Little Girl| Hyunlix | Daddykink

Gay

"Hyung gerçekten çok havalısın!"

"Eh tabi Jeongincim. Hyungun çok kaslı."

Felix ve Hyunjin in arkadaşları gelmişlerdi. Hepsi birbiriyle sohbet ederken Felix Hyunjin e tripli olduğu için Jisung la sohbet ediyordu. Hyunjin ise fazla takmaya çalışarak yanında oturan Minho ile konusmuyordu.

"Hyunjin?"

"Hı."

"Felix le aranız mı bozuk? Seninle konuşmuyor."

"Evet sanırım biraz kırıldı bana. Sabahtan beri konusmuyor."

"Şu yanındaki çıtır kim?"

"Minho düzgün konuş. O Jisung Felixin arkadaşı."

"Hmm gidip bı tanışayım bakalım."

"Hıı git tanış sen."

Tam o sırada Hyunjin in telefonu çalmıştı. Arayan Seojun du.

"Seojun?"

"Efendim Park beyler buradalar. Küçük bey i çağırmamızı istediler. Bende haliyle sizi aradım."

"Geliyorum Seojun. Onlara benim değil Felixin geldiğini söyleyin."

"Tamam efendim.". Hyunjin hemen telefonu indirmiş Chan a seslenmişti.

"Hyung ben 5 dakika dışarı çıkıp geliyorum."

"Hyunjin? Nereye gidiyorsun?"dedi meraklı bir sesle Felix.

"Dışarıda çok kısa bir isim var bebeğim. 5 dakikaya gelirim. Sakın dışarı çıkmayın."

Daha bir şey diyemeden gitmişti Hyunjin. Felix Jisung un kucağına daha da yerleşmiş korktuğunu belli etmek istemişti.

"Korkma koca bebek. Hyunjin hyung eminim ki halledecektir."

"Sorun ne olabilir ki?"

"Eminim bir şey yoktur Felix. Sakin olmalısın."

Changbin Felix i rahatlatmak için söylemişti. Felix biraz rahatlasa da hala içinde bir şeyler hissediyordu. Kavgalı olmalarına rağmen neden ona bebeğim desin ki?

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

"Ne istiyorsun Park?"

"Ah Hwang sende mi buradaydın? Bir kız arkadaşın olduğunu duydum. Ve onunla tanışmaya geldim. Aa yoksa bizi tanıştırmayacak mısın?"

"1.'si o bir kız değil benim gay olduğumu herkes bilir. 2.'si ise onu görmezsin. Elimden bir meleği aldın bunu da almana izin veremem."

"Ahh Hyunjin yıllardır bu sakamatikligin üstünde. Eminim bir gün tatlı sevgilinle tanisirim . Görüşmek üzere."

"Lütfen görüşmeyelim . Siktir olup git."

Dedi ve belindeki silahı çıkartıp tek atışta kafasından vurdu. Park'in yere düşmesiyle tüm adamları başına toplanmıştı. Hyunjin in adamları da bunu fırsat bilip hemen Park in adamlarını oldurmuslerdi.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

"Jisung korkuyorum."

"Korkma Felix hiç bişey olmaz. Eminim Hyunjin Hyung bizi korur değil mi Minho Hyung?"

"Korkmana gerek yok Felix hyunjin gelir şimdi."

"Felix?"

Hyunjin dış kapıdan salona girmiş girdiği gibi bacaklarını kendine çekmiş ağlayan Felix i görmüştü.

"Bebeğim ağlıyor musun?"

"N-nerdeydin?"

"Bazı gerizekalı insanlarla uğraşmak zorunda kaldım. Ama şuanda burdayım."

"Onu öldürdün mü?"

"Evet ses mi geldi?"

"Evet çok korktum."

"ㅋㅋㅋ bebeğim benim gel bakalım kucağıma."

"Dalga geçme benle. Sana birşey oldu diye çok korktum."

"Bana hiç bişey olmaz. Hadi seni uyutalım. Geç oldu saat."

"Hmhm."

Diğerleri tam kalkmak üzereyken Hyunjin kucağında ki felixi odasına bırakıp onları durdurmuştu.

"Bu akşam burada kalın. Yardıma ihtiyacım olabilir."

"Pff peki."

"Tamam."

"İyi."

"Niye?" Seungmin farklı bir cevap vermişti.

"O geceleri kabuslar görüyor. Uyandiriyorum sariliyorum. Ama bana ne gördüğünü söylemiyor."

"O babasını görüyor olmalı. Sana anlattı mı bilmiyorum ama onun babası yaklaşık 1,5 yıl önce ona tecavüz etmişti. İğrenç bir adamdı."

"Onu öldürdüğüm iyi olmuş."

"Hyung çok havalısın! Mafyalar hep dikkatimi çekmiştir." Changbin jeongin in bu dedigiyle kaşlarını çatmış ona dönmüştü.

"Jeongin? Ben buradayken hyunjin mı havalı oluyor. Bende mafyayim."

"Senin havan ayrı hyung ㅋㅋㅋ."

"Hyunjin!"

"Felix?"

"O sanırım yine kabus görüyor hemen yanına gitmelisin Hyung."

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Ab su fotolara bakın haşmetli haşmetli.

Bak hele şuNa

Neyse kuzularım. size minnak bir açıklama yapcam

Şimdi ben neredeyse 18 ime bastığım için yakında zorunlu olarak yurttan cikarilicam. O yüzden yoğun bir hafta olucak. Bölüm atabilir miyim bilmiyorum ama atmaya çalışacağım. Hala kıyafetlerimi toplamakla uğraşıyorum. Biraz anlayış gösterirseniz sevinirim kiraz çiçeklerim 🌸 seviyorum sizi..