BÖLÜM 10┃GİTME BENDEN

Start from the beginning
                                    

Onun kıskanması gayet doğaldı. Peki ben neden bu kadar gerilmiştim?

Gözlerini benden ayırmadan telefonunu çıkardı ve arama yapıp sağa sola bakınmaya devam etti. Dudağının kenarını bilinçsizce dişliyor olmalıydı. Ayağının yerde ritim tuttuğundan da haberi olduğunu sanmıyordum. Zira kadın transa girmiş gibiydi.

Cevap alamadığı telefonu çantasına atıp, kıstığı gözlerinin seyrinde beni gelişi güzel süzdü. "Ne yapıyorsun bu evde?" dedi üstünlük taslayan bir sesle. "Temizlik için mi aldı Demir seni eve? Yardımcı mısın?"

Temizlik yapmak ayıp değildi ama bunu sorarken asıl amacının beni aşağılamak olduğunu değişen bakışlarından ve ses tonundan anlayabilmiştim.

Kollarımı göğsümde birleştirip, "Hı hı." dedim. "Gündüz yardımcı bir kadın geliyor ama Demir'in eli ayağı tutmadığı için gece de ben kalıyorum yanında."

Başını hafifçe yana eğdi. Sinirlenmişti. "Dalga mı geçiyorsun benimle?"

Elimde olmadan güldüm. "Yardımcı diye aldığını birini niye gece kulübüne getirsin?"

İnsan gibi yaklaşmadığı için, sırf tavrından dolayı açıklama yapmak istemiyordum. Üstelik sinsi bir his gelip tam kalbimin ortasına çöreklenmiş, sanki ben onu yarı çıplak görmüşüm gibi rahatsız hissetmiştim.

"Arkadaşı mısın?" diye sordu bu sefer.

Ona açıklama yapmak gibi bir niyetim olmadığı için, "Değiliz." dedim kısaca. Sonra da odaya gitmek için arkamı döndüm. Oturup sevgilisini bekleyebilirdi.

"Evde yarı çıplak dolanan birinin kim olduğunu bilmeye hakkım var." Omuzumun üzerinden ona baktığımda öfkesini yenmek ister gibi uzun bir soluk aldı ve kollarını göğsünün altında bağladı. "Onu bu şekilde mi etkilemeye çalışıyorsun?"

Sinirlerimin uç noktalarıyla oynayan sorusu üzerine dişlerimi sıktığımda yönümü tamamen ona çevirdim. Öfkeli bakışları alaycı bir hâl almış aşağılayarak bakıyordu. "Sen benimle ne biçim konuşuyorsun?" dedim kaşlarımı çatarak. "Sana ne kimsem kimim, git Demir'e sor!"

"Ben bilirim bu ayakları." dediğinde tartan bakışları alaycı bir ifadeye büründü. Tek ayağının üzerine ağırlığını verip gülümsedi. "Yapışıp kalırsınız böyle adamları bulunca ama fazla umutlanma derim."

İçimde patlamaya hazır olan öfkeyi elimin tersiyle itip gülümsedim. "Ne için umutlanacağım?"

"Demir için." dedi. "Ona sahip olabileceğini sanıyorsan çok yanılıyorsun. O öyle kolay biri değildir, böyle ucuz numaraları yemez."

Dilinden dökülen ayarsız kelimelerle hırçın tabiatıma büründüğümde kendime telkinler vererek sakin kalmaya çalıştım. Parmak uçlarıma kadar gerilen bedenim o sarı saçlarını yolmak isterken mantıklı tarafım ona bu zevki tattırmamam gerektiğini söylüyordu.

"O ucuz numaraları benden iyi bildiğin kesin ama bak işe yaramamış." diye konuştum, onun gibi küçümser bakışlarımı takınarak. "Madem onun senden başkasına ilgi duyacağını düşünüyorsun, öyleyse bu adamı hâlâ nasıl istiyorsun?"

Elektrik çarpmış gibi irkildiğinde gözleri ateş saçıyordu. "Hadsizlik yapma! O sana bakmaz ama sen onu ayartmaya çalışıyorsun!"

SIĞINAKWhere stories live. Discover now