Gece epey bir geç saatte eve daha yeni dönüyordunuz. Birlikte vakit geçirmek adına bu gece Chan ile yemeğe çıkmıştınız. Geceniz çok güzel ilerliyordu lakin gittiğiniz restorant'ta eski iş arkadaşınız ile denk gelmeniz işleri biraz karıştırmıştı. Zaten Chan hiç bir zaman onu sevmemişti şimdi de özel bir zamanda böyle denk gelmesi moralini bozmuş ve sinirlenmesine neden olmuştu. Hâlâ orada olabilirdiniz belki de tabii Chan adamı dövmeye kalkmasaydı...
"Bunu yaptığına inanamıyorum Chan.."
Diyerek çantanı yatağın üzerine atıp arkadan gelen adama doğru dönmüştün. üzülmüştün, gecenizin böyle sonuçlanacağını hiç düşünmemiştin.
"Ne yapsaydım y/n? Sana yanaşmasına dayanamıyorum."
Demesiyle daha da sinirlendin.
"Ya chan, sen o adam olsa olmasa böyle yapıyosun. Adamın hiç bir suçu olmamasına ramen adamı dövdün. Neden böylesin? Neden her zaman gecemizi mahvediyorsun?"
Söylemek istediğin şeyleri ağzına tıktıktan sonra Chan'nın boynundaki damarların patlamak üzere olduğunu görmeye başladın.
"Bana bak y/n! Sen sadece ama sadece benimsin. Sana kimsenin dokunmasını, bakmasını istemiyorum. Ve sen hala gelmiş adamın suçu yok diyorsun."
Chan sana sesini yükseltti.
"BANA CEVAP VER Y/N!!"
Sertçe bileğinden tutarak konuşuyordu. O sarhoş'tu.
"Bence seni o bodruma kapatmalıyım. Belki aklın başına gelir."
Bileğinden tutarak seni alt kattaki korkunç bodruma kilitledi. Ama fark etmediği şey seni biraz fazla itmesiydi. Kafanı sertçe duvara çarpmıştı. Ağlayarak duvardan sürünerek yere çöktün. Duvar hepsi kana bulanmıştı. Yavaşça gözlerin kapanmaya başladı.
𝚈𝚊𝚣𝚊𝚛'𝚍𝚊𝚗: Genç adam yoğun bir baş ağırısıyla uyanmıştı. Yanında olmadığını gördüğünce bişeylerin yolunda gitmediğini anladı.
"Y/n?"
Diye seslendi genç adam. Ama hiç bir ses yoktu. Yavaş yavaş kafasında anılar canlanmaya başladı.
"Hayır, hayır aman tanrım!"
Hızlı bir şekilde bodrumun kapısını açtı. Gördüğü şeyle şok geçirmişti.
"Y/n, y/n bebeğim lütfen kalk" Seni kucağına yatırarak kokunu içine çekerek ağlamaya başladı.
"C-chan?" Gözlerini açmıştın.
"Bebeğim, aman tanrım çok özür dilerim."
"Chan lütfen beni hastaneye götür."
Gözlerin tekrar kapanmaya başladı.
"Hayır, hayır bebeğim gözlerini açık tut."
Seni hemen dışarıya götürüp arabasına oturttu. Çok hızlı sürüyordu. Konuşmaya başladın.
"Chan, lütfen y-yavaş sür."
"Şşş bebeğim, sadece gözlerini kapatma lütfen tatlım."
Hastaneye geldiğinizde Chan seni kucağına alıp hastaneye girdi.
"LÜTFEN YARDIM EDİN!"
Hemşire gelip sedye getirdi. Ve beni üstüne yatırdılar. Chan ağlamaktan şişmiş gözlerini gördüğümde kırılmıştım. Konuştum.
"Chan bebeğim, a-ağlama ben iyi olacağım." yanağına dokunarak söyledin.
Daha sonra Hemşire konuştu. "Beyefendi siz giremezsiniz."
𝚈𝚊𝚣𝚊𝚛'𝚍𝚊𝚗: Genç adam diz çöküp ağlamaya başladı.
"Hepsi benim yüzümden, hepsi."
Genç adam kendinden nefret etti. Hayatında en çok sevdiği kişiyi incitmişti. Yaklaşık yatım saat sonra hemşire odadan çıktı.
"Kız arkadaşım iyi mi? lütfen birşey söyleyin?"
"Evet kız arkadaşınız iyi. Sadece biraz başını incitmiş.
Genç adam mutlulukla derin bir nefes vermişti.
"Lütfen, onu görmeme izin verin" "Tamam 54 odada olması gerek."
Genç adam koşarak odayı bulmaya çalıştı. Ve odayı buldu. Hemen odaya girdi. Kırılgan figürü'nü gördüğünde tekrat ağlamaya başladı.
"Bebeğim." Ağlamalı sesiyle söyledi. Genç adam. Yanına oturup elini öpmeye başladı. Yavaşça gözlerini açtın.
"C-chan?" "B-bebeğim?"
"Channie, ağlama lütfen." "Hayır tatlım, herşey benim yüzümden oldu. Yemin ederim böyle olmasını hiç düşünmemiştim, sadece tükettiğim alkol miktarından dolayı sinirlenmeye başladım. Lütfen bebeğim çok özür dilerim. Keşke senin yerine ben bu halde olsaydım."
