third

175 24 48
                                    

august 04
saat 13.27

james: hey augustine bugün beraber sahile gidelim mi

james: yüze biliriz, kasabayı gezeriz, yemek yeriz ve benzeri şeyler yapabiliriz

augustine: olur yani bana fark etmez

augustine: bende yanıma atıştırmalık bir şeyler de alırım

james: tamam o zaman saat 16.30'da buluşa biliriz

james: bu sefer arabamla seni alan ben olacağım o yüzden konumunu atabilir misin

augustine: beni almana cidden gerek yok james yorulmanı hiç istemem

james: ne yorulması augustine

james: her zaman yaptığım şey sorun yok yani sen konumunu at

augustine: *konum*

augustine: o zaman ben hazırlanayım görüşürüz james<3

james: görüşünüz <3

görüldü ✅✅
saat 13.38

saat 16.25

james: seni almaya geliyorum hazır mısın

augustine: saatler önce hazırlandım ve seni kapının önünde bekliyorum desem

james: bu kadar heyecanlı olduğunu bilmiyordum

augustine: bu anı uzun zamandır bekliyordum james

augustine: yanı seni arabamla aldığım günü saymıyorum çünkü o gün arabada pek konuşmamıştık

james: doğru öyle olmuştu biraz

james: ve bu arada evinin önündeyim şuan

augustine: tamam çıkıyorum evden

görüldü ✅✅
saat 16.32

--------------------
✧・゚: *✧・゚:*
--------------------

Augustine son kez aynada üstündekilere baktı

Çiçekli kot şortu üstüne giydiği mavi tişörtüyle çok güzel bir uyum sağlamıştı. En son en sevdiği ayakkabısı olan yeşil converselerini giydi.

Kapıyı açıp dışarı çıktığında karşısında onu arabasına yaslanarak bekleyen James'i görünce istemsizce gülümsemeye başladı

James ona bakıp gülümseyen kıza baktı. Yalan söylemeyecekti kız cidden güzeldi ama onu sevip sevmediğini bilmiyordu. Şimdilik bunu kafaya takmadı ve onun yanına doğru yürüyen kıza bakmaya devam etti

Kız yanına geldiğinde yanağına bir öpücük kondurdu. Betty'den ayrılmışlardı değil mi? o zaman hayatına devam edebilirdi.

Augustine James'in onu öpmesine biraz şaşırsada bunu belli etmemeye çalıştı.

Beraber arabaya bindiklerinde gereksiz bir sessizlik sarmıştı etrafı. Bu sessizliği bozmak için aklına gelen fikirle James'e döndü ve radyoyu açabilir miyim diye sordu

James kızım bu sorusuna gülüp kafasını salladı ve evet dedi.

Augustine çocuksu bir sevinçle ellerini çırptı ve radyoya uzandı. Sevdiği şarkılardan biri denk gelince radyoyla uğraşmayı bıraktı ve şarkıya eşlik etmeye başladı.

James kızı böyle görünce gülmeye başladı. Kızda James'e gülerken görünce onunla beraber gülmeye başladı.

O gün ikisi beraber çok eğlenmişti.
Augustine eve dönünce yatağına girdi ve sürekli James'le gün içinde yaptıklarını düşündü.

James'de eve dönünce yatağına girdi ama o Augustine gibi gün içinde olanları düşünmüyor Betty'i düşünüyordu.











august Donde viven las historias. Descúbrelo ahora