Bölüm 2

67 7 48
                                    

Shinobi noku*

Bölüm 2-

"Oğlum! Ne buldum youtube shorts da bakın." dedi elindeki telefonu Emre'ye gösteren Kaan.

Elindeki telefon da bir Mengola editi oynuyordu. Ali, Kaan'ın elindeki telefonu alıp Umut ve Hürkan'a da gösterdi.

"Lan." dedi gülerek Hürkan.

TW: Shipper Ali

"Bu editle şahsen ben çıktığınıza  inandım." dedi Ali.

Emre'nin ise o anda tek odağı Hürkan idi. Onun ne tepki vereceğini görmek istemişti. Ya da görmek istememişti. Kendinin de bundan emin olmadığını fark etti. Korkuyordu. Kendi aralarında edite yorum yapan arkadaşlarına döndü.

"Saçmalamayın, biz aramızda öyle birşey olamaz zaten yıllardır arkadaşız." dedi Hürkan biraz ciddi bir tavırla.

"Ben su almaya gidiyorum, isteyen?" dedi Emre oturduğu koltuktan kalkarak.

Kimse su istediğini belirtmeyince Emre mutfağa doğru ilerledi.

Kendine bir bardak su doldurdu ve tek dikişte içti. Hürkan'nın söyledikleri boğazının düğümlenmesine sebep olmuştu. Olay hakkında yorum bile yapmak gelmemişti içinden.

Balkona çıktı ve bir sigara yaktı. Hiç bir şey düşünmek istemiyordu. Dünyası başına yıkılmış, ateşe verilmişti...

Hürkan's Pov:

Emre'nin bu aralar morali biraz bozuktu. Çoğu zaman dalgın dolaşıyordu ve ortamdan soyutlanıyordu. Şu anda da aynı şey olmuştu. Onun için endişeleniyordum.

(Bunu Emre'ye söylesene kardeşim yani!)

Balkon kapısının sesini duyunca bende balkona doğru ilerledim. Sigara içiyordu. Kapıyı açtım yanına geçtim ve kapıyı tekrardan kapattım. Onunla konuşmak istiyordum. Emre bana her şeyini anlatırdı. Bu derdini de anlatsa yardımcı olacaktım ama kendisi saklamayı tercih ediyordu.

Emre's Pov:

"Ne o efkarlanmışsın?"

"Ne efkarı ya Hürkan."

"Bir derdin var belli Emre. Söyle karın ağrını bulalım ilacını."

Ne demeliydim ki?
Karın ağrım sensin Hürkan, sana aşığım, senin için ölüp bitiyorum mu?

"İlacını bulabilecek son kişi bile değilsin, Hürkan." dedim ve tam balkondan mutfağa adım atıyordum ki Hürkan kolumu tuttu.

"Bu da ne demek şimdi." dedi Hürkan.

"Benim için endişelenmeyi kes ve beni rahat bırak demek." dedim.

Kolumu bıraktı, içeri doğru ilerledim. Gün boyunca aramızda başka diyalog geçmedi. Kırgındım ona. İtiraf etmek için cesaretlendiğim her günün sonu onun beni reddetmesiyle bitiyordu.

Bu daha ne kadar sürecekti...

-

*Shinobi noku: Bir kimsenin ağladığını saklamak için sessizce/içine gözyaşı dökmesidir.

Selam!

Yine bendeniz yazarınız kısa, biraz da tartışmalı bir bölüm ile karşınızda. Merak etmeyin ben kaos seviyorum diye ilk bölümlere öyle başladım. Devam bölümlerinde her şey daha heyecanlı bir hal alacak.

Çok boş yaptım,

Yazım hatalarım var ise affola ve yıldızı da parlatmayı unutmayın!

Twisted | MengolaWhere stories live. Discover now