002

17 5 10
                                    

Raven, Nightcrawler'a bizi İngiltere Oxford'a götür dedi. Nightcrawler gergin bir sesle:üzgünüm ama orasının nasıl bir yer olduğunu bilmiyorum ben sadece gördüğüm veya hayal ettiğim yerlere gidebilirim. Raven "o zaman bizi bildiğin buradan uzak bir yere götür" dedi. Nightcrawler "pekala deneyeceğim" dedi.

Bir kaç sokak ötesindeki bir kulübeye geldik. Alycia gergindi ama o kadını sonunda nereden tanıdığını çıkartabilmişti o haberlerde gördüğü hayran okunası

Raven samimi bir ses tonuyla:Tamam çocuklar korktuğunuzu biliyorum ama eski bir dostumu ziyarete gitmemiz lazım bu hepimiz için iyi olacak ama öncelikle Kurt'e orayı göstermemiz lazım.

Alycia Raven'ın onları nereye götüreceğini hafiften tahmin etti eğer Xavier's School' a gideceklerse hayalleri gerçekleşecekti ve Raven'a gergin bir ses tonuyla sordu: Xavier's School'a mı gideceğiz, mutantlar için olan okula oranın müdürüyle senin eskiden çok yakın olduğunuzu duydum cidden öyle miydi ?

Alycia içinden "kahretsin kadının üstüne neden bu kadar fazla geldim beni burada bıraksa haklıdır" diye geçirdi. Raven, Alycia'nın sorularını cevaplamak için konuştu:Evet Xavier's School'a gidiyoruz ve professor x ile eskiden yakındık.

Üzgünüm ama o da kim ve bu okulda neyin nesi dedi Kurt. Pekala, sana her şeyi yolda anlatacağım ama şimdi oraya gitmemiz lazım öncelikle buradan çıkmalıyız.

Kulübeden çıktılar. Onları Xavier's School'a kadar pekte uzun olmayan ama çokta kısa olmayan bir yolculuk bekliyordu.

Alycia onlara pek güvenmiyordu daha yeni tanıştığı kişilere nasıl güvenebilirdi ki fakat güvenmekten başka çaresi yoktu en azından böyle ölürüm diye düşündü.

Raven "sizi bir arkadaşımın yerine götüreceğim orada yeni kimliklerinizi alıp İngiltere'ye gideceğiz" dedi. Alycia "kusura bakma ama ben kimsenin uçağa veya başka toplu taşıma aracına bir grup mutantı alacağını sanmıyorum" dedi. Bunun üzerine Raven "Onlar almayacak ben alacağım" dedi.

Kurt, Tanrının onu bu durumdan kurtarması için dua ediyordu. Alycia mutasyonunu merak ediyordu hiç güçlerini test etmemişti daha kim olduğundan ve neler yapabileceklerinden habersizdi.

Alycia neden Kurt'e okulun bir resmini göstermediklerini düşündü bazen saksıyı çalıştırabiliyordu bunu Raven'a söylemeye karar verdi "Bu kadar yürümek yerine Kurt'e okulun fotoğrafını göstersek veya hayal ettirsek" dedi. Raven bu fikri sevmişti fakat belli etmedi.

Peki küçük emo fotografları nereden bulacağız peki diye sordu Raven. Bak benim mutasyonumu bilmiyoruz teknoloji de tam olarak gelişmedi eğer zihin kontrolü yapabiliyorsam senin okul ile ilgili olan anılarını Kurt'e göstereceğim o da bizi okula götürecek dedi Alycia bunun üzerine Raven "peki ya işe yaramazsa sen zihin kontrolü yapamıyorsan ne olacak" diye sordu. O zaman senin planın devreye girer dedi Alycia.

Üçlü çok yorgun oldukları için boş kulübeye geri döndüler orada dinleneceklerdi sabah yapacakları ilk iş ise Alycia'nın mutasyonunu öğrenip eğer zihin kontrolü yapabiliyorsa Kurt'ün onları okula götürmesi olacaktı.

Sabah, kısa ve rahatsız olan uykularından sonra Alycia'nın mutasyonunu öğrenmeye koyuldular.

"Pekala şimdi odaklan Alycia bize neler yapabileceğini göster " dedi Raven rahatlatıcı bir ses tonuyla. Alycia ne yapması gerektiğini bilmiyordu kendisinden çok insanları hayal kırıklığına uğratmak istemiyordu onların onu terk etmesinden korkuyordu. "Onları duyabiliyorum kafamın içinde sesler var" diye inledi Alycia. "Tamam çocuk şimdi odaklan eminim ki başaracaksın" diye Raven onu motive etti.

