13 - Suyu Bulandıran Kız

Start from the beginning
                                    

— Ama amcanın ıstakoz avlanma izni var mı?

— Peki, tek ve bölünmez Cumhuriyet döneminde değil miyiz yoksa? diye bağırdı bulunduğu yerden amca Brazier.

— Direktuvar dönemindeyiz, dedi doktor. Hem Vatan'lı birinin gelip Issoudun kenti topraklarında balık avlamasına izin veren bir yasa bilmiyorum. Annen var mı senin, yavrum?

— Hayır mösyö; babam da Bourges Akıl Hastanesi'nde. Kırlarda güneş çarptı başına... ve delirdi.

— Ne kadar kazanıyorsun?

— Suyu bulandırma mevsiminde her gün beş metelik, suyu bulandırmak için La Braisne'e kadar gidiyorum. Hasat zamanında başak topluyorum. Kışın da çekip gidiyorum.

— On iki yaşına mı yaklaşıyorsun?

— Evet mösyö...

— Benimle gelmek ister misin? İyi beslenirsin, iyi giyinirsin, hem güzel ayakkabıların da olur...

— Hayır, hayır, yeğenim yanımda kalmak zorunda; Tanrı katında ve insanların önünde onun sorumluluğunu ben üstlendim, dedi yeğenine ve doktora yaklaşan amca Brazier. Ben onun vasisiyim, anlıyor musunuz!

Doktor gülümsememek için kendini tuttu ve kuşkusuz amca Brazier'nin görünüşü karşısında herkesin bozabileceği ciddi tavrını bozmadı. Bu vasinin başında yağmurun ve güneşin yıprattığı, üstünde birçok tırtılın yaşayabileceği bir lahana yaprağı gibi kenarları kırpık ve beyaz iplikle yamanmış kırmızı bir köylü şapkası vardı. Şapkanın altında kara, içe göçmüş bir yüz görünüyordu; ağız, burun ve gözler bu yüzde dört siyah nokta oluşturuyordu. Berbat ceketi bir halı parçasına benziyordu, pantolonu da toz bezi kumaşındandı.

— Ben Doktor Rouget'yim, dedi doktor. Sen mademki bu çocuğun vasisisin, onu Saint-Jean Meydanı'ndaki evime getir; kötü bir gün geçirmiş olmazsınız, sen de, o da...

Yanıt olarak tek kelime beklemeden, amca Brazier'nin bu güzel Suyu Bulandıran Kız'la birlikte evine geleceğinden emin olarak Doktor Rouget, Issoudun'e doğru atını mahmuzladı. Gerçekten de, sofraya oturmak üzere olduğu sırada, aşçı kadın ona Brazier'lerin geldiklerini haber verdi.

— Oturun, dedi doktor, amcaya ve yeğene.

Flore ile vasisi hâlâ yalın ayak durumda, doktorun salonuna şaşkın gözlerle bakıyorlardı. İşte bunun nedeni:

Rouget'ye Descoings'lerden miras olarak kalan ev, uzun ve çok dar bir tür dörtgen şeklinde, birkaç cılız ıhlamur ağacı dikili Saint-Jean Meydanı'nın ortasındadır. Buradaki evler başka yerlerdekilere göre daha iyi yapılmıştır, Descoings'lerin evi de en güzellerinden biridir. Mösyö Hochon'un evinin karşısındaki bu evin birinci katta cephede üç penceresi, zemin katta da bir araba kapısı vardır ki buradan avluya girilir, avlunun bitiminde de bir bahçe uzanır. Araba kapısının kemeri altında, sokağa bakan iki pencereyle aydınlanan geniş bir salonun kapısı bulunur. Mutfak salonun arkasındadır, ancak birinci kata ve üstteki çatı katına çıkılan bir merdivenle ayrılmıştır. Mutfağın karşısında bir oluk, içinde çamaşır yıkanan bir hangar, iki at için bir ahır ve bir arabalık yer alır; bunların üstünde de yulaf, kuru ot, saman için küçük ambarlar vardır; doktorun uşağı da burada yatıp kalkıyordu.

Küçük köylü kızla amcasının o kadar hayran kaldığı salonda dekor olarak, XV. Louis dönemine özgü, griye boyanmış oyma tahtadan duvar kaplaması, bir mermer şömine göze çarpıyordu, bu şöminenin üstünde de üst bölümü panosuz ve oyma kenarları yaldızlı büyük bir aynaya Flore'un görüntüsü yansıyordu. Bu oyma tahta eşyanın üstünde ara ara Déols, Issoudun, Saint-Gidas, la Parée, Chézal-Benoît, Saint-Sulpice büyük manastırları ile Bourges ve Issoudun manastırlarının kalıntılarını gösteren birkaç tablo görülüyordu; bu manastırları krallarımız ve dinine bağlı olanlar değerli armağanlarla ve Rönesans'ın en güzel yapıtlarıyla zenginleştirmişlerdi. Descoings'lerin sahibi oldukları, ancak Rouget'lere geçmiş tablolar arasında Albani'nin bir Kutsal Ailesi; Domenichino'nun bir Aziz Jeronimo'su, Gentile Bellini'nin bir İsa Başı, Leonardo da Vinci'nin bir Meryem'i, XIII. Louis döneminde bir kuşatmaya karşı koyan ve kafası kesilen Belabre markisinden kalma, Tiziano'ya ait bir İsa'nın Haçı Taşıması, Paolo Veronese'nin bir Lazar'ı, Bernardo Strozzi'nin bir Meryem'in Evlenmesi, Rubens'in iki kilise tablosu ve Perugino ya da Raffaello tarafından yapılmış Perugino'nun bir tablosunun kopyası, nihayet iki Correggio ve bir Andrea del Sarto tablosu bulunuyordu.

Suyu Bulandıran KızWhere stories live. Discover now