59.Bölüm/Anthony Edward Stark

1.1K 64 68
                                    

Kelime sayısı: 861

Not: Bruce'un kız kardeşisin, onu ziyarete geliyorsun fakat kimsenin senden haberi yok.

Not2: Oldukça zeki ve özgüvenli bir kadınsın.

_Binsan_'a ithafen 💜💜

-Kıyafetlerin-

°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°



Sonunda inen uçak ile rahatlamıştın. Abini görmeyeli yıllar olmuştu ve oldukça özlemiştin. Olduğun yerde gerinerek ağrıyan bedenini gevşettin. Uçak yolculuğunu rahat geçirebilmek için eşofman takımı gitmiştin ve yanında eteği ile cebelleşen kadını görmen ile bu kararın ne kadar doğru olduğunu farketmiştin.

Bavulunu alarak havaalanından çıktın. Havaalanı önünde duran taksilerden birine binerek Yenilmezler kulesine gitmesini söyledin. Adam sana 'Pardon, ne!?' derecesine bakarak önüne dönmüştü. Geldiğin binaya baktığında hayran kalmamak elde değildi. Oldukça güzel görünüyordu. Taksinin parasını ödeyerek bavulunu aldın.


Kulenin önüne geldiğinde gördüğün adam ile duraksadın. Seni ve bavulunu gören Tony ilk başta ne olduğunu anlamasada yanına geldi.

Tony: Merhabalar, sizin gibi güzel bir kadına nasıl yardımcı olabilirim diyerek çapkınca sırıtan Stark'a karşı gülümsedin.

Y/N: Evet, tabiki. Bruce'u çağırarak yeterince yardımcı olabilirsin diyerek sırıttın. Tony senin Bruce için geldiğine şaşırsa bile belli etmedi.

Tony: Tabii çağırmam için aranızda nasıl bir bağ olduğunu söyleyebilirsin bence. Kim olduğunu soracaktır dediğinde amacını bildiğin için sessiz bir kahkaha attın.

Y/N: Y/N geldi demenin yeterli olacağına eminim dediğinde gözlüğünün camından gözlerini kıstığını anlayabiliyordun.

Tony: Tabii, lütfen içeriye buyrun. Bruce'un arkadaşları ile tanışmayı bizde isteriz dediğinde yüzündeki piç gülüşü ile içeriye doğru ilerledin.

Binaya girerek asansöre bindiğinizde ikinizde konuşmuyordunuz. Beklediğiniz kata geldiğinizde asansörden inip etrafa baktın. Tam o sırada mutfaktan çıkan Bruce seni görünce şaşkınlıktan olduğu yerde kaldı. Bu hâline sesli bir şekilde güldükten sonra koşarak boynuna atladın.

Y/N: Sürprizz! Diyerek boynuna atladığın zaman hızlıca kolunu beline sarmıştı. Boynundaki yeşillikleri görmemek elde değildi. Bruce ne kadar seni seviyorsa, Hulk'ta o kadar seviyordu. Eskiden ona hep şarkı söylerdin. Hulk ise buna fazlasıyla bayılırdı. Kızıl kadın ilk defa hissettiği bu kıskançlık ile sizi süzüyordu.

Bruce: Seni çok özledim, neden haber vermedin seni almaya gelirdim. Ne kadar kalacaksın, uzun süre değil mi diyerek heyecanla konuşan Bruce ile gülerek ondan ayrıldın.

Y/N: Sakinleş biraz, sürpriz yapmak istediğim için haber vermedim. Ve bu sefer uzun kalmayı düşünüyorum. Bilmiyorum ev bakıyorum, belki de temelli olarak kalırım. Dediğinde Bruce'un yeni yeşilleşmiş, Hulk'un sesi duyulmuştu.

Hulk: Hulk özledi, Y/N kalsın! Dedikten sonra tekrar eski haline dönmüştü. Hulk'a tam anlamıyla dönüşmediği için kıyafetleri yerli yerindeydi çok şükür. Tekrardan Bruce'a sarılırken konuştun.

Y/N: Bende sizi özledim ve siz isterseniz neden olmasın dediğinde Bruce heyecanla seni diğerlerinin yanına çekti. Diğerleri size şaşkınlıkla bakarken, Tony ve Natasha'nın kaşları çatılmıştı.

