinirle. "Bade'nin karşısında, kendine bağırtma beni Behsat."

Alparslan artık devreye girmeliydi. "Bak Çağatay." diyerek lafa başladı. "Seni yıllardır tanıyorum. Bizim üçe beşe bakmayacak kadar güçlü bir hukukumuz var. Sen de bu rahatsızlığın izlerini, karım fark ettiği zaman 24 yaşında bir delikanlıydın. Ve ben hayatımda ilk defa böyle bir durumla karşı karşıyaydım. Bu rahatsızlığı ilk defa sende gördüm. Her şeyiyle. Karım bana bu durumdan bahsettiği zaman işin bu denli ciddi olduğunu zor kavradım. Sen korkunç şekilde her belirtiyi gösteriyordun ve bu öylesine tehlikeli ki. Seni resmen yönetiyor bu hastalık. Sence inkar edecek vaktin kaldı mı? 30 Yaşına geldin. Altı sene geçti. Sadece bir sene tedaviyi kabul ettin. Ardından yaşadığın şeyler yüzünden bıraktın, iyiyim dedin. Ama bu hastalık bitmedi. Seneler sonra çok güçlü şekilde yeniden geri geldi. Seni karım uyarmıştı. Dinlemedin. Dün yaşanan her şeyi dinledim Behsat'tan. Birden kabus görüyorsun, sayıklıyorsun, ardından deli gibi.ç içiyorsun, titiryiyorsun ve Behsat seni o lanet iğnelerle bayıltıyor. Üstelik sabah kalkınca hiçbir şey hatırlamıyorsun. Olayın ciddiyetini kavrar mısın lütfen? Tedaviye geri dönmen gerekiyor. Zor değil, sadece birkaç hap ve düzenli seanslar. Reddetmemelisin. Sevdiğin bir kadın var, ailen var, işin var. En önemlisi hâlâ bir umut var. Bu hastalık yüzünden kliniğe yatmak zorunda olanları biliyorum. Sen hazır böyle güçlüyken, tedaviye geri dön ve her şeyi kontrol altına alalım seni."

BADE +18Where stories live. Discover now