4) "Kağıt Parçası"

19.8K 1.3K 220
                                    

Selamınhelloooo!!

Nasılsınız??

Bölüm Şarkısı: Nil Karaibrahimgil - Benden Sana

Oy ve yorumlarınızı bekliyor, yanlışlarım varsa çok özür diliyorum.

Keyifli okumalar <3

Sinsice güldüğünde tam bana cevap verecekken, müdürün sesini işittim.

İşte başlıyorduk!

Gözlerimi sımsıkı yumdum ve dişlerimi sıktım. Kaçış yoktu, haklı olsam bile müdür kafenin itibarı zedelenmesin diye beni azarlayacaktı. Bu hep böyle işlerdi. Sanki istisnası olmayan bir kural gibiydi.

Müşteri her zaman haklıydı, haksız olduğunda bile.

Müdür tam yanımda durduğunda bana yandan bir bakış atıp "Sorun nedir efendim?" dedi gülümseyerek.

Yalakalıkta yapmaya başladığına göre bana müsaade hocam!

Kız aynı kibirle "Şu benim isteklerimi yerine getirmiyor," dedi işaret parmağıyla beni göstererek.

Dilimi ısırdım. Hayır Tomris cevap vermeyeceksin, hayır Tomris sivri dilini kullanmayacaksın, hayır Tomris hazır cevap olmanın sırası değil!

Müdür bana bakıp "Hanımefendi ne diyor Ahu?" diye sordu kaşlarını çatarak.

Tam ağzımı açacakken o yine benden önce davrandığında dişlerimi sıktım. Her şeye sazan gibi atlaması sinirimi bozuyordu.

"Ne dediğim açık değil mi? Kahve soğuk diyorum, kız nereden anladınız diyor. Böyle bir cevap verme cesaretini nereden buluyor? Siz bu çalışanları fazla şımartmışsınız belli ki."

Müdür telaşla "Hayır efendim. Şımartma falan yok. Kendisi burada yeni de, ben zaten gerekeni yapacağım," dedi imalı bir sesle.

"Gerekeni burada yapmaya ne dersiniz?"

Kaşlarımı çattım. Sabrımın tükendiği yerdeydik. Çok bile dayanmıştım zaten.

"Siz neden bahsediyorsunuz?"

Yanımdaki yalaka müdüre döndüm. Elimle kızı işaret edip "Efendim, hanımefendi kahve istedi, bende götürdüm. Ama kahvenin soğuk olduğunu iddia etti. Üstelik kahveyi içmemişti bile," dedim. "Yine de hiçbir şey demeden kahveyi aldım ve yenisini getirdim."

Onlara doğru döndüm. "Hadi onu geçtim, karşıma geçmiş resmen benimle alay ediyorlar. İşimi yapmaya çalışıyorum ama engel oluyorlar. Suç bende şimdi?"

"Eh yetti be!" diye bağırdı o kız. Bana suratını buruşturup "Ya sen benim dayımın parasını yiyorsun. Hâlâ ne konuşuyorsun?" dediğinde bu kibrinin sebebini öğrenmiş oldum.

Ben daha bir şey diyemeden yalaka müdüre dönüp "Gerekeni yapacak mısın yoksa seni de onu da kovayım mı?" diye sordu.

Harika! Müdürü zaafından vurmuştu. Mevkisi için canıma okuyacaktı şimdi aptal herif. Buyur bir de buradan yak!

Müdür yutkundu ve bana doğru döndü. Ardından elindeki adisyon fişini kafama tam üç kez vurup "Bir daha Yaşar Bey'in yeğenine böyle bir saygısızlık yapmayacaksın! Susup, işini yapacaksın! Bir daha böyle bir terbiyesizliğini görmek istemiyorum! Kendine çeki düzen ver!" dedi bağırarak.

Yaptığı hareket canımı hiç olmadığı kadar yaktı. Onca insanın içinde, gözlerinin önünde kafama o kağıt parçasıyla vurması, kendimi güçsüz hissettirdi. Dudaklarımı ısırdığımda ellerim yumruk şeklini aldı. İlk defa diyecek bir şey bulamıyordum. İlk defa kendimi pısırık hissediyordum.

TOMRİS | Gerçek Ailem Where stories live. Discover now