Bruce: Sizi tanıştırayım çocuklar Y/N Banner, benim kız kardeşim. Y/N, sen zaten diğerlerini biliyorsun dediğinde kafan ile onayladın. Kenarda duran liseli çocuğa dönerek baktığında Peter heyecanlı bir şekilde kendini tanıttı.

Peter: Ben Peter efendim, örümcek adam dediğinde gülerek başını salladın. Size şaşkınlıkla bakanlar arasından ilk konuşan Clint olmuştu.

Clint: Ne yani koca adamın bir kız kardeş mi vardı? Bundan daha önce neden bahsetmedin Banner?

Bruce: Daha önce pek konusu açılmamıştı, o kadar hengamenin arasında. Yıllardır görüşmüyorduk, eskiden Y/N sayesinde koca adamı sakin tutabilirdim. Ona fazla düşkün dediğinde sırıtarak Natasha'ya baktın.

Y/N: Evet eskiden yardımcı oluyordum. Fakat şuan bakıyorum da bana ihtiyaç kalmamış dediğinde Bruce kızarırken, Natasha senin gibi sırıtıyordu. Kesinlikle birbirinizi sevecek gibi duruyordunuz.

Bir süre hep birlikte sohbet etmenizin ve diğerleri ile iyice tanışmanızın ardından Bruce, Tony'e dönerek konuştu.

Bruce: Şu sorun yaşadığın proje, Y/N ile baksanıza. Y/N bu konularda oldukça başarılı, yardımcı olacaktır dediğinde kafanı sallayarak onayladın. Hadi ama adam oldukça yakışıklı ve zeki, bu adamla zaman geçirme fırsatını kaçıramazdın. Tony oturduğu yerden kalkarak sana baktığında Bruce'un yanağına bir öpücük kondurarak ayağa kalktın.

Geldiğiniz garaj katı ile ilgiyle etrafı inceledin. Tony ise senin hayran olmuş yüzünü, hayran olmuş bir şekilde seyrediyordu. Tony masanın yanına gelerek dosyayı çıkardığında sessiz kalarak yanına gittin ve dosyayı incelemeye başladın, makinenin taslağını hologram olarak açtığında bu sefer onu bir süre inceledin. Tony sandalyeyi gösterdiğinde, ona gülümseyerek sandalyeye oturdun. Diğer sandalyelerden birini alarak yanına gelen Tony ile iki saat süren çalışmalarınız başlamıştı.

Sonunda o küçük hatayı bulduğunda ağzından küçük bir zafer çığlığı kaçmıştı. Tony ilk başta irkilse bile senin gülen yüzünü görmesi ile oda gülümsemişti. Bulduğunu anlatan Tony, anlatman için ilgiyle sana bakıyordu. Taslakta ve dosyadaki denklemde olan küçük hatayı göstererek düzelttiğinde Tony 'Hadi be!?' derecesine kafasını arkaya atarak sinirle homurdandı. Nasıl olurda bunu farketmezdi. 

Tony: Sen mükemmelsin diyerek yanağına konulan öpücük ile kalakalırken Tony hızlıca hataları dediğin şekilde düzenlemiş, hologram üzerinden şemayı güncellemişti.

Tony: Friday hata oranını hesapla dedi holograma bakarken.

Friday: Hata oranı %0,01 efendim dediğinde Tony memnun olmuş bir şekilde gülümsedi. En sonunda kendine gelen sen olduğun yerden kalkarak vücudunu gevşettin.

Y/N: Bu yardım karşılığında bir kahve yapabilirsin umarım dedin sırıtarak. Gülerek gözlerinin içine baktı.

Tony: Senin istemen yeterli diyerek kapıya ilerledi. İkiniz yukarıya çıkarak ortak salona geldiniz. Tony kahve için mutfağa gittiğinde kendini koltuğa attın.

Bruce: Halledeceğine emindim, ve yüzündeki ifadeden tanımladığımı anlayabiliyorum dediğinde kafanı onaylar anlamda salladın.

Y/N: %0,01'lik hata oranı Banner dediğinde Clint sırıtarak lafa girdi.

Clint: Ne yani o kadar zekiyseniz neden sıfır değil dediğinde mutfaktan gelen Tony ile aynı anda cevapladınız.

Y/N-Tony: Bilimde her zaman %0,01'lik yanılma payı vardır Legolaa diyerek alayla konuştuğunuzda göz göze geldiniz.

°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°

Kestik 🎬🎬

Umarım beğenirsiniz canlarım 💙💙

I love you 3000🤍🤍

Avengers ile hayal etWhere stories live. Discover now