Yeniden salona dönmeden sonkez Bade'ye baktım. Uyuyordu. Ardından hemen aşağı indim. Gülşah Hanım gelmişti.

"Hoş geldiniz Gülşah Hanım."

"Tekrar gelmem çok sürmedi, hoş buldum Çağatay bey.."

Ellerimi iki yanıma kaldırdım ve sıkıntı derin bir nefes alıp verdim. Ben önde o arkada odaya girdik. Bade hâlâ uyuyordu.

Doktor Gülşah hemen yeni bir damar yolu açtı ve eskisini temizledi. Ardından serumu içine ağrı kesici ve sakinleştirici yaptı. İşini bitirince çantasını topladı ve bana döndü. Odada ses tapmak istemediğimiz için salona geri döndük.

"Tekrar uyandığı zaman tuhaf bir sessizliği olabilir, endişe etmeyin. Serumuna enjekte ettiğim sakinleştirici anca durdurur çünkü onu.."

"Tamamdır Gülşah Hanım, sağ olun."

"Ne demek, tekrardan geçmiş olsun."

Odadan çıkacakken bana döndü. "Çağatay Bey."

"Buyrun?"

"Psikolojik destek konusunu yeniden açmama gerek yok değil mi? Yaşantınızı biliyorum ama Bade Hanım bu travmayı tek başına aşamaz."

Sıkıntılı bir nefes alıp verdim. "Biliyorum. İlgileneceğim."

Beraber aşağı indik ve Gülşah Hanım arabasına binip gitti. Ben de hemen ardından kendi arabama bindim. Ejder piçini görmem lazımdı artık.

"Nereye abi?" dedi camdan Behsat.

"Depoya."

"Şenlik var galiba."

Ters ters bakınca yutkundu ve başını eğdi.

"Bir saate burada olurum. Gelişmeleri an ve an yazacaksın bana."

"Emrin olur abi."

Başımı salladım ve bahçeden çıktım. Depoya doğru yol aldım. Yolda giderken Batuhan aradı. Uzun uzun çaldırınca açtım.

"Hele şükür abi!"

"Çabuk söyle Batu işim var."

"Ne işin var abi? Bu Ejder piçi depodaymış. Adamlara sormasa söyleyeceğin yok."

"Hesap mı vereceğim?" Derin bir sessizlik oluşunca konuştum. "Kısa kes Batuhan, burnumdan soluyorum."

"Senin burnundan solumadığın tek bir an var mı?" dedi ve ofladı. "Tartışmak için aramadım, neyse. Bade nerede? Ejder'in malikanesini patlatmışlar. Sen mi yaptırdın? Düşman mı kazanıyoruz yeniden ne oluyor?"

Ofladım ve direksiyona vurdum. Kim bilir kim bu kaostan istifade yapmıştı bunu. Herkes üstüme oynuyordu. "Ben yaptırmadım ama iyi olmuş. Bade'de benimle."

"Abi tehlikeye koşuyorsun."

"Ne yapayım amına koyayım? Kızın hiçbir suçu olmadığı hâlde sırf benimle birkaç dakika konuştu diye neler yaşadı. Kızı kaçırdılar Batuhan! Taciz ettiler. Tecavüzün kucağından aldım kızı. Kaç kere kriz geçirdi haberin var mı?"

"Bizim suçumuz yok abi, artık şu kahraman pozlarını bırak."

"Haddini bil Batuhan, yoksa ben sana haddini çok güzel bildireceğim!" dedim ve telefonu suratına kapattım. Aklı sıra bana artistlik taslıyordu.

Depoya geldiğim de beni Oğuzhan ve Necip karşıladı.

"Hoş geldin abi."

Başımla hoş buldum dedim ve içeri girdim. Ejder pezevengi iki kolundan asılı şekilde tavandan yere kadar uzanan çapraz demirlerden birinde ayakta duruyordu.

BADE +18Where stories live. Discover now