Xiao: "seni şimdi koruyamadıysam ne faydası var ha?! Söylesene bana Aether! ölsen neyapardım?! Benim yüzümden ölebilirdin... Aether ölseydin ne yapacaktım ben...?"
Aether:"Kendini suçlayamazsın! Herzaman benim için burada olamassın Xiao! Senin suçun...
Nefes nefese kalmıştım. Ne yapacağımı bilmiyordum. Heryerde onu aradım... Savaş meydanından çıkıp komutan Kaeya'nın bulunduğu yere gittim yaralıları olabildiğince hızlı tedavi etmeye çalışıyorlardı.
"Aether'ı gördün mü?"
Kaeya:"Şey.. evet"
Bunu yüzünde bir hüzün ile söylemişti. Ona birşey mi olmuştu? Yoksa ölmüşmüydü?! Yo, yo bu gerçek olamazdı.
"Nerede o?!"
Kaeya bir çadırı işaret etti. Bu çadırın üstünde ağır yaralılar yazıyordu. Kısacası ölmemişti. Bu beni bir olsun rahatlattı..
Hemen oraya doğru yöneldim. Çadırın içinde sadece bir kişi vardı.. tek ağır yaralanan kişi..
"AETHER?!"
Aether:" Xiao..??"
(Ağlıyor) "Aether!... İyi misin!?"
Aether:"bir kaç saat önceki gibi acı hissetmiyorum... İyi sayılırım.. Sen.. neden buradasın?"
"APTAL! Sen benim erkek arkadaşım değil misin?!"
Aether:"öyleyim.."
Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.
(Ağlıyor) "Aether, nasıl bu hale geldin?! Zaten yaralıydın sana savaşa katılma demedim mi?! Karnın daki dikiş açıldı değil mi?! Aether aileni daha ne kadar görmezden geliceksin?! Beni düşünmüyorsan çocuğunu düşün!... Aether...sana yalvarıyorum birdaha böyle birşey yapma.. n'olursun... Aether.."
Aether:"Xiao.. b-ben özür dilerim. Kötü hissetmeni istemedim, gerçekten...Söz veriyorum bir dahakine daha dikkatli olucam..."
"Seni şimdi koruyamadıysam ne faydası var ha?! Söylesene bana Aether! Ölsen neyapardım?! Benim yüzümden ölebilirdin... Aether ölseydin ne yapacaktım ben...?"
Aether:"Kendini suçlayamazsın! Herzaman beni korumak için burada olamazsın Xiao! Senin suçun değildi... Beni uyardılar.. Hepsi benim suçumdu.."
"Aptal, seni seviyorum.."
Aether:"biliyorum.."
Bu son savaş olabilirdi ...
Aether bir gün beni ve çocuğunu kız kardeşin için bıraktığında neyapıcam?...
-------Günümüz-------
Aether's P.O.V.
"Xiao!!"
Xiao:"Ne var?"
"Venti seni bekliyor! Aşağı gelirmisin?"
Xiao:"ugh... Ne var?"
Venti:"Selam sadece Aether'ı seven kişi"
Bu 4 kelimeye karşı kırmızıya dönmüştüm.
"Ş..şey Xiao o zaman gölde buluşuruz.."
Xiao hafifce başını salladı. Tam gidiyordum ki kolumda bir el hissettim.
Xiao:"Benim kıyafetlerimi de alır mısın?"
"Mhm"
Ve oradan uzaklaştım. Bugün Xiao ile gölde yıkanacaktık. Gölün avantajlarıda var... Xiao'nun (bu ara 'siao' diye okunuyor) kaslarını görmeyi çok istiyordum... Evet aptalca bir istek. Üstünü terlese bile çıkartmıyor bu yüzden bu tek şansım.
