projemi teslim ettim ve çok iyi geçen bir sınavdan çıktım. açıkçası, ilk finalimin bu kadar iyi geçmesi modumu yükseltmişti.

tolga ile birlikte kafeteryaya ilerlerken bir yandan soruları nasıl yanıtladığını anlatıyordu ve ben de her zamanki gibi sessizce onu dinliyordum.

tam bir masaya oturacakken az ilerde alkın ve istanbul'u görünce onların yanına ilerledik.

istanbul'u ne dün akşam ne de bu sabah görmüştüm ve üç gün içinde bu çocuğa ne olmuştu böyle.

hasta mısın çok kötü görünüyorsun

ah yeşil sen mi geldin. sorma ya fena kapmışım şifayı

 sorma ya fena kapmışım şifayı

Oops! Questa immagine non segue le nostre linee guida sui contenuti. Per continuare la pubblicazione, provare a rimuoverlo o caricare un altro.

gözlerimi açacak halim yok

yanına yaklaşarak elimin tersini alnına yasladım, ateşinin normal olduğunu anlayınca yüzüne baktım.

dün dedim sana üstün çok ince diye. dinlemedin ki beni. sınavın var mı şu an

evet, beş buçukta

tamam bekle iki dakikaya geliyorum

masadan uzaklaşarak okulun diğer kısmında kalan kafeteryaya koştum. orası, daima oturduğumuz kafeteryaya nispeten daha büyüktü.

kış çayı ve bir parça limon alabilir miyim. bir de fındıklı çikolata.

bir dakika kadar sonra çayı alıp tekrar istanbul'un olduğu kafeteryaya hızlı adımlarla yürüdüm.

çayı, limon parçasını ve çikolatayı masaya koydum.

bu çayı sıcak sıcak iç, ben eve geçtiğimde ıhlamur kaynatırım bir de hasta çorbası yaparım gelince de onu içersin. yarına kadar toparlarsın. final haftasında hasta olmak işkence gibi oluyor.

teşekkürler yeşil ama ne gerek vardı.

bir cevap vermeden sandalyeye oturdum ve endişeli olduğumu gizliyebildiğimi şüphe ettiğim bakışlarla istanbul'u izledim.

istanbul ayaklandığında saatime baktım, çoktan beş olduğunu görünce ben de ayaklandım.
kapıya birlikte yürüdüğümüzde istanbul bana döndü

şurada bi sigara içicem

başımı sallayarak ben de  peşinden gittim. bahçedeki banka oturmuş sigarasını içerken ben de etrafı izliyordum. birkaç dakikanın ardından istanbul'a döndüğümde onun bal rengi gözlerinin halihazırda benim üzerimde olduğunu görünce şaşırdım.

bir şey mi oldu

başını iki yana sallayıp bakmaya devam etti.
ardından izmariti bankın kenarında söndürerek yanındaki çöp kovasına attı.

fatih'in istanbul'u | bxb Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora