Yüce Carina

72 34 13
                                    

"koya acele et"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

.
.
"koya acele et"

Telaşla koya'ya seslendi namjoon. Güneş iyice yükselmeden toparlanmaları gerekiyordu.

" eğer biraz daha oyalanırsan yolumuzu bulamiycaz"

Yıldızları kaybetmek istemiyordu. Sadece onlar anlatıyordu doğru yolu.

" joonie, güneş çıktığında neden yıldızlar kaybolur?"

Elindeki çantayı diğerlerinin yanına bırakıp koya'ya döndü.

" çünkü yıldızlar güneşten korkar bu yüzdende o ortaya çıktığında Ay'ın ardına saklanırlar"

" peki neden?"

"çünkü güneş güzel olduğu kadar kibirlidir de. Kocaman gökyüzünde bir tek onun parlamasını ister, bu yüzdende diğer yıldızlara kötü davranır"

Koya kafasını şaşkınca ay'a çevirdi. Daha sonraysa ellerini önünde birleştirip ay'a doğru eğildi.

" minik yıldızları güneşten koruduğun için çok teşekkür ederim"

Namjoon bu sevimlilik karşısında sadece gülümseyebilmişti. Minik koalasını kolları arasında sıkıştırmak istedi.

" hala oyalanıyo musun sen?"
.
.
.

"joonie, peki şimdi nereye gidiyoruz?"

"Yüce Karina'ya... Güneş kralının evine"

Koya kocaman gözlerle namjoon'a baktı.

"masallardaki o yere mi?"

" evet koya... Oraya"

İçi içine sığmıyordu. Yıllarca masallarda dinlediği galaksiyi keşfedicekti. Daha önceyse hiç gitme fırsatı bulamamıştım çünkü namjoon haritasına oldukça bağlıydı. Haritayı belli bir sıraya göre çizmişti. Peki ya şimdi ne olmuştu? Obsesif halleri nereye gitmişti namjoon'un? Boşversene... Bunu sorgulamanın sırası mıydı şimdi.
.
.
.
Yıldızların en parlak olduğu zamanda elini havaya kaldırdı namjoon onları selamlarcasına. Bir şey arıyor gibiydi.

"hah! Buldum"

Eliyle gösterdiği yıldızlar hareket etmeye başlamışlardı. Yavaş yavaş yer yüzüne iniyorlardı. Dans ediyorlardı sanki. Sarı, yeşil, kırmızı, mavi... Her seferinde başka bir renk yanıp sönüyordu. Avuçlarına kondu ikiside. Onlara doğru fısıldadı.

"Yüce Karina'ya"
.
.
.

Rengarenk gökyüzünün altında parıl parıl parlıyordu doğa. Ağaçlar, hayvanlar, toprak... Görsel bir şölendi sanki başlı başına. Namjoon ve koya büyülenmiş gibi etrafı izliyordu. Önlerindeki koca saraya doğru ilerlemeye devam ettiler. Dünyadaki beyaz saraya benziyordu. Oraya yaptığı bir seyahati hatırlamış namjoon. Ama buradaki oldukça büyük ve gösterişliydi. Yapımı 3000 yıl sürmüştü zaten. Güneş sisteminde bazen gezegenler yörüngesinden şaşar ve kaybolurdu. Bu sarayda kaybolan gezegenlerin parçalarıyla yapılmıştı.

StardustWhere stories live. Discover now