GİRİŞ

7.4K 157 2
                                    


"abiii!"

"bağırma kız zilli"

"geç kalıyorum okula hadi artık.".

Dersimin başlamasına tam 20 dakika varken abimle evden anca çıkabildik. Arabaya apar topar bindik, hem ben hem de o geç kaldığı için biraz hızlı sürmeye başladı.

"iki saate anca hazırlanıyorsun abi farkında mısın?"

"ne var kızım bakımlı bi erkeğim ben."

"aynen hatta platin sarısı saçlı aşko kuşko kızlarla yarışırsın."

"boş yapma zaten geç kaldım işe, çarparım elimin tersindesin."

Ağzımı garip garip şekillere sokup abimi taklit ederken yandan bi bakış atıp sırıttı.
28 yaşında esmer kapı gibi herif ama benimle uğraşırken tam bir bebek..

Eylül ayının ortalarındayız. Okulun ilk günü bugün ve ilk günden geç kalmaya hiç niyetim yok. Lise son sınıfa başladım, abim savaş daha geçen gün ne çabuk büyüdün temalı duygusal bir konuşma yaptı benimle.
Annemle babam şu anda Fransada iş gezisindeler. Genel olarak monoton bir hayatım var aslında, annem ve babam sürekli olarak kendilerine ait reklam şirketinde vakitlerini geçirir, evde oldukları zamanda da çekirdek aile olarak ayrı kaldığımız vakitlerin acısını çıkartır ve yerimizde durmaz gezerdik veya evde film, dizi günleri yapardık.

Bu seneye kadar hep evde eğitim gördüm.
Annem gün içinde yapacağım aktiviteleri planlar ve plana uygun olmamı isterdi.
Sabah 8 de kalkış, 9 a kadar yapılan ailece kahvaltı, 9 dan 11e kadar sahil yolunda annemle baş başa yaptığımız yürüyüş.
11 den 12 buçuğa kadar genelde serbest olurdum. Sonra okul derslerim, keman ve piyano en son olarak da resim.
Aralarında uğraşmayı en sevdiğim şey resim olurdu. Çünkü parmaklarımdan çıkan renkler dışardan ne kadar anlamsız gözükürse gözüksün her birini düşüncelerimin ve bilinçaltımın bir parçası sayardım.

Genelde soyut şeyler çizerim, bugüne kadar var olan herhangi bir şeyi kağıda ya da tuvale geçirmek isteği içimde hiç olmadı.
Kim bilir belki de henüz o güzellikte bir şeyle karşılaşmadığım için.

Hayatım dışarıdan ne kadar kusursuz gözükse de gerek evde eğitim gördüğüm için, gerekse aile dostlarımızın çocuklarıyla pek de uyuşamadığım için çoğu zaman yalnız hissederim kendimi. Abim savaş beni bu yalnızlıktan çekip çıkarabilen nadir şeylerdendir.
Bazen sayfanın bir ucundan o, bir ucundan ben başlarız çizmeye ortaya garip bir şey çıkar ama en keyif aldığım resimler olur bunlar.

Gözlerimi abime çevirdim. Uzun süre onu inceleyince hissetmiş olmalı o da bana döndü. İkimizin birkaç saniyelik tatlı bakışmasını bölen şeyse kulaklarımı tırmalayan korna sesi oldu, sonrası ise sadece karanlık....

ALEVWhere stories live. Discover now