⚵13 - hogsmeade'de bir gün.

En başından başla
                                    

"Nereye gidiyoruz?" diye sordu atıştıran karın yerlere inişini izlerken. "Üç Süpürge'ye mi?"

Harry, Alora'nın düşmesinden endişe ettiği için ilk olarak "Dikkatli yürü." diye uyarı yaptı, daha sonra ise "Evet, kaymak birası içeriz. Başka bir şey mi yapmak istiyorsun yoksa?" diyerek konuşmaya devam etti.

"Yok, merak ettim sadece." 

Dördü köye doğru yürürken babasını gördü Alora, yanında Flitwick vardı. "Baba?" diye seslendiğinde Pierre ona dönüp bakmıştı.

Kızının Harry'nin koluna girmiş bir şekilde kendisine boştaki elini sallamasına karşılık gülümsedi. "İyi eğlenceler çocuklar." dedi. "Dikkatli yürüyün, yollar kaygan. Bir yerinize zarar vermeyin."

Alora hafifçe gülümsedi ancak Harry yine adama ters ters bakmıştı. Pierre onun bakışlarını yakaladığında Harry bakışlarını çekmedi. O adamdan çekinmiyordu, çekinmesini gerektirecek de bir şey yoktu.

Tam tahmin ettiği gibi Pierre bir şey yapmayıp önüne döndü ve yanındaki Flitwick ile ilerlemeye devam etti.

"Babanla aran düzeliyor ha?" diye sordu Hermione, Alora'ya.

"Yani... Toparlamaya çalışıyoruz." dedi Alora. "Zor ama deniyoruz."

Harry, Alora'nın tavsiyesini dinlemesine memnundu. Pierre Vandeleur'u sevmiyordu evet ama o adam Alora'nın babasıydı ve en yakın arkadaşı ne kadar inkar ederse etsin babasına ihtiyaç duyuyordu.

Üç Süpürge'ye girdiler ve bir köşeye oturdular. Ron'la Harry onlara kaymak biralarını getirmişlerdi. Sıcak içki vücutlarını ısıtırken Alora rahatça arkasına yaslandı.

"Noel Balosu için eş bulmak çok zor." diye hayıflandı Ron aldığı yudumu yuttuktan sonra. "Hiç bu kadar gerildiğimi hatırlamıyorum."

Alora ve Harry aynı şeyi aynı anda düşünüp sırıttılar. Harry, Ron'a duyduğu sevgiden ötürü onu utandırmaya yanaşmazken Alora utandırmaktan hiç çekinmeden "Fleur Delacour'a teklif ederken gergin değildin!" demişti.

Ron tıpkı o günkü gibi kıpkırmızı oldu ve Alora'ya "Korkunç bir insansın!" dedi. "Niye hatırlattın ki bunu şimdi?"

Harry kendini daha fazla tutamayıp kahkaha attığında Alora da gülmüştü. Balo durumu ilk açıklandığında Ron, Fleur'un Veela efsunu tarafından büyülenip birçok kişinin ortasında ona baloya gitme teklifi yapmıştı.

Fleur ise hiç umursamadan Ron'un yanından geçip gittiğinde Ron utancından kaskatı kesilmiş, bir gece boyunca odasından çıkamamıştı.

"Tamam, alay etmeyin." dedi Hermione en sonunda iki arkadaşın içeriyi inleten kahkahalarına dayanamayarak. 

Harry başını iki yana sallayıp kendini güçlükle durdurduktan sonra Ron'a "Merak etme, daha kötüsü de başına gelebilirdi." dedi.

"Daha kötü ne olabilirdi ki!" dedi Ron ağlamaklı bir şekilde. Sonra Harry'ye döndü. "Hem, gerçekten, eş nasıl bulacağız biz?"

Omuz silkti Harry ve Alora'ya döndü. "Benim eşim burada." dedi. "Değil mi Alora?"

Genç kız beklemediği atılımla bir an duraklayıp "Şey, ben mi?" diye sordu. "Birlikte gideceğimizi bilmiyordum."

"Bariz belli çünkü." dedi Harry. "Biz her şeyi birlikte yaparız, ne zaman ayrı yaptık? Baloya da birlikte gideriz diye düşündüm ben."

Alora dudaklarını birbirine bastırıp "Şey..." diye mırıldandı. "Aslında Cedric sorarsa onunla gitmeyi planlıyordum ama..."

SAKLI「ʜᴀʀʀʏ ᴊ. ᴘᴏᴛᴛᴇʀ」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin