AV U AGIR

MÙTLÙLÙK

Şimdi ise teninde Cesur'un tenini hissediyordu .

Uykusu olduğu içinde bu durumu fazla umursamamıştı .

"" Rahat bırak beni uykum var ."" Dedi Havin.

"" Ayrıca beni soymanın bedelini de uykumu alınca ödeyeceksin ."" Dedi yorgun bir sesle.

Cesur'da gülerek biraz daha Havin'e yaklaşmıştı .

Havin'in boynuna bıraktığı nefesiyle de konuşmaya devam etmişti .

"" Havin ."" Dedi Cesur.

"" Dün gece çok güzeldi."" Dedi Havin'in kulağına fısıldayarak.

"" Heleki sen ."" Dedi imalı bir sesle.

"" Herşeye bedeldin ."" Dedi tutkuyla.

Havin'de gözlerini açarak başını Cesur'a dönmüştü.

Uykulu gözlerle de Cesur'un gözlerinin içine bakmıştı .

Dün gece ne olmuştu ki ???

Derken dün geceyi hatırlamış ve sesli bir şekilde yutkunmuştu.

Cesur'la birlikte olmuştu...

Üzerinde ise çıplaklığını örten ince bir örtü vardı.

Havin'de hızlı hızlı atan kalbiyle birlikte örtünün dışında kalan bacaklarını yavaşça örtünün içine sokmuştu.

Örtüyü daha fazla vücudunda sararakta bedenini Cesur'a dönmüştü.

Ne yapması yâda nasıl davranması gerektiğini bilmiyordu .

Bildiği sadece tek birşey vardı...

O da dün geceyi hatırladığında bile hızlı hızlı atan kalbi .

Cesur'da acı bir tebessümle Havin'in gözlerinin içine bakmıştı .

Havin'in dün gece için pişman olduğunu düşünmüştü .

Bu yüzden boğazını temizleyerek konuşmaya başlamıştı.

"" Havin ."" Dedi Cesur.

"" Dün gece için pişman mı oldun ???"" Dedi iç dudağını ısırarak.

Havin'de irileşen gözlerle Cesur'un gözlerinin içine bakmıştı.

Pişman olmamıştı ki ...

Sadece Cesur'dan hiç olmadığı kadar çok utanıyordu .

Bu yüzden de Cesur'a karşı nasıl davranması gerektiğini bilmiyordu.

Havin, Cesur'un onu öptüğü gibi de yanak diyerek dudaklarından öpmüştü.