Tarih aynası (tarihten kısa hikayeler)

Saati alınan şehit

Her zamanki gibi yarlasına giden ve çift sürmeye başlayan İsmail Bey pulluğa takılan bir iskelet ile duraklıyor.Hemen aşağı inip inceliyor.Elbiseleri tamamen çürümüş olan bu askerin sadece bir cebi sağlam ve bir de matara sallanıyor yanında.Köylümüz cebe elini sokuyor.Bir de ne görsün?Gümüş kaplama bir saat çıkıyor.İşin en şaşırtıcı yanı da saatin tam doğru olması.Kulağına götürdüğünde saatin çalıştığını görmesi köylümüzü iyice hayrete düşürüyor.Matarayı incelemeye başlıyor.Bu bir türk matarası.İçindeki su da temiz mi temiz.İskeleti müsait bir yere gömen İsmail Bey matara ve saati alarak evine gidiyor.Fakat onu sıkıntılı bir gece bekliyor.Zira daha günün verdiği yorgunlukla yatağa uzanır uzanmaz başlıyor kabuslar.Defalarca genç,yaralı bir askerin ağlayarak kendisinden matarasını ve saatini istediğini görüyor.Asker bu gözyaşları içinde matarasından abdest aldığını saatten de namaz saatlerini öğrendiğini söylüyor kendisine.Sabahı zor ediyor İsmail Bey.Ve daha gün doğmadan emanetleri tarlaya bırakıyor.
Not:Çanakkale Savaşı'ndan sonra yaşanmış gerçek bir olaydır.