Ink and Kisses

232 41 121
                                    

Song: Chase Atlantic = Swim

Sirius gerindi ve güneş ışığının tenine vurmasından hoş bir zevk alarak gözlerini yumdu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Sirius gerindi ve güneş ışığının tenine vurmasından hoş bir zevk alarak gözlerini yumdu. Evin içinde kala kala o da Severus gibi bembeyaz olacaktı yoksa! Belindeki kolları hissedip huzurlu bir iç çekti ve başını ona doğru çevirdi.

Yüzünde sakin bir ifade vardı. Onu uyurken izlemek çok hızlı bir şekilde Sirius'un hoşlandığı şeyler listesine giriyordu.
Bedenini tamamen döndürüp muzip bir sırıtışla Severus'u sırtüstü devirdi. Uykusuna kaldığı yerden devam eden Severus, her şeyden habersiz yatarken Sirius uzanıp onun baş ucundaki mürekkep şişesini ve tüy kalemi almaya çalıştı.

Biraz uzak kaldığı için -kesinlikle sadece bu sebepten- bir bacağını diğer yanına atarak Severus'un kucağına oturdu.

Mürekkeple temiz, beyaz yüzüne bıyık çizdi. Yanağına kalp çizerken sessiz sessiz kıkırdıyordu. Bu zamandaki insanlar uyurken yüz çizmenin ne olduğunu nereden bilsin, Sirius çok eğlenecekti.
Kocaman sırıtarak kaşlarının arasını da boyayacaktı ki Severus aniden gözlerini açtı.

"Ne yapıyorsun sen?" dedi kaşlarını çatarak. Sirius sırıtarak hemen mürekkep ve kalemi yok etti.

"Hiçbir şey." dedi omuz silkerek. Severus belli ki hâlâ kurumayan mürekkebi hissedip elini yüzüne götürüyordu ki Sirius elini tuttu ve yastığa bastırırken üzerine eğildi. Parmaklarını birbirine geçirirken sırıtışı büyüdü. Kalp de çok güzel olmuştu ha...

"Yüzüme bir şey mi yaptın?" dedi kafa karışıklığıyla. Herhangi bir arkadaşı olsa ve uykudan uyandıktan sonra 10 metre ötede Sirius'u elinde kalemle görse, anında banyoya giderdi. Ama zavallı Sevvie nereden bilsin...

"Hayır."

Severus aniden doğruldu, ellerini sanki Sirius hiç tutmuyormuşçasına rahatlıkla yastıktan çekti ve Sirius kalçasının altında onun yarı sert olduğunu hissetti. Anında yaramazlık fikriyle dudakları kıvrıldı, kalçasını hafifçe kıpırdatıp ona sürtündü.

Sirius aniden, "Severus, seni öpebilir miyim?" dedi fazlasıyla cüretkar bir şekilde. Düşünmeden konuşmak en kötü huyuydu. Severus tek kelime etmeden dudaklarını birleştirdi. Sirius kollarını boynuna sarıp kalçasını daha sert bastırdı. Öpücük ışık hızında tutkuyla yanarken dudaklarından küçük bir inleme kaçtı.

Sirius öpüşmeyi pek sevmezdi. Bazen severdi tamam ama bazen de tiksindiği olurdu. Sonuç olarak bir başkasının ağzıyla haşır neşir olmak söz konusuydu.
Ve açıkça söyleyebilirdi ki Severus'u saatlerce öpebilirdi. Lanet çakma Addams, dudaklarını nasıl kullanacağını biliyordu. Sirius onu öpmekten keyif alıyordu.

Sirius dudaklarını çenesine bastırdı ve sertliğini pijamaların pamuklu dokusu altından onunkine sürttü. Sabahın oldukça erken saatlerinde, daha yeni doğan güneş ikisini de aydınlatırken Sirius inledi.

A Normal Halloween (Snirius)Where stories live. Discover now