第四章

28 2 0
                                    

Uyandım ve Louis üstüme çıkmıştı nefesini boynumda hissedebiliyordum. Bana o kadar sıkı sarılmıştı ki nefessiz kalmaya başladım. Hiç üstümden kalkmasını istemesemde kaldırmak zorundaydım.

Afrodith: Ehm Louis kalk üstümden nefes alamıyorum.

Louis yavaşça uyanmaya başladı.

Louis: Hağ ne oluyor?

Afrodith: Louis kalk üstümden.

Louis: Ah çok pardon çok özür dilerim.

Cevap veremeden kalkıp lavaboya koştu.

Afrodith: Hey...

Yavaşça kalktım üstümde Louisin bana verdiği siyah düz tshirt altımdada sadece iç çamaşırım vardı. Aman tanrım üstümü Louis değiştirmiş olmalı içimi gördü... Ah herneyse.  Evin etrafını gezmeye başladım. Louisin fotoğrafları vardı. Çok şirindi. Sanırım eskiden annesiyle yaşıyormuş.

Louis: Ah şey kahvaltı hazırladım gelmek ister misin?

Afrodith: Eh zahmet etmişsin, ve Louis hiç sorun yok tamam mı?

Louis: Gerçekten nasıl oldu bilmiyorum.

Afrodith: Sorun değil ölmedim ya.

Louis: Sana evindeki bütün giysileri getirdim okula beraber gidelim bir sürede bende kalırsın.

Afrodith: Bak Louis hiç gerek-

Louis: Hayır seni salamam.

Afrodith: Ah peki tamam öyle olsun.

Beraber kahvaltı yaptık ve bana getirdiği şeylerden bir kombin yaptım.

Daha sonra Louisin yanina indim.

Louis: Bence okula boyle gidemezsin.

Afrodith: Nedenmiş?

Louis: Herneyse hadi gidelim.

Louisle taksiye bindik okula vardigimizda yanimdan ayrılamıyordu.

Afrodith: Louis insanlar sevgili olduğumuzu düşünecekler ve biraz yalnız kalabilirim bence.

Louis: Ah üzgünüm neyse gidiyorum ben birşey olursa ara.

Afrodith: Tamam.

Birkaç dakika sonra Noah yanıma geldi.

Noah: Afrodith düşündün mü?

Afrodith: Bak Noah sana umut verdiğim için üzgünüm ama benimde bir kalbim var gerçekten üzgünüm.

Noah: Özür dileme. Sadece sana bir kere daha sarılabilir miyim?

Afrodith: Elbette.

Noah bana sımsıkı sarıldığında Louis yanımıza geliyordu. Elindeki içecekleri düşürdü ve uzaklaşmaya başladı hemen peşinden gittim.

Afrodith: Louis! Sandığın gibi değil!

Louis: Afrodith beni rahat bırak duygularımla oynamadan bıktım. Sen sadece ayni anda iki erkeği yürüten bir orospusun!

Ağlayarak uzaklaştı. Gözüm dolmuştu bana böyle şeyler demesi kırmıştı, belkide haklıydı. Hemen okuldan ayrılıp bir taksiye bindim, Louisin evinin anahtarı bende vardı. Onun evine gidip giysilerimi aldım ve evime gittim daha sonra üstümü değiştirdim çünkü işime gidecektim.

Üstümü giyip çalışmaya gittim. Saat 8.30 dan akşam 21e kadar çalıştım bugün fazla para verdiler yaklaşık 500 dolar artı 300 dolar bahşiş. Eve gitmeden önce sahile uğradım bir banka oturdum. Yanımda biri belirdi.

Louis Partridge/FanficWhere stories live. Discover now