18

826 92 70
                                    

Ufak olan tüm gece boyunca uyumamış odasının balkonunda resim çizmişti. Büyük olanla beraber yıldızları izledikten sonra büyük olan uyuya kalmıştı ancak küçüğün hiç uykusu yoktu. Bu yüzden de ufak olan odasının balkonunda resim çizmişti. Uyuyan Baji'yi çizmek onu gerçekten mutlu ediyordu çünkü herşeyden uzak ve masumdu.

"Baji sesini unutmaya başlıyorum... ama yemin ederim unutmak istemiyorum."

Küçük olan kısık sesle kendi kendine konuşuyordu ve büyük olanın uzamış olan saçlarını okşuyordu. Küçük olan dizlerini kendine çekerek iyice kendine sinmiş bir çekilde ayı inceliyordu.

"Sesini duymak istiyorum... en azından son bir kez."

Ufak olanın dolu gözleri kendini serbest bırakmıştı. Kisaki'nin ve Babasının yaptığı herşeye katlanabilirdi. Dayak sorun değildi ancak duyamamak... bu gerçekten Chifuyu için bir sorundu. Buna katlanamıyordu işte. Sevdiklerinin seslerini unutmaya başlıyordu. Baji'nin kahkahası unutmak isteyeceği son şeydi ancak bu aralar hatırlayamıyordu. Baji'nin sesi nasıldı ? Kendine sorduğu tek soru buydu. Kalın mıydı ? Yoksa ince miydi ? Kafasında bu sorular dönüyordu.

Sevgili oldukları zamandan beri hep aynı kalmışlardı aslında. Değişen bir şey olamamıştı. Tam birbirlerine karşı biraz daha utangaçlıklarını attıklarında. Chifuyu'nun duyma engeli onların arasını tekrar arkadaş gibi yapmıştı. Bundan küçük olanda büyük olanda memnun değildi. İkiside bunu istemiyordu. Baji Chifuyu'yu eskisi gibi utandırıp kırmızı yanaklarını öpmek istiyordu. Chifuyu ise Baji'nin kahkasını duyarak sarhoş olamak istiyordu.

Ufak olan'ın düşüncelerini bölen Baji'nin Chifuyu'nun ağlamasına uyanmasıydı. Ufak olan farketmeden ağlıyordu. Aslında Chifuyu ses bile çıkartmıyordu ancak büyülü bir şekikde ikiside birbirlerini hissediyorlardı. Hemde her zaman. Ne olursa olsun. Küçüklüklerinden beri bu böyleydi.

"Chifuyu ?"

Chifuyı tabikide onu duymamıştı ve görmemiştide. Baji yavaşça ufaklığı kendine çekti. Ufak olan irkilerek arkasına baktı. Baji olduğunu görünce biraz şaşırdı. Uyuduğunu sanıyordu. Baji ise ona sıkıca sarılmıştı. Neden ağladığını sormak istiyordu ancak ufak olan onu duyamayacağı için işaret dili kullanmalıydı ve bunu yapmak içinde ufaklığı kendinden ayırmalıydı. O ise sarılmayı tercih etti. İkiside şirin şirin birbirlerinin kokularını içlerine çekiyorlardı Chifuyu Baji'nin saçlarınıda okşuyordu.

"Lan Baji."

Mikey' balkondan Baji'ye bağırıyordu saat gece 4'dü ve Mikey gerçekten bağırıyordu. Büyük olan yavaşça ufaklıkdan ayrıldı ve Mikey'i işeret etti.

"Bağırma."

"Ya sus sus Kazutora parayı toplamış!"

"Ha ne ?!"

"Çabuk çabuk bize gelin."

"Mikey saat 4 Shinichiro,Emma ve İzana uyu-"

"Uyanıklar gelin hadi!"

Büyük olan ufaklığa herşeyi anlattı. Chifuyu şaşırdı daha sonrasında kocaman gülümsedi.

"Sesini duyabilecek miyim ?"

Büyük olan kafasını salladı. Sarı saçlı olan anlık mutlulukla hızlıca Baji'ye sarılıp Baji'yi minderin üstüne devirdi. Baji ise ilk afallasada gülümsedi.

"Lan baji sikiş zamanı değil hadi!"

Mikey'in sesini duyan Baji kızarırken Bajilerin çaprazında oturan teyze Mikey'i azarlıyordu. Gecenin bir saati bağırdığı için. Küçük olan Baji'nin üstünden kalktı ve gülümseyerek giyinip Mikey'lerin evine doğru koşmaya başladı. Büyük olan ise kendine gelip hazırlanmıştı.

İlham yok yemin ederim yok

İyi geceler <3

𝘍𝘰𝘶𝘯𝘥𝘭𝘪𝘯𝘨|𝘉𝘢𝘫𝘪𝘧𝘶𝘺𝘶Where stories live. Discover now