-Miran sen ne düşünüyorsun çocuk konusunda?

-Benim düşündüğüm önemli değil Avjin önemli olan Allah'ın takdiri.İnsaallah bizde çocuk sahibi oluruz vakti gelince.

-Ama annen...

-Biliyorum Avjin annemin sana baskı yaptığını biliyorum.Merak etme ben konuştum onunla.

-Ne,ne konuştun,Miran çok ayıp ama.

-Sen bunları kafana takma zamanı gelince bizim de çocuğumuz olacaktır.Hadi uyu artık daha fazla düşünme bunları.

Deyip karısının alnına sıcacık bir öpücük bıraktı.Avjin gözlerini kapatıp kendini kocasının güçlü kollarında uykuya bıraktı.Ama bu gece Miran'a uyku yoktu.Sabah Avjin kalktığında Miran'ı yanında bulamayınca hayal kırıklığı ile kalktı yataktan başı dönünce geri oturmak zorunda kaldı.Dün çok yorulmuştu.Birde çocuk konusunun sürekli gündeme gelmesi Avjin'i yıpratıyordu artık.Kendini iyi hissedince yavaşça ayağa kalkıp banyoya ilerledi.Sıcak bir duş aldıktan sonra aşağıya inip kahvaltı hazırlıklarına yardım etmeye başladı.Aklı Miran'da idi.Sabah ona haber vermemiş,uyandırmamıştı.Acaba Miran'da mı bebek konusunda ailesi gibi düşünüyordu.İçini bir korku kaplamıştı genç kadının.Miran'ın yanında başka bir kadını görmeye tahammül edemezdi.Aklı karmakarışık bir şekilde sofrayı hazırlayıp diğerlerinin uyarmasını beklemeye başladı genç kadın.Aklı Miran'da idi.Neden böyle yaptığını anlamıyordu.Dün gece ki konuşmasında bu işlerin nasip işi olduğunu söylüyordu.Düşüncelerinden kendisine seslenilmesiyle sıyrılmıştı Avjin.

-Kızım kaçtır sana sesleniyorum neden cevap vermiyorsun.

-Duymamışım ana buyur,birşey mi istedin?

-Kahvaltıya gel diyordum.Ama beni duyan kim.

-Kusura bakma dalmışım.Buyur geçelim.

Deyip balkona doğru ilerledi Avjin.Rojda ana ondaki bu durumu anlıyordu.O da üzülüyordu ama yapabileceği birşeyi yoktu.Soyları devam etmeliydi.Kahvaltı da hiç kimse konuşmuyordu.Ölüm sessizliği sarmıştı etrafı.Adal ağa gelinine baktı.Bu kadına haksızlık etmişti.Şimdi de bu çocuk olayı yüzünden ağalar sürekli baskı yapıyorlardı.Herkes düşünceli bir şekilde kahvaltısını ederken yanlarına gelen koruma ile herkes o tarafa baktı.Adal ağa kaşlarını çatmış cevap bekler bir şekilde karşısındaki adama bakıyordu.

-Ağam şimdi haber geldi.Ağam...Miran ağam hastaneye kaldırılmış.

Masada çıt çıkmıyordu.Herkes bu haberin şokunu yaşıyordu.Adal ağa bir hışımla ayağa kalktı.

-Sen ne dersin Hasan, ne demek Miran hastaneye kaldırıldı.

-Ağam Miran ağam... off...ağam nasıl desem... vurulmus ağam.

-NEE!! HANGİ DENSİZ KENDİNİ BİLMEZ YAPMIŞTIR BUNU.

Adal ağanın sesiyle konak yerinden oynamıştı adeta bu adam sinirlenince gerçekten insan kaçacak delik arıyordu.Olanları yeni idrak eden Avjin gözyaşlarına boğulmuştu.Ağzından kaçan hıçkırıklara engel olamıyordu genç kadın.Adal ağa merdivenlere yöneldi peşinden gelen Rojda ana ve Avjin'e dönüp baktı.Ama onların gözlerindeki itiraz kabul etmez ifadeyi görünce yoluna devam etti.Herkes arabaya bindikten sonra Hasan bir taraftan arabayı kullanıp bir taraftan olanları Adal ağaya anlatıyordu.Yaşlı adam duyduklarıyla kahrolmuştu.Böyle birşeyi nasıl yaparlardı.Hastaneye gelen arabadan telaşla inen Avjin Adal ağanın peşinden koşarak hastaneye girdi.Miran'ın amaeliyatta olduğunu öğrendikten sonra adımlarını oraya yönelttiler.Amaliyathanenin başında başlayan bu bekleyiş saatlerce sürdü.Haberi alan hastaneye koşmuş ameliyathanenin önü dolmuştu.Kapının açılmasıyla herkes ayağa fırlamış doktorun ağzından çıkacak olan kelimeleri merakla bekliyorlardı.

Mardin Aşkıحيث تعيش القصص. اكتشف الآن