29. bölüm: cafe

1.5K 147 4
                                    

Ayaz

Babam biriyle konuşuyordu ben de telefon konuşmasının bitmesini bekliyordum.

Deniz babam da aşağıda televizyon izliyordu.

Aslında onunda yanına gidebilirdim ama çok dikkatli izliyordu ve rahatsız etmekten biraz çekindim.

Ama burda Bora babamın işini bölebilirdim.

Yürüyerek karşısına gitmiş ve durmuştum.

O da telefonu kapatıp beni kucağına aldı.

"Ne oldu güzelim"

"Kucak istedim baba"

Öylece kucağında otururken uzayan saçlarımı seviyordu o da seviyordum böyle yapmasını.

"Baba nerde"

"Televizyon izliyor"

"Can gelicek bugün"

Kafamı kaldırıp hemen ona baktım Can'ı seviyordum.

Eğleniyordum onunlayken.

"Ne zaman gelicek"

"Birkaç saat sonra"

Gülümsemiş ve geri yatmıştım babamın göğsün.

"Bensiz sevgi saati mi yapıyorsunuz"

Içeri ağlamaklı giren Deniz babamla hemen benim de gözlerim dolmuştu.

"Hayıy baba"

Gözlerimin dolduğunu görmüş olcakki ağlamaklı ifadesini düzeltmişti hemen.

"Şaka yaptım oğlum ben"

Beni kucağına aldığında kafamı hemen boynuna yatırmıştım.

"Acıktın değil mi"

Evet acıkmıştım.

Kafamı salladım hemen.

"Çok güzel şeyler yaptım en sevdiklerinden"

"Sattınız beni ama"

"Baba"

Ama birine gidince diğeri üzülüyordu.

Olmazdı ki böyle.

Uzatarak söylediğim şeyle babamın kucağında yanağımdan öpmüştü.

"Hadi yemek yiyelim güzelim"

Bu sefer babama yöneldiğinde hemen kafamı aşağı indirmiştim.

Öpüşüceklerdi çünkü.

Utanıyordum bundan.

Aşağı inince babamda mutfağa doğru sanki dans edermiş gibi girmiştik.

Ellerimiz birleşmiş ben onun omzuna elimi koymuştum o da benim belimi tutuyordu diğer eliyle.

"Babayla geleceğe alıştırma mi yapıyorsun güzelim"

"Oğlum benimle çok güzel duruyor vermem ben onu"

Babamın dediği şeyle gülmüştüm.

O da bana bakıp tebessüm etmişti.

Sonunda mutfağa girdiğimizde hala oturduğum bebek sandalyeme baktım.

Bıkmıştım artık bundan ya.

Babam beni oraya oturtup kemeri takınca bıkkınlıkla tuttuğum nefesimi verdim.

"Baba Can ne zaman gelicek"

"Gelirler aşkım birazdan"

Özlemiştim Can'ı hem kreş nasıl bir yer onu da öğrenirdim.

---------------------------------------------

"Can kreşte arkadaş buldun mu"

Tek gezmesindi arkadaşı.

Üzülürdü yoksa yani geziyorsa da artık gezmeyecekti çünkü kendisi de gidecekti o yere.

"Buldum tabi Emir diye biri var sürekli birlikteyiz"

E ben gidince bakmazdı bana o zaman.

"Ben gelmiyim mi"

Sesim ağlamaklı çıkınca tekrar bakmıştım ona.

"Hayır Ayaz gel sen de gel üçümüz çok iyi anlaşırız eminim"

"Ama ben sadece seninle oynamak istiyorum"

"Tamam sen gel biz sadece birlikte yaparız her şeyi"

"Ne yapıyorsun orda ki"

"Boyama yapıyoruz,oyun saatleri var bir sürü oyuncak var Ayaz görmen lazım"

Ya gitmeliydi o zaman hem zaten Can'ı Emir'e mi bırakacaktı.

"Sonra boyama yapıyoruz bir sürü defter var sonra da bazen bahçeye çıkıp hamağa biniyoruz,kedi seviyoruz sen de gel Ayaz lütfen"

"Gelmek isterim Can"

"Gel gel"

Biraz baktıktan sonra arkamı dönerek oyuncak kutumun yanına giderek sürükleyerek Can'ın yanına getirmiştim.

"Hadi oynayalım biraz"

Yere oturduğumda o da oturmuştu.

Elime araba aldığımda bana baktığını gördüğüm için ona dönmüştüm.

"Ne oldu"

"Canım oyuncak istemiyor"

"Ne istiyorsun"

"Bekle geleceğim şimdi"

Kalkıp odadan çıkınca kısa süre içinde geri dönmüştü.

Elinde tablet vardı.

"Bak benim bi cafem var oraya bakıyorum birlikte bakalım mı"

"Olur "

Tableti ikimizin önüne koyunca ona bakmıştım.

"Ben bilmiyorum ama"

"Şimdi büyüğün olarak öğreticem sana"

Büyüğüm olarak mı.

Doğru benden iki yaş büyüktü.

"Öğret lütfen"

"Bak şimdi cafemin ismi sevimli kediler ben burda tatlı satıyorum yemek satıyorum"

Kafa sallamıştım.

"Sonra işte bak böyle geliyorlar kafalarının üstünde o tatlı beliriyor sende tezgahın arkasından ona veriyorsun"

Ne saçmaydı.

"Eğleniriz bak sesini de açayım müziği var cafemin"

Gülerek söylediği şeyle benle gülmüştüm.

O müşterilere tatlıları verirken ben de masalara kadar gidip içecek ve yemeklerini bırakıyordum.

Kaslarım çatılı ekrana bakarken gözlerim açımıştı artık.

Ben kendimi arkaya doğru bıraktığım zaman Can bana dönüp bakmıştı.

"Sıkıldın mı "

"Gözlerim acıdı"

Tableti kapatıp yanıma uzanmıştı o da.

"Seni çok özledim"

"Ben de öyle"

"Uykum geldi"

Bana doğru uzanıp yanağımı öpmüştü.

Sürekli öpüyordu alışmıştım artık.

"Ayaz hep birlikte olalım tamam mı"

Kafa sallamıştım anında.

Konuşacak kadar enerjim yoktu ama ben de ondan ayrılmak istemediğimi belirtmiştim.

O yüzden gözlerimi yummuştum.

Seviyordum Can'ı.

Elma Suyu bxb+bHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin