"O gün sana yazdığımda Arthur, bir daha hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını biliyordum..."
"Satırlarım sana ise şayet yazmak, aciz kelimelerimle bile ait olmak, bir satırın içinde bile kaybolmak güzeldi..."
Taşralı bir hanımefendi ve zengin bir...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sevgili Mia,
Aramızın düzeliyor olmasına çok sevindim. Ayrıca beni sahiden de çok iyi tanıyorsunuz. Zihnim bazı konularda bir hayli karışık. Özellikle de anneciğim konusunda. Her ne kadar dışarıya belli etmesem de-bilirsiniz biz beyefendiler duygularımızı siz kadınlar kadar açık yüreklilikle belirtmek konusunda zorluk yaşarız- anneciğime çok düşkünüm. Onu kırmak istemiyorum fakat evlilik zordur. Üstelik duygusal bağlamda hiçbir şey hissetmediğin biriyle bir hayatı paylaşacak olmak çok daha zordur.
Bu fikre sıcak bakmıyorum lakin annemi de üzmek istemiyorum. Bu konuda çok ısrarcı ve ciddi olduğunu söylüyor. Diğer ağabeylerim ve ablalarımda ona destek verdiğinden dolayı işim çok daha zor. Aslında size karşı bir itirafta bulunacağım. Bu baskı son üç senedir üzerimde. Geçiştirebildiğim kadar geçiştirdim. Annemin bu denli ısrarcı olmasında soylu birkaç hanımefendinin parmağı olduğunu düşünüyorum. Niyetleri benimle görüşmek olabilir. Yüksek muhtemelle de öyle. Onları kırmadan görüşmeyi planlıyorum.
Eserlerimi beğendiğiniz için teşekkür ederim. Vermek istediğim mesajı anladığınız içinde. Kalbin Işığı eseri benim içinde ayrı değerde. İlk eserim. İlk duygularımı resme döküşüm. Hayallerimin, içimdeki insanlığın dışarıya ilk yansıması.
Size benziyor diyemem zira siz o eserden çok daha güzelsiniz. O sizle kıyaslanınca sönük kalıyor.
Mia hanım, haftaya Awerlandin'de yeni bir sergi açılışı yapacak. Beşinci sokakta. Açılışta bende bulunacağım yeni tablolarımla birlikte.