Alycia transa geçtiğini hissediyordu her yeri uyuşmaya başlamıştı bu onu yenilmez gibi hissettiriyordu bunu nasıl yaptığını anlayamamıştı bile. Kurt'ün zihni karmakarışıktı. Alycia onun zihninde bütün üzüntüyü, endişeyi, stresi ve öfkeyi hissedebiliyordu bu duygular ona yabancı değildi. Raven'ın zihnindeki okul ile ilgili anıları Kurt'ün zihnine geçirmeye karar verdi. Alycia okulla ilgili anılara bakarken dikkatini bir adam çekmişti adam hayran olunası mavi gözlere, çok hoş bir gülümsemeye ve ipeksi görünen saçlara sahipti. O gün Alycia ilk defa hissettiği bir duyguyla karşılaşmıştı.

Raven'ın anılarını Kurt'e gösterdikten sonra "Tanrım bunu yapabildiğimi bilmiyordum" diye hafif bağırdı Alycia. "Yaptığın her şey için teşekkürler fakat annen, baban veya herhangi bir tanıdığın senin kaybolduğunu görünce merak etmezler mi ?" Diye sordu Raven. "Hiçbir zaman varlığımı hissetmediler ki onlar için bir çöpten fazlası değildim tıpkı önceki ailelerim gibi" diye sitem etti Alycia. "O zaman bu okul senin için en güvenli yer olacak bize güvenebilirsin " dedi Raven. Alycia ona güvenebileceğini hissediyordu. Çok zaman geçmeden işe koyuldular.

Planları işe yaramıştı Alycia sayesinde okula varabilmişlerdi. Şimdi içeri giriyorlardı Alycia gergin hissediyordu. Raven Professor X ile konuşmaya gitmişti, gözüne birisi çarptı kızıl saçlı yeşil gözlü güzel bir kız. Onu kendine çok yakın hissetmişti. Kızın telepat olduğunu nasıl olduğunu bilmediği bir şekilde anlamıştı.

Alycia, Raven'ın yanına gitti. Proffesor ile göz göze gelmişti kalbi yerinden çıkacak gibi oldu midesinde garip şeyler hissediyordu. "Hey merhaba sen şu küçük telepat olmalısın değil mi" dedi Proffesor. "Şey evet o benim" dedi Alycia utanmış bir ses tonuyla. "Merhaba ben maviyim" diye konuşmaya atıldı Kurt. "Sizinle tanışmak güzeldi çocuklar fakat beni bekleyen işler ve kişiler var. Umarım mutlu bir hayatınız olur" diye vedalaştı Raven. Alycia, Raven'ın gitmesine üzülmüştü fakat yapacak bir şey yoktu.

Öğleden sonra, okulu gezmeye karar verdi. Bahçedeyken dikkatini kırmızı gözlüklü bir çocuk çekmişti. Çocuğun yanında sabah gördüğü kızıl saçlı kız vardı. Onların yanına gitmeye karar verdi. "Merhaba ben Alycia, okula yeni geldim de tanışmak ister misiniz ?" Kızın sorusu kızıl saçlı kıza çok tatlı gelmişti. "Elbette ben Jean, Jean Grey" Alycia kızın ona cevap verdiğini gördüğünde çok sevinmişti yüzünde küçük bir sırıtma oluşmuştu belki bu bazı kişiler için abartı gelebilir fakat Alycia'nın konuşmaya çalıştığı veya soru sorduğu kişiler onu genelde görmezden gelip o yokmuş gibi davranıyorlardı.

Ve böylece bir arkadaşlık daha oluşmuş oldu. Gözlüklü çocuğun adının Scott olduğunu öğrenmişti onunlada kısa bir şekilde tanıştılar. Dürüst olmak gerekirse Alycia onu beğenmişti fakat aklı hala Professor'deydi.

Kalacakları odalar da ayarlanmıştı. Gece Alycia uyurken bir kabus görmüştü çığlık atmaya başladı okul sallanıyordu. Diğer çocuklar korkuyordu. Professor geldi ve Alycia'nın zihnine girdi onu rahatlatmaya çalıştı. Alycia'ya sarıldı. O an Alycia'nın adla unutamayacağı bir andı ilk defa güvende ve rahat hissediyordu gözünden bir yaş aktı ama bu sadece bir göz yaşı değildi bu 14 senelik hasretin sonunda gitmesiydi.

~geçiş bölümü olduğu için biraz hızlı oldu ama yine de güzel oldu yorum yapıp vote atarsanız çok sevinirim mutlulukla kalmanızı diliyorum♡

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 28, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

𝑴𝒖𝒕𝒂𝒏𝒕 𝒂𝒏𝒅 𝑷𝒓𝒐𝒖𝒅Where stories live. Discover now