13- Arkadaş?

12.5K 631 64
                                    


Nihayet tatilden dönmüştük. Ulaş'ın ayarladığı davet yarınaydı ve benim de bir haftanın üzerine şirkete gitmem gerekiyordu.

Sare son zamanlarda süreki "ba" diyip gerisini getirmek yerine gülüyordu. Anlayacağınız daha bir yaşını bile doldurmayan kızımdan bir haftadır trip yiyordum.

Ayrıca Sare artık emeklemeyi tamamiyle çözmüştü ve oradan oraya emekleyip duruyordu. Tabii emeklediği her yerinde içine etmesi işin cabasıydı.

Şirkette de işler fazlasıyla yolundaydı ama ben yinede şirket ceosu olarak işimin başında olmalıydım.

Üzerime lacivert takımımı giyinip yatakta uyuyan kızımın alnından öptükten sonra odadan çıktım. Hazırlanmış olan kahvaltımı yaptıktan sonra da şirkete geçtim.

Birkaç toplantıya gitmiştim ve şu anda da masamda oturmuş imzalancak dosyaları gözden geçiriyordum.

Kapı tıklatıldıktan az sonra içeri Emrah girdi. Emrah liseden beri yakın arkadaşımdı ve üç yıldır yurt dışındaki işleri ile ilgilenmekteydi.

" Barlas, ne haber kardeşim?" Gülümseyip ayağa kalktım ve Emrah ile sarıldım. " Özlettin be Emrah. Ne yaptın oralarda? Bildiğim kadarıyla gittiğin yerde İtalyan bir kadınla evlenmişsin."

Emrah kafasını sallayıp koltuğa oturunca bende karşısına oturdum. Sohbete başlamadan önce Jale'ye iki kahve getirmesini söyledim ve arkama yaslandım.

"Anlat bakalım Emrah Bey." Emrah gülümseyip anlatmaya başladı: " İtalya'ya ilk gittiğim sene Camillia ile tanıştım ve kısa süre sonra da evlendim. Evlenmemizin üzerine bir yıl geçmeden de çocuk yaptık. Minik bir kızım var. Adı Asya iki yaşına yeni girdi. Bu arada duyduğum kadarıyla senin de bir kızın varmış?"

Sare'nin aklıma gelmesiyle gülümsedim. " Evet. Adı Sare, daha yedi aylık küçücük bir şey."

" Kırk yıl düşünsem bir baba olacağın aklıma gelmezdi. Ama Barlas Bey'e baba olmak yakışmış gibi duruyor." Sırıttı ve devam etti:

"Uzun zamandır görüşmüyoruz. Gerçi Türkiye'ye döneli bir ay anca olacak ama. Müsaitsen bu akşam kızınla beraber bize gelsenize."

" Aslında iyi olur. Sare şu ana kadar hiç yaşıtı biri ile beraber olmadı. Kim bilir belki arkadaş olurlar?" Emrah kafasını salladı. " Bende öyle düşünüyorum. Arkadaş olsalar çok iyi olur."

Biraz daha sohbet ettikten sonra Emrah ayağa kalkıp kapıya doğru yöneldi. "O zaman akşama görüşürüz kardeşim." Bende ayağa kalkıp karşısına geçtim. " Görüşürüz kardeşim."

Emrah gittikten sonra bir kaç saatim daha imzalanacak dosyaları imzalamakla geçti. İşim bitince de arabama binip eve gittim. Kapıyı yeni gelen hizmetçi açtı ve selam verip kenara çekildi.

" Kızım nerede?" Kadın kapıyı kapattıktan sonra bana döndü: " Salonda oyuncaklarıyla oynuyor efendim." Kafamı salladım ve salona geçtim.

Sare halının üzerinde oturmuş elindeki tavşan ile oynayıp kendince konuşuyordu. Onun bu tatlı haline gülümseyip yanına gittim.

Yanına çömeldiğimi anladığında arkasını döndü ve beni görmesiyle heyecanlı bir çığlık atıp ellerini onu kucağıma almam için uzattı.

Bekletmeden kucağıma aldım ve saçlarının üstüne bir öpücük bıraktım. " Kızım babasını çok mu özlemiş?" Sare yine kendince bir şeyler mırıldanıp göğüsüme iyice sıvıştığında tebessüm ettim ve ayağa kalktım. Üst kata çıkıp odama girdim.

Sare'yi yatağa bırakıp üzerime kahverengi kot pantolonumu ve krem boğazlı kazağımı giyindim. Sare için de açık mavi puantiyeli bir elbise seçtim ve üzerine giydirdim.

Babasının kızı / FİNAL/ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin