İsmin Burada Kazılı

圍牆 | Duvarlar

Kapının kapanma sesiyle uyanan Birdy diğer tarafa döndü. Birdy'nin hareketlerini hisseden A-han, Birdy'yi ayağıyla hapsetti, kendine daha da yaklaştırdı ve başını Birdy'ye yasladı.

A-han, uyurken bile bırakmak istemiyordu.

...

..

.

Birdy ile geçirdiği o yaz, A-han'ın en mutlu anılarından biriydi.

Yaz tatilinden sonra A-han artık on ikinci sınıftı.

Kampüs dışındaki dünyada sıkıyönetim kaldırılmış, basın özgürlüğü tanınmıştı ve artık siyasi partiler kurulabiliyordu. Bastırılmış olan güç sonunda serbest bırakılmıştı. İnsanlar temel sivil hakları için savaşırken sokaklarda protestolar patlak veriyordu.

Ancak A-han bu olaylardan etkilenmediğini hissetti. Boğazlar arası seyahat yeniden açılsa bile, bu onun değil, anne babasının meselesiydi. Tayvan'da doğmuş ve büyümüştü. Karşı tarafla alakası yoktu.

A-han'a göre, saç kısıtlamalarının kaldırılması, dünyanın gerçekten değiştiğinin daha kesin bir göstergesiydi.

Artık yasaklanmayan kitaplar ve şarkılar da artık öğrencileri yeni fikirler ve kültürlerle tanıştırabiliyordu.

İnsanlar artık temkinli davranmak zorunda değildi.

A-han okula daha uzun saçlarla döndü ve askeri tarzdaki sıfıra yakın saç kesimini terk etti.

Kampüsün ortasına uzun bir tel örgünün çekildiğini gördü. Ne zaman ve ne için yapıldığını bilmiyordu. Bir grup kız, örgünün diğer tarafından hızlıca geçti. A-han'ın tarafındaki erkekler coşmuştu.

A-han'ın kafasına o an dank etti.

Tel örgü kızları erkeklerden ayırmak için miydi?

Kızlarla erkeklerin sınıf dışında etkileşime girmesine hiç izin verilmemesi ne komik. Okul şimdi bir hayvanat bahçesi gibi geliyordu ama A-han gösteri için hangi tarafın duvarla kapatıldığını anlayamadı.

Horn ve Phil onu karşılamak için A-han'a koştular. Onlar da saçlarını uzatmıştı. Horn formasını bile değiştirmişti. Geniş paçalı pantolon yerine artık modaya uygun, dar paçalı pantolon giyiyordu.

"Başının belaya girmesinden korkmuyor musun?" A-han dalga geçti.

"Müdür kıyafetler hakkında hiçbir şey söylemedi. Bir şey derse de ben hallederim."

Phil onlara uyarıcı bir bakış attı ve çocuklar yakındaki kalabalığa döndü. Birdy onlara doğru geliyordu.

Diğer çocukların aksine, Birdy, kaldırılan kısıtlamalara rağmen saçlarını kısa kesmişti.

Rocky, Birdy'ye bakarken "Ucube," dedi.

A-han, yaklaşırken Birdy'ye gülümsedi. Birdy'nin başını okşadı, diken dikendi.

Diğer çocuklar A-han ve Birdy'nin ne zaman bu kadar yakınlaştığını merak ederek birbirlerine baktılar. Rahatsız edecek kadar yakınlardı.

Birdy onların bakışlarına aldırış etmedi. Merakla kızlara bakarken tel örgüye doğru yürüdü. Phil, A-han'ı kenara çekti ve fısıldadı, "Bu ucubenin yanında dikkatli ol!"

Horn katıldı. "Sana bir şey yapmaya kalkışırsa, bize haber ver, hemen geliriz." Birdy'ye küçümseyen bakışıyla bakarken ekledi, "Onun gibilerden... uzak durmalısın."

Onun gibiler.

Horn'un gözünde Birdy gibiler nasıldı?

A-han, Horn ve diğerleriyle takılsa da, onları sadece sınıf ve oda arkadaşı olarak görüyordu. Onlara arkadaş demezdi. Sadece geçinebilmek için onlarla birlikteydi.